Eğitim-Bir-Sen Öğretmene Özel Hizmet Tazminatı İstedi

Eğitim-Bir-Sen Öğretmene Özel Hizmet Tazminatı İstedi

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Atilla Olçum, 100 bine yakın öğretmen ihtiyacının bulunduğuna dikkat çekerek, “Çözüm diye hayata geçirilen bazı uygulamalar ileride daha büyük sorunlara neden olacaktır.

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Atilla Olçum, 100 bine yakın öğretmen ihtiyacının bulunduğuna dikkat çekerek, “Çözüm diye hayata geçirilen bazı uygulamalar ileride daha büyük sorunlara neden olacaktır. Öğretmen istihdamında güçlük çekilen bölgelerdeki sorunun çözümü, sözleşmeli ve ücretli öğretmenlik, yer değiştirme yasağı gibi geçici tedbirlerle değil, öğretmenlerin kalıcı olarak görev yapmalarını teşvik edecek katkılarla mümkündür. Eğitim çalışanlarına, zorunlu hizmet bölgelerinde görev yapmaları halinde illerin mahrumiyet durumlarına göre ilave özel hizmet tazminatı ödenmelidir” dedi.

Ağrı Şubesi’nin il divan toplantısında konuşan Atilla Olçum, öğretmen sirkülasyonunun fazla olduğu illerde, istihdamda güçlük çekilen yerlerde oluşan öğretmen açığının giderilmesi için bulunan çözümün, 668 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 4. maddesinin altıncı fıkrasıyla tekrar uygulamaya konulan sözleşmeli öğretmenliğin yeni sıkıntılara neden olduğunu ifade ederek, “Sözleşmeli öğretmenlik uygulaması başlı başına bir problem iken, atanan/atanacak öğretmen seçiminin mülakatla yapılması, söz konusu mülakatlar çerçevesinde adayların kazanma ya da kaybetme nedeninin objektif bir şekilde izah edilememesi, eğitim hayatı boyunca çeşitli sınavlara tabi tutulan öğretmen adaylarının farklı komisyonlarca bir kaç dakikalık mülakatla elenmesi adalet duygusunu zedelemekte, yeni küskünler ordusunun meydana gelmesine zemin hazırlamaktadır. Yetkililere çağrımız, yeni personel alımında daha adil, hakkaniyetli ve liyakati esas alan bir istihdam modelini hayata geçirmeleridir. Öğretmen istihdamında güçlük çekilen bölgelerdeki sorunun çözümü, sözleşmeli ve ücretli öğretmenlik, yer değiştirme yasağı gibi geçici tedbirlerle değil, öğretmenlerin kalıcı olarak görev yapmalarını teşvik edecek katkılarla mümkündür. Eğitim çalışanlarına, zorunlu hizmet bölgelerinde görev yapmaları halinde illerin mahrumiyet durumlarına göre ilave özel hizmet tazminatı ödenmelidir” şeklinde konuştu.

Yanlış tespit sağlıklı sonuçlar vermez

Öğretmen Strateji Belgesi’nin hazırlanış şekline ve içeriğine ilişkin eleştirilerde bulunan Olçum, şöyle devam etti: “Gerçek bir strateji belgesinden beklenen, öncelikle eğitim sisteminin ve bu kapsamda öğretmen istihdamı, çalışma şartları, yeterlilikleri, eğitim sisteminin mevcut durumu ve sorunlu alanları tespit etmesi, sonrasında ise bunlara yönelik kısa, orta ve uzun vadeli çözüm önerileri içeren planlama yapmasıdır. Ancak Millî Eğitim Bakanlığı’nın hazırladığı belgede bu tür bir stratejik yaklaşıma rastlanmamaktadır. Sorun doğru bir şekilde ortaya konulmazsa, sağlıklı bir çözüm elde etmek de mümkün olmaz. Rotasyon, performans değerlendirme, sözleşmeli öğretmenlik uygulaması ve yeterlilik sınavı gibi, yeni sorunlara gebe uygulamaların yer aldığı bu belge, eğitime ve öğretmenlik mesleğine katkıda bulunmak bir yana, eğitim çalışanlarının motivasyon kaybına ve çalışma hayatının bozulmasına neden olmaktan başka bir işe yaramaz, yaramayacaktır. Bu nedenle, eğitim çalışanlarının sesine kulak verilmeli, uygulanması ve yürütülmesi zarardan başka bir sonuca yol açmayacak bu belge yeniden ele alınarak düzeltilmelidir.”

Eğitimin amacı öğrencileri hayata hazırlamak olmalıdır

Atilla Olçum, eğitimin anayasası olan müfredatın ideolojik olmaktan çıkarılması, toplumun farklı kesimlerinin hassasiyetleri gözetilerek çağın gereklerine göre oluşturulması gerektiğini vurgulayarak, “Güvenli bir geleceğe nitelikli eğitim almış gençlerle yürüyebiliriz. Bunun yolu da, iyi bir müfredattan geçmektedir. Öğrencilerin hayatı okumalarını, edindikleri bilgileri nerede nasıl kullanacaklarını sağlayacak, ezber yerine bilgiyi kullanmayı öğretecek, medeniyet değerlerimizle donanmış bir müfredatın hazırlanması için çok çalıştık, bazı çalışmalar gerçekleştirdik. Bunlardan biri de ‘Gecikmiş Bir Reform: Müfredatın Demokratikleştirilmesi’ başlıklı rapordur. Raporumuzu kamuoyuyla ve yetkililerle paylaştık. Bakanlığın yeni müfredat çalışmalarına, önerilerimizle katkıda bulunduk. Müfredatta önemli değişiklikler yapılmakla birlikte hâlâ birçok eksiklik bulunmaktadır. Ders kitapları hazırlanırken titiz davranılmalı, insanları rahatsız eden görseller ve içerikler yeniden elden ve gözden geçirilmelidir” diye konuştu.

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Karabulut’la görüşme

Atilla Olçum, Şube Başkanı Süleyman Gümüşer ve yönetim kurulu üyeleriyle birlikte, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut’u ziyaret ederek, Eğitim-Bir-Sen’in hazırladığı ‘Yükseköğretime Bakış 2017: İzleme ve Değerlendirme’ raporunu takdim etti. Yükseköğretimle ilgili görüş alışverişinde bulunulan ziyarette, Rektör Karabulut, Eğitim-Bir-Sen’in hazırladığı raporla hem MEB’e hem de YÖK’e yardımcı olduğunu belirterek, bu yapıcı ve yol gösterici sendikal çalışmalardan dolayı teşekkür etti.

Okul ve kitap kafe ziyaretleri

Daha sonra, Ağrı Dağı Anadolu Lisesi yönetici ve öğretmenleriyle bir araya gelen Olçum, “Kökü Mazide Gözü Atide Bir Gençlik” projesi kapsamında Genç Memur-Sen tarafından Eleşkirt’te açılan kitap kafeyi Şube Başkanı Süleyman Gümüşer ve Kaymakam Gülhani Ozan Sarı ile birlikte ziyaret etti. 

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum