Koncuk Yöneticilere Sahip Çıktı

Koncuk Yöneticilere Sahip Çıktı

KONCUK: KENDİLERİNE GÖRE GEREKÇELER BULARAK KAMUYU DİZAYN EDİYORLAR

Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapan Kanun’a ilişkin değerlendirmelerde bulunan genel Başkan İsmail Koncuk, “Ben yaptım oldu mantığı ile hareket edemezsiniz” dedi. Koncuk, “Türkiye her geçen gün demokrasiden uzaklaşmaktadır. Kendilerine bir gerekçe bularak kamuyu istedikleri gibi dizayn ediyorlar. Milli Eğitim Bakanlığı’nda bir kanun çıktı. 73 bin okul yöneticisi, yüzlerce merkez teşkilat çalışanı , ilçe Milli Eğitim Müdür, Bakanlık müfettişleri görevden alındılar. 

Birileri bir kanun çıkarıyor insanların yıllar içinde elde ettiği unvanlarını, sosyal statülerini bir ceket gibi çıkarıyor alıyorlar. Sayın Başbakan’a soruyorum, bu arkadaşlarımız yıllardır o görevlere gelmek için emek sarf ettiler, siz onlarla beraber mi çalıştınız ki onların ellerindeki unvanı alma hakkını kendinizde buluyorsunuz. Ben yaparım olur mantığıyla bunu yapamazsınız. Bu uygulamalar devam ettiği sürece Türkiye’nin gelişmiş ülkeler nezdinde itibarının kalmayacağını herkesin bilmesi lazım. 

Şu anda emeklilik yaşı 65, yasa böyle diyor.  Komisyonda bunu sordum ve dedim ki, 65 yaşına kadar insanlar verimli olarak çalışır, sağlığı da elverir diye inandınız dedim, evet dediler. Şimdi diyorlar ki, adam 25 yıldır müdür artık bıraksın. Peki 65 yaşına kadar bu insan çalışmak zorunda değil mi? Ne iş vereceksiniz diye sordum, öğretmen yapacağız dediler. 

Okul müdürleri haftalık 1 saat derse girer, yönetmelik böyle diyor. Hatta çoğu o bir saate dahi giremez. Mesela bir Matematik öğretmeni okul müdür diyelim, o insanı öğretmene döndürdüğünüzde haftalık 30 saat ders vereceksiniz, yüzlerce öğrenciye Matematik öğretmesini isteyeceksiniz. Siz olsanız evladınızı o öğretmene teslim eder misiniz dedim tık yok kendilerinde. Bu insanların uzmanlık alanı artık yöneticilik olmuştur. Burada büyük bir haksızlık var. 

Bu kanunla dershaneler 1 Eylül 2015 tarihi ile kapanacak. Siz sınav merkezli bir sistem uyguluyorsanız dershaneleri de besliyorsunuz demektir. Veliler çocuklarını öne geçirmek  için ek birtakım çabalar içinde olacaktır. Kağıt üzerinde dershaneleri kapatabilirler ama Türkiye’de şu an kayıt dışı iki bin dershane var, o zaman bu sayı belki de on binleri bulacaktır. 

O zaman  müfettişlerinizi gönderip bakamazsınız, ne anlattıklarını bilmediğimiz, çocuklarımıza ne öğrettiklerini bilmediğimiz kurumlar haline dönüşebilir. Türkiye bir Hukuk devleti olmak zorundadır. 90 yıldır biz bunun mücadelesini veriyoruz. Darbelere karşı duruyorlarmış, 12 Eylül’ü, 28 Şubat’ı yaşadık o zaman hangi okul müdürü görevden alındı. Bunlar o dönemlere rahmet okutuyorlar. 

Türkiye Kopenhag kriterlerini imzalamış ülkedir. Kopenhag kriterleri demokrasi, basın özgürlüğü, insan hakları, hukukun üstünlüğü demektir. Hepinize soruyorum, şu anda bütün bu değerlerin bu ülkede varlığı devam edebiliyor diyebilir miyiz? Maalesef diyemeyiz. İşte son günlerde yaşanan tahliyeleri görüyoruz, bir insana müebbet hapis cezası verip  öbür gün pardon denir mi? Bu nedenle diyoruz ki, bu ülkede yaşayan tüm insanların sorumluluk alma zorunluluğu var, yarın sizlere de aynı şeyler yapılırsa etrafta savunacak hiç kimse kalmayacak bunu bilmemiz gerekir. Bu kötü gidişe, ülkemizin ve milletimizin geleceği adına irademizi ortaya koyup karşı durmamız lazım. Bunu hep birlikte başaracağız” dedi. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.