AK Parti İl Başkanları Toplantısı'nda konuşan Erdoğan, paralel yapı ile mücadele konusunda da asla taviz verilmeyeceğini söyledi. Erdoğan, şu mesajları verdi: 
DÜŞMANIN BİLE ŞEREFLİSİ OLSUN: Anadolu'da 'Allah, düşmanın bile şereflisini versin' denilir. Öyle rakiplerle, muarızlarla mücadele ettik ki maalesef şeref yoksunuydular. İşte biz her yönden böyle namertçe saldırıya maruz kaldık. 
ONURSUZCA SALDIRDILAR: Bir balkon konuşması yapalım, bütün olanları, o ahlak dışı saldırıları, namertlikleri, alçaklıkları unutalım, üzerine bir çizgi çekelim istediler. 30 Mart öncesinde yapılanlar öyle kolayca unutulacak, üzeri çizilecek, affedilecek şeyler değildi. Bunların hesabı sorulacak. 
MİLLET HESAP SORMAMIZI İSTİYOR: Paralel yapının devlete yönelik saldırılarının hesabı mutlaka sorulacak. Milletimiz de zaten bizden bunu istedi. 30 Mart'ta milletimiz ortaya koyduğumuz planlarımız, projelerimiz, vizyonumuz kadar işte bu Türkiye düşmanlarından hesap sormamız için de bizlere yetki verdi. 
YARGI YASAMA YÜRÜTME ÜZERİNDE DEĞİL: Adana'da bir nöbetçi mahkeme ayarlanıyor, verilen karara bakın. Tutuksuz yargılanmak üzere emniyet mensupları serbest bırakılıyor. Eleştiri aldıktan sonra da kalkıyor, bizleri de kastederek yaptığı açıklamaya bakın. 'Yargı mensubu sokağa çıkıp konuşmaz, yargı mensubu kararlarıyla konuşur.' Bunların önce haddini bilmesi lazım. Yasamanın yürütmenin tamamen üstünde, 'varsa yoksa benim' diyeceksin. Yok böyle bir şey. 
CHP'NİN ÖRGÜTLE İŞBİRLİĞİ UNUTULMAZ: Muhalefet partileri hiçbir şey yaşanmamış gibi davranıyor. Hiç kusura bakmasınlar, o yapılanların üzeri örtülemez, o yapılanlar unutulamaz. CHP genel müdürünün, Türkiye düşmanı o hain örgütle yaptığı işbirliği ve ittifakı inanın biz unutsak da millet unutmaz, tarih asla unutmaz. Ankara caddelerinde CHP genel müdürünün yaptığı bozkurt işareti hafızalardan silinmez. 
MALEZYA BAŞBAKANI GELDİ: Ne diyordu bu CHP genel müdürü, MHP Genel Başkanı, 'Başbakan kaçacak. Başbakan Malezya'ya gidecek, Sudan'a gidecek.' Ne oldu? Dün akşam, Malezya Başbakanı buradaydı, beraber yemek yedik. Bunlar istikameti şaşırmışlar. Bunlar ne kadar çok kaybederlerse koltuklarını o kadar çok sağlama alıyor. Bunlarda kaybeden terfi ediyor. 
FAŞİST ZİHNİYETİN ÖRNEĞİ: Muhalefetin çarpık zihniyetinin ortaya çıkması için bir olayı anlatmak istiyorum. CHP'nin İstanbul adayının yanında bulunan bir genç, kendi deyimiyle kılık değiştirip, AK Parti'nin İstanbul Yenikapı'daki mitingine gelerek gözlemini paylaşıyor. Kitlemiz için 'CV'si olmayan işlerin insanları, denizi yılda bir görenler, beslenmedikleri için boyu kısa olanlar, çocuğu hükümetin verdiği makarna sayesinde doyanlar' diyor. Bu aşağılayıcı, ırkçı ve faşist zihniyet sadece bu satırları yazan kişide değil maalesef o köşeleri tutan, o bazı koltuklarda oturan hatta bazı siyasi partilerde makamları işgal eden pek çok kişide bulunuyor. Kendilerini doğuştan imtiyazlı, asilzade, her şeyin üzerinde görüyor. Kendileri ya da kendi fikirleri iktidarda değilse hiçbir iktidarın bunların nezdinde itibar görebilme imkanı yok. 

'DAVAMIZ KİŞİLERLE DEĞİL İLKELERLE YÜRÜR'
BEDEL ÖDETMEDEN KÖŞK SEÇİMİ: Yeni Türkiye'nin önemli alametlerinden birisi de cumhurbaşkanlığı seçimleri. Türkiye'de cumhurbaşkanlığı seçimlerinin hemen hepsi sancılı oldu. Türkiye'ye hiçbir bedel ödetmeden, belirsizlik ve kaos ihtimaline mahal vermeden Cumhurbaşkanı'nı seçecek istikrar ve huzur ortamını daha da pekiştireceğiz. 
HERKES İLE İSTİŞARE: İstişarelere başladık. İlk istişareyi 30 Mart'ta milletle yaptık. Ardından milletvekilleriyle bir araya gelerek ikinci istişareyi gerçekleştirdik. Bugün de bu konuyu görüşeceğiz. Gelecek hafta tüm büyük kongre delegeleriyle gruplar halinde bir araya geleceğiz. Bu konuda ilgili her kesimin görüşlerini alacağız. Tabii ki Cumhurbaşkanımızla da bu konuyu ayrıca konuşacağız. 
KİŞİLERLE DEĞİL İLKELERLE YÜRÜYECEK DAVA: İstişare toplantımızda milletvekillerimize de ifade ettim, bizler çok uzun soluklu bir davanın sadece hizmetkarıyız. Bu dava isimlerle değil medeniyet tasavvuruyla hedef ve ilkeleriyle var olan bir dava. Dava, eğer isimlerle var olursa isimlerle de yok olur. 

"CUMHURBAŞKANI'NI DİNLEMEDEN KONUŞMAM"
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün dünkü açıklamaları sorulan Erdoğan "Cumhurbaşkanımızdan dinlemeden bir şey söyleyemem" dedi. Erdoğan dar bölge seçim sistemi ile ilgili ise "Muhalefet bir yandan 'Baraj azaltılsın' diyor, 'hodri meydan' deyip şu anda çalışmayı yaptırıyorum. Çalışmalar bitince Meclis'e getirebiliriz" sözleriyle yanıtladı. Sisteminin, ilk genel seçime yetişmesi için yasal düzenlemenin 6 Haziran'a kadar yapılması gerekiyor. 

'REHAVETE KAPILMAYIN'
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, il başkanlarına paralel yapı konusunda rehavete kapılmamaları gerektiğini ifade ettiği ve "yoğun tempoyla çalışmaya devam" dediği öğrenildi. Paralel yapının seçimlerde AK Parti'nin oyunun yüzde 30'un altında kalması için her türlü saldırıyı yaptığını vurgulayan Erdoğan'ın bundan sonra da paralel yapının çalışmalarına devam edeceğinin unutulmamasının gerektiğinin altını çizdiği belirtildi.

SABAH