Savaş Ve Kadın

Başlıktaki iki kelime,ne kadar zıt çağrışımlı iki kelime değil mi ? Savaş; kan demek, ölüm demek, yok oluş demek, yıkmak ve yok etmek demekken kadın; yar demek, zariflik demek, yaşama tutunma, sevgi, merhamet, hayat , yuva ve en sonunda ana demek.

Ne yazıktır ki şu an Suriye ‘deki savaş ile kadınlar ve çocuklar ciddi bir sıkıntı içinde. Çekilen çilelerin türü ve çeşidi insanlık sınırlarını zorlayan seviyede.Tüm bu dramın içinde, zihinlerinize bir acı portreyi çizmek istiyorum.

Size bir Suriye’li kadının dramını anlatacağım. Suriyeli Meryem’in eşi bombalı bir eylemde bacaklarını kaybediyor. 6 ay yaşam mücadelesi içinde, 3 çocuğu ve eşiyle yıkık bir evin duvarına sıkışmış yaşam mücadelesini veren kadın, eşini enfeksiyon sonucu tedavi olamamaktan kaybediyor. Yokluğun soğuk yüzü ile 3 çocuğunun aç ve yetim gözlerini Türkiye hududuna çevirerek, sınırdan mayınların arasından Kilis’e geliyorlar. Yollarda geçen macera ve eziyeti siz tahmin ediniz. Çocuklarından büyük oğlu Abdullah ve muhaliflere katılıp savaşı ve intikamı seçiyor. İki yaşındaki Ayşe ve on iki yaşındaki Zeynep ile akrabalarını arıyorlar. İki gün parklarda yatıp, aş evlerinde yemek yiyorlar. İnsani yardım kuruluşları ve halkın yardımları ile ayakta kalıyorlar. Bu kadını son gören onlara üşüyen elleri ısınsın diyerek paltosunu ona veren, anneannem oluyor. Son sahneyi şöyle tasvir edercesine anlatır görenler. Zeynep’ in elleri kirli ve benzi solmuş Ayşe’nin ise annesine sarılan kolları gözümüzün önünden gitmiyor. Bir daha da görememişler ne Meryem’i, ne de kızlarını.

Savaş ve kadın anlamı ne kadar zıt ve yan yana gelmeyesi iki kelime, iki anlam demeti, iki dünya…

Mahmut SELÇUK