Okullarda her din ve inanç için ibadet yeri açılabilmeli

Okullarda her din ve inanç için ibadet yeri açılabilmeli

DES Başkanı Avcı, Okullarda Mescit Açma Tartışmalarını ve Pkk Tarafından Son Bir Ayda Yakılan 17 Okul Konusunu Değerlendirdi!

Milli Eğitim Bakanlığı’nın Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde yaptığı değişiklikle, ortaokul ve liselerde ibadethaneyi zorunlu hale getiren düzenleme üzerinden yaşanan yoğun tartışmaları değerlendiren Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, Okullarda mescit açılmasını öngören düzenlemeyi insani, vicdani ve demokratik bir adım olarak gördüklerini söyledi.

 

OKULLARDA MESCİT AÇILMASI, DEMOKRATİK BİR ADIM!

Okullarda mescit açılması düzenlemesinin bilimsel, laik ve demokratik eğitim sürecinden kopuş olarak yorumlanmasının makul ve pedagojik bir izahat olmadığını kaydeden Avcı şunları söyledi;

 

TALEP HALİNDE, HER DİN VE İNANCA DÖNÜK İBADET YERİ AÇILABİLMELİ!

Bugün kamu hizmeti veren hastane, adliye, üniversite gibi kurum ve kuruluşların hemen hepsinde mescit bulunuyor. Okullarda, ders saatleri dışında ibadetini yerine getirmek isteyen öğrenci ve öğretmenlere okul idarelerince kolaylık gösterilerek bir mescit hazırlanması yönünde yasal bir adıma zaten büyük ihtiyaç vardı. Dini ve inancı ne olursa olsun insanların ibadet etme hakkına dayalı olarak okullarda mescit açılması temel din ve vicdan hürriyetinin ve demokratik eğitim sisteminin bir gereğidir.

 

Böylesine son derece insani, vicdani ve demokratik bir talebe karşı Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı tarafından atılan müspet adımı destekliyor, karşı çıkışların birçoğunu ideolojik ve antidemokratik buluyorum. Kaldı ki bu düzenlemeyle okullarda mescit açılıyor, yoksa zorla kimsenin kimseye namaz kıldırmaya çalıştığı yok. Devletin, bütün vatandaşlarına eğitim hakkını sağlamak ve taleplerini dikkate almak gibi bir zorunluluğu vardır.

 

PKK SON BİR AYDA 17 OKUL YAKTI!

Diyarbakır başta olmak üzere güneydoğu bölgemizde sadece son bir ay içerisinde yaklaşık 17 okulu yakan PKK’nın okul saldırılarını toplumsal barışımıza, kardeşliğimize ve çocuklarımızın eğitim hakkına karşı yapılmış menfur bir tavır olarak görüyorum. ‘Ana dilde eğitim istiyoruz’ gerekçesiyle okul yakan, öğrencilerin ve öğretmenlerin hayatına kasteden bu tür saldırıları kınıyoruz. Böyle hak aranmaz. Bu tür saldırılar Kürt kökenli vatandaşlarımızın en temel hakkı olan eğitim hakkına karşı bir tecavüzdür. Okullarımıza, öğrenci ve öğretmenlerimize karşı yapılan bu mütecaviz saldırılara karşı başta hükümet yetkilileri olmak üzere ilgili vali ve belediye başkanlarımızı feraset, dikkat ve önlem almaya davet ediyorum.

 

BÖYLE HAK ARANMAZ!

Eğitim sisteminin demokratikleştirilmesi bağlamında Kürtçe eğitim ve öğretim adına atılan onca adıma rağmen PKK bu süreci provoke etmek istemektedir. Körpecik öğrencilerimizi ve masum öğretmenlerimizi taciz etmek ve okullarımızı yakmaya çalışmak düpedüz vicdani bir körlük ve hadsizliktir.

 

Çocuk ve gençlerimizin geleceklerini çalan, öğretmenlerimizi kaçıran terör örgütü, Kürt kökenli vatandaşlarımızın ancak nefretini artıracaktır. Doğu ve Güneydoğudaki halkımız, öğretmen ve öğrencilerimizi tehdit, şantaj ve saldırılarla yıldırmak isteyen PKK’ya asla prim vermeyecektir. PKK, çocukları eğitimsiz bırakıp dağa çıkarmak istiyorsa bilsin ki yanlış yoldadır. Okul yakarak, çocuklara gençlere zarar vererek, masum öğretmenleri kaçırarak hiçbir hak elde edilemez.

 

DEMOKRAT EĞİTİMCİLER SENDİKASI

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.