Başkanlık sistemi, otoriterleşme üretir mi?

Başkanlık sistemi, otoriterleşme üretir mi?

SETA vakfı, başkanlık sistemini olumlu ve olumsuz yönleriyle değerlendirerek, Türkiye için uygun bir başkanlık modeli ortaya koymayı amaçlamayan geniş bir dosya yayımladı.

Türkiye'de başkanlık sistemine yönelik kamuoyunda dillendirilen başlıca üç itiraz bulunmaktadır.

Bunlardan birincisi, başkanlık sisteminin "tek-adam yönetimi" ve otoriterleşmeye yol açacağı iddiası gündemde tutulmaktadır. Bu görüşe göre, başkanlık sistemi karizmatik siyasi liderler tarafından savunulmaktadır. Bu siyasiler gücü tek elde toplayıp tüm ülkeye kendi iradelerini dayatmayı arzuladıklarından, buna en uygun yönetim sistemi olan başkanlık sistemine geçilmesini istedikleri iddia edilmektedir.

İkinci itirazda, başkanlık sisteminin ülkenin "bölünmesine" yol açacağı ileri sürülmektedir. Başkanlık sisteminin ülkenin üniter yapısını bozarak ülkeyi federalizme, oradan da parçalanmaya götüreceği iddia edilmektedir. Bu iddia, başkanlık sistemi ile federalizmin birbirlerini zorunlu olarak gerektirdiği ve federalizmin her halükarda parçalanmayı getireceği düşüncesine dayanmaktadır.

Son olarak ise, başkanlık sisteminin yürütme ile yasamayı net bir şekilde birbirinden ayıran niteliği ve ülkede uzlaşma kültürünün eksikliği nedeniyle ülke yönetiminde bir "tıkanmaya" ve istikrarsızlığa sebep olacağı öne sürülmektedir. Başkanlık makamına ve parlamentoya rakip siyasi eğilimlerin hakim olmasıyla, siyasi-ideolojik olarak kutuplaşmış ülkenin kaçınılmaz olarak yönetilemez hale geleceği dile getirilmektedir.

SETA Vakfı Araştırmacısı Ali Aslan, bu iddilara da cevap içeren geniş bir dosya yayımladı.

48 sayfalık analizi okumak için tıklayınız.

Memurlar.Net

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum