Eğitim-Bir-Sen'den Hükümete OHAL Komisyonu Çağrısı

Eğitim-Bir-Sen'den Hükümete OHAL Komisyonu Çağrısı

Atilla Olçum, Osmaniye Şubesi’nin genişletilmiş il divan toplantısına katılarak, sendikal çalışmalara ve gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Atilla Olçum, 15 Temmuz darbe ve işgal girişimi sonrası binlerce kamu görevlisinin ihraç edildiğini, bir kısmının görevden uzaklaştırıldığını hatırlatarak, “Açığa alınanların durumunun netleştirilmesinin gecikmesi, masum ve hainlerin ayrıştırılması noktasında illere göre farklılıkların olması kamu vicdanını yaralamaktadır. Adalet duygusunu zedeleyen iş ve işlemlerden uzak durulmalı, hakkaniyete aykırı uygulamalardan vazgeçilmelidir. Aylar önce kurulacağı ifade edilen Olağanüstü Hal İnceleme Komisyonu, daha fazla zaman geçirilmeden faaliyetlerine başlamalıdır” dedi.
 

Atilla Olçum, Osmaniye Şubesi’nin genişletilmiş il divan toplantısına katılarak, sendikal çalışmalara ve gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

İdealleri olan, kendi medeniyet değerleri doğrultusunda çalışan, gücünü ve birikimini teşkilatlarından alan, sorun çözen, kazanım elde eden, mazlumun ve mağdurun sesi olan bir teşkilat olarak, ‘önce insan’ anlayışıyla sendikacılık yaptıklarını kaydeden Olçum, “Kuruluş felsefemizden hiç sapmadan 25 yıldır hak ve özgürlükler için ter akıtıyoruz. Onlarca sorun çözdük, çözüme ışık tutan önerilerimizle eğitim çalışanlarının takdirini kazandık. Çok sayıda kazanıma imza attık. Bunun sonucunda eğitim çalışanlarının teveccühüne mazhar olduk. Bugün eğitim hizmet kolunun yetkili sendikası, Türkiye’nin en büyük ve etkili sivil toplum kuruluşuyuz. Bizi zirveye taşıyan, kritik dönemlerde sorumluluk almamız, nitelikli çalışmalar yapmamız, eğitim çalışanlarının dertlerini dert edinmemiz, sorunlarının çözümü için emek harcamamız, vesayetin sona ermesi için elimizi taşın altına koymamız, milletin, millî iradenin yanında yer almamız, yetimlerin yüzünün gülmesi için projeler geliştirip uygulamamız, mazlum ve mağdurlara kol kanat germemiz, haksızlıklar karşısında sessiz kalmamamız; Kurucu Genel Başkanımız Mehmet Akif İnan’ın, ‘Hangi düşüncede olursa olsun, hangi fikir kampı içerisinde yer alırsa alsın, onun bir insan olarak kabul görmesi, inancından dolayı horlanmaması lazım. İsterse benim inancımın tam zıddı olsun. Ben ona da hakk-ı hayat tanınmasının kavgacısıyım’ şeklinde özetlediği sendikal anlayış doğrultusunda hak ve özgürlük mücadelesini yürütmemizdir. Haktan, adaletten ayrılmadan, gelir dağılımındaki çarpıklığın giderilmesi, hakça bir paylaşımın yapılması noktasındaki gayretlerimizi, sendikal çalışmalarımızı elimizden geldiği kadar sürdürmeye çalışacağız” şeklinde konuştu.



 

Sorunların çözümünün takipçisiyiz

Elde ettiği kazanımlarla, başarılı faaliyetleriyle hiçbir zaman yetinmeyen bir teşkilat olduklarının altını çizen Olçum, bir milyonu aşkın bir camia olan Millî Eğitimin çok dinamik bir yapı olduğunu, dolayısıyla sorunlarının fazla olduğunu dile getirerek, şunları söyledi:

“Sendika olarak, eğitim çalışanlarının sorunlarının farkındayız. Çünkü biz alanı dinleyen, çalışanların sesine kulak veren, sorunlarını, taleplerini her platformda gündeme getiren, yetkililere ileten bir sendikayız. 25 yıllık tarihimizde birçok örnek hizmete imza attık. 2010’da ‘Eğitim Çalışanlarının Sorunları ve Çözüm Önerileri’ Şûrası yaptık. Aradan geçen zaman zarfında sorunların niteliği ve kapsamı değiştiği için yeni bir çalışma yaptık. Mart 2017’de ‘Eğitim Çalışanlarının Sorunları ve Çözüm Önerileri Çalıştayı’ gerçekleştirdik. 81 ilde 6 farklı komisyon tarafından yapılan ve raporları Genel Merkeze ulaştırılan çalışmalara son şeklini verdik. Hizmet kolu çalışanlarının sorunlarını yerinde ve doğru tespit etmek, toplu sözleşme görüşmeleri başta olmak üzere, sendikal faaliyetlere ilişkin politika geliştirmeyi sağlayacak veri, bilgi ve bulgu setini ortaya çıkarmak amacıyla yaptığımız çalıştay sonucunda belirlenen sorunların çözümünün takipçisi olacağız.”



 

İhraç edilen, görevden uzaklaştırılan kamu görevlileri arasında masum olanların mağduriyetleri ivedilikle giderilmelidir

15 Temmuz darbe ve işgal girişimi sonrası binlerce kamu görevlisinin ihraç edildiğini, bir kısmının görevden uzaklaştırıldığını hatırlatan Olçum, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarının kamudan tasfiye edilmesine yönelik tedbirlerin alınması nedeniyle bazı olumsuzlar yaşanmaktadır. İhraçlar, açığa almalar, özellikle valilikler ve kaymakamlıklar tarafından açığa alınanların durumlarının netleştirilmesinin gecikmesi, masum ve hainlerin ayrıştırılması noktasında illere göre farklılıkların olması art niyetlilere kapı aralamış, hainlerin gizlenmesine, masumların ise itibarsızlaştırılmasına zemin hazırlamıştır. Aylarca açıkta bekletilen, hakkında hiçbir işlem tesis edilmeyen, sonunun ne olacağı belli olmayan kişilerin durumu bir an evvel netleştirilmeli, varsa suçları cezasını mutlaka çekmeli, suça konu teşkil edecek bir durumu yoksa hemen görevine iade edilmelidir. Bakanlık, merkezde icra ettiği açığa alma işlemleri kadar valilik veya kaymakamlıklarca yapılan işlemleri de aynı hassasiyetle takip etmelidir. Valilik veya kaymakamlıklarca açığa alınanlardan masum olduğu anlaşılan personel hakkındaki göreve başlatılma işlemleri hızla yapılmalıdır. Kamu vicdanını yaralayan, adalet duygusunu zedeleyen iş ve işlemlerden uzak durulmalı, hakkaniyete aykırı uygulamalardan vazgeçilmelidir. Aylar önce kurulacağı ifade edilen Olağanüstü Hal İnceleme Komisyonu, bir an önce hayata geçirilmelidir.”



 

Mülakatlı/sözleşmeli istihdamdan vazgeçilmelidir

Öğretmen ihtiyacının kadrolu öğretmenlerle karşılanması, mülakatlı/sözleşmeli istihdamdan vazgeçilmesi gerektiğini vurgulayan Atilla Olçum, “Geçmişte denenmiş, sonuçları görülmüş ve sürdürülebilirliği olmadığı için vazgeçilmiş sözleşmeli öğretmenlik istihdamının tekrar hayata geçirilmesinin büyük sıkıntıları beraberinde getireceğini defalarca dile getirdik. Bir defa daha buradan çağrıda bulunuyorum: Çalışma barışını bozan bu tür uygulamalardan derhal vazgeçilsin. Yeni öğretmen kadroları ihdas edecek, sözleşmeli öğretmen alımındaki hatayı telafi ederek sözleşmeli öğretmenleri kadroya geçirecek yasal bir düzenleme yapılmasını istiyoruz. Eğitim çalışanlarının beklentisi ve isteği, kadrolu istihdam konusunda gereken adımın bir an önce atılması, öğretmen ihtiyacının tamamen karşılanması ve alımların kadrolu olarak yapılmasıdır” ifadelerini kullandı.



 

Kahraman: Hedefimize ulaşmak için var gücümüzle çalışıyoruz

Eğitim-Bir-Sen Osmaniye Şube Başkanı Mahmut Kahraman ise, sendika olarak birçok başarıya imza attıklarını belirterek, yeni kazanımlar, başarılar için daha çok çalışmaları gerektiğini kaydetti. Kahraman, belirlenen hedeflere ulaşmak için 15 Mayıs’a kadar var güçleriyle çalışacaklarını dile getirdi. 


Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum