Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliğine Dava

Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliğine Dava

Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği 31 Aralık 2016 tarihli ve 3. Mükerrer 29935 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği 31 Aralık 2016 tarihli ve 3. Mükerrer 29935 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği’nin; “Akademik Teşvik Ödeneğinin Hesaplanması” başlıklı 8.maddenin 8.fıkrası; “Faaliyet puanı hesaplanırken, alt faaliyet oranları profesör ve doçent kadrosunda bulunanlar için 1; yardımcı doçent kadrosunda bulunanlar için 1,5; araştırma görevlisi, öğretim görevlisi ve okutman kadrolarında bulunanlar için 2; uzman, çevirici ve eğitim- öğretim planlamacısı kadrolarında bulunanlar için 1 ile çarpılır.” hükmünü ihtiva etmektedir. Bu durum öğretim yardımcıları arasında farklı uygulama yapılması açısından adaletsizliğe yol açtığı gibi yönetmeliğin mantığına da aykırıdır.

Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği’nin; “Akademik Teşvik Ödeneğinin Hesaplanması” başlıklı 8.maddenin 3.fıkrası; “Öğretim elemanının her bir faaliyet türünden topladığı faaliyet puanı otuz puanı, akademik teşvik puanı (toplam faaliyet puanı) ise yüz puanı geçemez.” şeklindedir. Yayınların toplamının yalnızca 30 puanla sınırlandırılmış olması oldukça tuhaf bir uygulamadır. Ne kadar yayın yaparsa yapsın, bir akademisyenin alabileceği maksimum puan 30’dur. Yani Yönetmelik çok üretene de, az üretene de eşit muamele göstermektedir.

Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği’nin; “Faaliyet ve Puan Tablosu” çizelgesinde yer alan 8.sıradaki “Tebliğ” kısmında yer alan “Uluslararası kongre ve sempozyumlarda sözlü olarak sunulan ve tam metin olarak yayımlanan tebliğ (10 puan) , Uluslararası kongre ve sempozyumlarda sözlü olarak sunulan ve özet metin olarak yayımlanan tebliğ (10 puan)” hükmünü ihtiva etmektedir. Bilimsel bir toplantıda sunulan bildirinin özet metni ile tam metni arasında hem emek hem de bilimsel katkı anlamında önemli bir fark vardır. Tam metin ile özet metin arasında puan olarak farklılık getirilmesi hakkaniyetsiz olup hukuka aykırıdır.

Türk Eğitim-Sen olarak 31 Aralık 2016 tarihli ve 3. Mükerrer 29935 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği’nin bahse konu maddelerinin iptali talebiyle dava açılmıştır.

DANIŞTAY BAŞKANLIĞI’NA

 

                                                                                  "Yürütmeyi Durdurma Taleplidir"

 

 

DAVACI                               :Türk Eğitim Sen

(Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası)

 

VEKİLİ                                : Av. Hale SARIER YAZGÖREN

                                               Talatpaşa Bulvarı No:160 Kat:6 Cebeci/ANKARA

 

DAVALI                               : T.C Başbakanlık / ANKARA

                                              

 

Ö.TARİHİ                            : 31/12/2016

 

 

T.KONUSU                          : 31 Aralık 2016 tarihli ve 3. Mükerrer 29935 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2016/9714 Karar sayılı Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği’nin;

 

  1. “Akademik Teşvik Ödeneğinin Hesaplanması” başlıklı 8.maddenin 8.fıkrasının,
  2. “Akademik Teşvik Ödeneğinin Hesaplanması” başlıklı 8.maddenin 3.fıkrasının,
  3. “Faaliyet ve Puan Tablosu” çizelgesinde yer alan 8.sıradaki “Tebliğ” kısmında yer alan “Uluslararası kongre ve sempozyumlarda sözlü olarak sunulan ve tam metin olarak yayımlanan tebliğ (10 puan) ile Uluslararası kongre ve sempozyumlarda sözlü olarak sunulan ve özet metin olarak yayımlanan tebliğ (10 puan)” düzenlemesinin,

 

yürütmelerinin durdurulması ve devamında iptali talebinden ibarettir.

 

AÇIKLAMALAR               :

                                     Ekli "Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği"nin yürürlüğe konulması; Milli Eğitim Bakanlığının 24/11/2016 tarihli ve 13271644 sayılı yazısı üzerine, 11/10/1983 tarihli ve 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanununun ek 4 üncü maddesine göre, Bakanlar Kurulu'nca 27/12/2016 tarihinde kararlaştırılmıştır. 2016/9714 Karar sayılı Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği 31 Aralık 2016 tarihli ve 3. Mükerrer 29935 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Dava konusu Yönetmeliğin “Amaç ve Kapsam” başlıklı 1.maddesinde; “Yönetmeliğin amacı; Devlet yükseköğretim kurumlan kadrolarında bulunan öğretim elemanlarına yapılacak olan akademik teşvik ödeneğinin uygulanmasına yönelik olarak, bilim alanlarının özellikleri ve öğretim elemanlarının unvanlarına göre akademik teşvik puanlarının hesaplanmasında esas alınacak faaliyetlerin ayrıntılı özellikleri ve bu faaliyetlerin puan karşılıkları, akademik teşvik toplam puanının %30'unu geçmemek üzere her bir akademik faaliyet türünün toplam puanın hesaplanmasındaki ağırlıkları, akademik teşvik puanının hesaplanmasına ilişkin usul ve esaslar ile bu hesaplamaları yapacak komisyonun oluşumu ile diğer hususları belirlemektir.” denilerek Yönetmeliğin amacı belirlenmiştir.

 

Ancak dava konusu düzenlemeler, Yönetmeliğin amacına ve kapsamına aykırı olmakla birlikte yasalara ve hukuka aykırılık teşkil etmektedir. Şöyle ki;

31 Aralık 2016 tarihli ve 3. Mükerrer 29935 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2016/9714 Karar sayılı Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği’nin; “Akademik Teşvik Ödeneğinin Hesaplanması” başlıklı 8.maddenin 8.fıkrası; “Faaliyet puanı hesaplanırken, alt faaliyet oranları profesör ve doçent kadrosunda bulunanlar için 1; yardımcı doçent kadrosunda bulunanlar için 1,5; araştırma görevlisi, öğretim görevlisi ve okutman kadrolarında bulunanlar için 2; uzman, çevirici ve eğitim- öğretim planlamacısı kadrolarında bulunanlar için 1 ile çarpılır.” hükmünü ihtiva etmektedir.

Yönetmeliğin ilgili maddesi 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu madde 3/p’de ifade edilen “öğretim yardımcıları” kadrosuna sahip personel arasında farklı bir uygulama getirmektedir. Kanunda ifade edilen öğretim yardımcıları arasında sayılan araştırma görevlilerinin akademik çalışmaları 2 katsayı ile çarpılırken uzman, çevirici ve eğitim - öğretim planlamacılarının çalışmaları 1 katsayı ile çarpılmaktadır. Bu durum öğretim yardımcıları arasında farklı uygulama yapılması açısından adaletsizliğe yol açtığı gibi yönetmeliğin mantığına da aykırıdır.

Yönetmelikte akademik çalışmaların puanlandırılması 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 3. Maddesinde ifade bulan “kavram ve terimler” çerçevesinde tanımlanan akademik sınıflandırmalara göre yapılmaktadır. Kanunda tanımlanan akademik sınıflardan sadece “öğretim yardımcıları” arasında iki farklı uygulama gerçekleştirilmektedir. Bu durum uzman, çevirici ve eğitim-öğretim planlamacısı kadrolarında bulunanlar için adaletsiz bir durumdur.

 

Akademik teşvik yönetmeliğinin “Akademik Teşvik Ödeneğinin Hesaplanması” başlıklı 8.maddenin 8.fıkrası bu yönüyle hukuka aykırıdır. Akademik yapı içerisinde uzman, çevirici ve eğitim-öğretim planlamacısı kadrolarında bulunan personelin akademik teşvik hesabı, akademik kadrolarına aynı şartlarda atandıkları kadrolar olan araştırma görevlisi ve öğretim görevlisi kadroları ile aynı katsayıda  değerlendirilerek yapılmalıdır.

 

31 Aralık 2016 tarihli ve 3. Mükerrer 29935 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2016/9714 Karar sayılı Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği’nin; “Akademik Teşvik Ödeneğinin Hesaplanması” başlıklı 8.maddenin 3.fıkrası; “Öğretim elemanının her bir faaliyet türünden topladığı faaliyet puanı otuz puanı, akademik teşvik puanı (toplam faaliyet puanı) ise yüz puanı geçemez.” şeklindedir.

Akademik Teşvik Yönetmenliği Puan Hesaplama Tablosunda “Yayın” başlığı altında yer alan Araştırma Kitabı (Tez Hariç), Ders Kitabı,  Kitapta Editörlük, Kitap Bölümü, Kitap Tercümesi, Kitap Tercümesinde Editörlük, Ansiklopedi Konu/Madde Yazarı, Dergi Editörlüğü, Kitap – Dergi Editörler Kurulu Üyeliği, Özgün Makale, Diğer (Teknik not, yorum, vaka takdimi, editöre mektup, özet, kitap kritiği, araştırma notu, bilirkişi raporu ve benzeri), Uluslararası ve ulusal boyutta performansa dayalı yayımlanmış ses ve/veya görüntü kaydı bulunmak başlıkları altında yapılan çalışmaların tümü toplamda 30 puan olacak şekilde değerlendirilmektedir. Bu öğretim elemanlarının çalışmaları için adaletsiz bir durumdur.

 

Kitap yazmak ve editörlük ile çeviri ya da kitap bölümü yılda 1 ya da 2 yılda bir gerçekleşen akademik faaliyetler arasındadır. Bu nedenle Akademik Teşvik Yönetmenliği Yayın başlığı altında yer alan: Bilimsel Kitap (Tez Hariç), Kitapta Editörlük, Kitap Tercümesi, Kitap Bölümü ve Ders Kitabı başlıklarının her birinin 30 puanlık bağımsız bir kriter olması gerekmektedir.

Yukarıda bahsedilen yayınların toplamının yalnızca 30 puanla sınırlandırılmış olması oldukça tuhaf bir uygulamadır. Ne kadar yayın yaparsa yapsın, bir akademisyenin alabileceği maksimum puan 30’dur. Aynı yıl içinde tabiri caizse arı gibi çalışarak hem hakemli uluslararası dergilerde birden çok makalesi, yayınlanmış kitabı, hem de birden çok kitap değerlendirme yazıları olduğu varsayılan bir akademik personel için yayın kısmından ortalama 100 puan gibi bir puan hesabı ortaya çıkmasına rağmen, söz konusu yayınlardan alabildiği maksimum puan yalnızca 30’dur.

Söz konusu akademik personelden çok daha az yayın yapan bir başka akademik personel ise sadece 30 puanlık yayın yaparak çok daha avantajlı bir durumdadır. Daha az vakit, enerji ve maliyet harcayarak, daha az yayın ile eşit puana sahip olmaktadır. Yani Yönetmelik çok üretene de, az üretene de eşit muamele göstermektedir. Hal böyle olunca sistem performansa yönelik bir sistem olmaktan çıkmaktadır. Dolayısıyla akademik teşvik sistemi bu haliyle çok çalışanın hakkını vermemektedir. Akademik Teşvik Yönetmeliği’nde yer alan bu hakkaniyetsiz durum hukukun genel ilkelerine aykırılık teşkil etmekte ve dolayısıyla hukuka uyarlılık bulunmamaktadır.

31 Aralık 2016 tarihli ve 3. Mükerrer 29935 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2016/9714 Karar sayılı Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği’nin; “Faaliyet ve Puan Tablosu” çizelgesinde yer alan 8.sıradaki “Tebliğ” kısmında yer alan “Uluslararası kongre ve sempozyumlarda sözlü olarak sunulan ve tam metin olarak yayımlanan tebliğ (10 puan) , Uluslararası kongre ve sempozyumlarda sözlü olarak sunulan ve özet metin olarak yayımlanan tebliğ (10 puan)” hükmünü ihtiva etmektedir.

Araştırmacıların kendi alanlarıyla ilgili özgün fikirleri, buluşları, yenilikleri, araştırma sonuçlarını ortaya koymak amacıyla sempozyum, konferans, kongre vb. bilimsel toplantılarda yaptıkları sözlü ya da poster (yazılı) sunumlara bildiri ya da tebliğ adı verilmektedir.

 Bildirilerin yayımlanması ise iki şekilde gerçekleşir. Sözlü olarak sunulan çalışmanın kısa bir özetinin basılması durumunda araştırmanın sadece özeti yayımlanmış olur. Bu özetler, genellikle araştırma devam ederken yazılan 200-300 kelimelik metinlerdir. Bilimsel toplantı sonrasında ise bu çalışmalar tüm detayları ile tıpkı bir makale üslubunda hazırlanarak tam metin bildiri olarak yayımlanır.

Tam metin bildirilerin yazılış formatı makaleler ile birebir aynıdır. Bunun yanında tam metin bildiride araştırmanın tüm detayları da yer aldığı için sonraki yapılacak çalışmalara kaynaklık teşkil edebilir, atıf alma ihtimali vardır. Özet metin olarak yayımlanan bildiri de ise neredeyse araştırmanın tüm detayları 200 kelimeye sıkıştırılmıştır.

Yukarıda da bahsedildiği gibi bilimsel bir toplantıda sunulan bildirinin özet metni ile tam metni arasında hem emek hem de bilimsel katkı anlamında önemli bir fark vardır.

31 Aralık 2016 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Akademik Teşvik Yönetmeliği'den önce sözlü olarak sunulan bildirinin özet metin ile tam metin arasındaki bu fark dikkate alınmış olup ve gerek akademik teşvikte, gerekse akademik yükselmelerde puanlamaları buna göre yapılmıştır. Özet metni yayımlanan sözlü bildirinin puanı bir iken tam metni yayımlanmışsa bu puan değeri en az iki katı olmuştur. Ancak 31 Aralık 2016 tarihinde yayımlanan Akademik Teşvik Yönetmeliği'nde sözlü olarak sunulan bildirinin hem özet metni hem de tam metni aynı puan değerine sahiptir. Tüm bu açıklamalar doğrultusunda, tam metin ile özet metin arasında puan olarak farklılık getirilmesi hakkaniyetsiz olup hukuka aykırıdır.

 

TC ANAYASA;

MADDE 2- Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.

 

Yine Anayasa’da yer alan “Kanun önünde eşitlik” ilkesi gereği Türkiye Cumhuriyeti eğer bir sosyal devletse, bunu eşitlik kuralları çerçevesinde uygulamalıdır. Bilindiği üzere, Sosyal Devlet, eğitim ve öğretimi devletin başta gelen ödevi sayar ve tüm vatandaşların eşit imkânlar içinde, bilime dayalı düşündürerek ve bilinçlendirerek; demokratik koşullara sahip olmasını sağlar. Dolayısıyla fırsat eşitliğini ve eğitimin toplumla bütünleşmesini sağlamak sosyal devletin en önde gelen davranış biçimlerindendir. Bu yönüyle Yönetmeliğin ilgili maddelerinin iptali gerekmektedir.

 

 Açıklanan nedenlerle objektif/nesnel ölçütlere dayanmayan bu düzenlemelerin hukuka uyarlılığı söz konusu olamaz ve anılan maddelerde yer alan düzenlemelerin bu yönüyle iptali gerekir.

   Tüm bu nedenlerle ve hukuk devleti anlayışı gereği yönetmelikte bulunan yukarıda belirttiğimiz maddelerin değiştirilmesi  suretiyle mağduriyetlerin önlenmesi gerekmektedir.  

2577 sayılı Yasanın 27. maddesinin 2 numaralı bendi gereğince 'İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkânsız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda gerekçe göstererek yürütmenin durdurulmasına karar verebilirler." denilmektedir. Ayrıca 27. maddesinin 4 numaralı bendi, "Yürütmenin durdurulması istemli davalarda 16. maddede yazılı süreler kısaltılabileceği gibi, tebliğin memur eliyle yapılmasına da karar verilebilir." hükmüne amirdir. Yukarıda yürütmesinin durdurulması talep edilen işlemlerin uygulanmasının, kamu yararı açısından öğretim elemanlarının aleyhine telafisi güç ve imkansız zararların doğmasına sebebiyet vereceği muhakkaktır. Bu nedenle iptali istenilen düzenlemeler ile ilgili davalı idareden savunma alınmaksızın yürütmeyi durdurma kararının verilmesi elzemdir.

 

İzahına çalıştığımız tüm bu nedenlerle dava konusu düzenlemeler her yönüyle hukuka aykırılık arz etmektedir. Keyfiyetin ve olası mağduriyetlerin önlenebilmesi için dava konusu düzenlemelerin iptalinin hak ve adalet gereği olduğu kanaatindeyiz.  Hiç şüphesiz takdir, Sayın Mahkemenizindir.

 

 

HUKUKİ SEBEPLER      :   Anayasa, 31 Aralık 2016 tarihli ve 3. Mükerrer 29935 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2016/9714 Karar sayılı Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği, İYUK ve ilgili tüm yasal mevzuat.

 

HUKUKİ DELİLLER        : 31 Aralık 2016 tarihli ve 3. Mükerrer 29935 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2016/9714 Karar sayılı Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği

 

SONUÇ VE TALEP                       :

 

                                               Yukarıda arz ve izah edilen ve mahkemece re’sen gözetilecek sair hususlar dikkate alınarak,

 

31 Aralık 2016 tarihli ve 3. Mükerrer 29935 Sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2016/9714 Karar sayılı Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği’nin;

 

  1. “Akademik Teşvik Ödeneğinin Hesaplanması” başlıklı 8.maddenin 8.fıkrasının,
  2. “Akademik Teşvik Ödeneğinin Hesaplanması” başlıklı 8.maddenin 3.fıkrasının,

“Faaliyet ve Puan Tablosu” çizelgesinde yer alan 8.sıradaki “Tebliğ” kısmında yer alan “Uluslararası kongre ve sempozyumlarda sözlü olarak sunulan ve tam metin olarak yayımlanan tebliğ (10 puan) ile Uluslararası kongre ve sempozyumlarda sözlü olarak sunulan ve özet metin olarak yayımlanan tebliğ (10 puan)” düzenlemesinin,

 

            yürütmelerinin durdurulması ve devamında  iptaline,

 

 

            Tüm yargılama harç, masraf ve ücreti vekâletin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini bilvekale saygılarımızla arz ile talep ederiz.

 

 

 

 

                                                                                  Davacı Vekili

                                                        Av. Hale SARIER YAZGÖREN

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

EKLER:

 

  1. Onanmış Vekâletname
  2. Deliller bölümünde sayılanlar

 

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum