Kararı ben verecek değilim elbette. Kimin başkan olacağına konfederasyonu oluşturan sendikaların delegeleri karar verecekler. Benim amacım ise burada bazı hatırlatmalar yaparak dikkatlere arz etmek sadece, bundan daha ileriye gidecek durumum yok.

Ali Yalçın, kendi ismi etrafında oluşan olumlu atmosferin gereğini yaptı. Bunun yerine yukarıdan aşağı “beni başkan yapın” empozesiyle delegeye yaklaşsaydı bu günkü konumda olmayabilirdi. Delege onu yıllarca izliyor ve ondaki kumaşı keşfediyordu. Ama bu yeterli değildi. İlla ki o adaylığını açıklamalıydı ki adet yerini bulsun.

Lider olmalarına rağmen kendi delegesinin neyi istediğini fark edemeyenler oluşturdukları koalisyonlarla boş yere memleketi turladılar. Böyle olması gerekiyordu ve oldu. Yukarıdan aşağı dayatma adaylar netice alamadılar. Beni şaşırtan durum ise birilerinin yönettikleri insanların nabızlarını tutamamaları. Nasıl olur böyle bir şey hala anlayamadım.

Süreci yakından izlemeye çalıştım. Yazdığım yazılarda açıkça Yalçın’dan yana tavır koymadım ama diğer adayı ve onları sahaya sürerek delegenin tercihini yönlendirmeye çalışanların tutarsızlıklarını ortaya koymaya gayret ettim. Ne yazık ki bazı yazılarım bu süreçte yayımlanmadı ya da yayından kaldırıldı. Fitneye sebep olmama adına yapılan tavsiyelere uydum.

Şimdi söyleyebilirim; tercihim şimdiki başkandan yana idi. Seçim sonuçlarını bu yüzden normal buldum. Yeni bir yazı yazarak Ali Yalçın’ı Yeni Türkiye’nin potansiyel liderlerinden biri diye ilan ettim. Beni tam anlayamayan bazı dostlarım bu tespitimi yalakalık olarak nitelendirdiler ama ben hala başkanı tebrik etme imkânını bile bulamadım.

Bu gün gelinen noktada Yalçın hala seçim sürecini yaşıyor gibi. Israrla eski kadronun söylemini devam ettiriyor. Ne demek istediğimi biraz daha açayım. Zirveden yeni ufuklara sloganı seçim kampanyası için iyi seçilmiş bir mesajdı. Ama hala aynı sloganı kullanmak hangi amaca matuf, ben anlayamadım. Yine ona benzer hedef 400 bin üye bildiğim kadarıyla eski başkanın da söylemiydi.

Yeni elbette eskinin devamı ama yeniye yakışan taze söylemler olmalıdır. Cancağazım eskiler dünde kalmadı mı?

Eğitim Bir Sen’in dümenine geçen Ali Yalçın ve ekibi eğitim camiasının etkili ve yetkili sendikası için neler yapmalıdır bunu da bir sonraki yazıda ele alacağım.

Başkan Ali Yalçın’dan Başkası mı Olacak?

Yazımızı okuyan bazı dostlar kulağıma bir şeyler fısıldadılar ama ben pek ihtimal vermediğim için üstüne düşmedim. Dolayısıyla o konuya girmeyeceğim.

Bildiğiniz gibi Yalçın başkanlık seçimlerinde göz dolduran bir kampanya gerçekleştirdi ve başkanlığı kazandı. Liderliğe geçmesiyle oluşan hava ona yeni umutların bağlanmasına sebep oldu. Seçimler üzerine yazdığım bir yazıda asıl mücadelenin bundan sonra başlayacağını ve yeni reisi çok önemli bir sürecin beklediğini belirtmiştim.

O süreç bildiğiniz gibi Memur Sen başkanını belirleyecek seçimler. Çok az kaldı ama kimler Memur Sen’in başına geçmek istiyor, bilmiyoruz. Ali Yalçın henüz adaylığını açıklamadı. Bu durum delegenin aklında acaba türünden soruların uçuşmasına sebep oluyor. Sayın Yalçın konfederasyonun başına geçecek mi, yoksa yakın çevresinden birini adaylığa yönlendirip onu destekleyecek mi, doğrusu ben de merak ediyorum.

En doğru olanı Ali Yalçın’ın konfederasyon başkanlığına aday olmasıdır. Herkes ondan böyle bir tavır bekliyor. Eminim onu çok seven başta Eğitim Bir Sen üyeleri olmak üzere tüm Memur Sen’liler Yalçın’ın adaylığını tasvip edecekler ve onu destekleyeceklerdir.

Bu arada Memur Sen’i oluşturan başka sendikalar da var. Konfederasyonu oluşturan sendikalardan birinin başkanı da Başkan olmak isteyebilir. Böyle beklentileri ve niyetleri olanlar var. Yalçın’ın karşısına çok güçlü bir aday çıkabilir. Çıkacak aday kulislerde konuşuluyor. Meraklısının kulağına gelmiştir bu bilgiler.

Ali Yalçın, neden kendisi adaylığını açıklamıyor acaba. Kaybetme endişesi olabilir mi? Olabilir diye düşünüyorum. Çok anlamlı bir kampanyayla Eğitim Bir Sen sendikasının başkanı olan Ali Yalçın, sanırım bu galibiyetinin gölgelenmesini istemiyor. Ben bunu anlıyorum.

Her neyse yeni bir demokrasi şöleni yaşayacak olan sendikamızı kutlar, yarışın ayrılığa gayrılığa sebep olmadan neticelenmesini temenni ederim.