Sosyal tesislerdeki ayrımcılık ne zaman kalkacak?

Sosyal tesislerdeki ayrımcılık ne zaman kalkacak?

Her kamu kurumu Başbakanlık Genelgesi'ni bir tarafa bırakarak elindeki sosyal tesislerle ilgili kendi çalışanı için Maliye Bakanlığı destekli çeşitli ayrıcalıklar sağlıyor.

Sayın Başbakan, Maliye Bakanlığı'na sosyal tesislerle ilgili bir çalışma başlatması yönünde talimat vermişti. Bize göre bu işe, öncelikle 2008/5 sayılı Başbakanlık Genelgesi doğrultusunda sosyal tesislerdeki ayrımcılıkların kaldırılmasıyla başlanmalıdır. Çünkü, her kamu kurumu genelgeyi bir tarafa bırakarak elindeki sosyal tesislerle ilgili kendi çalışanı için Maliye Bakanlığı destekli çeşitli ayrıcalıklar sağlamaktadır.

Ancak, bu ayrıcalık Maliye Bakanlığı tarafından çıkarılan tebliğle meşru hale getirilerek zorunlu ayrımcılığa dönüştürülürse bu durumun doğru olduğunu kabul etmek doğru bir yaklaşım olmasa gerektir.

İşte bu yüzden işe, 15.01.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Kamu Sosyal Tesislerine İlişkin Tebliğ'deki (Sayı: 2015-2) kurum personeli ile kurum dışı personel ve sade vatandaş ayrımını meşrulaştıran hükümlerin kaldırılmasıyla ve genelgenin uygulanmasının sağlanmasıyla başlanmalıdır. Ancak, 2014 yılındaki ayrıcalıklar 2015 yılında da aynen devam ettirilince bu işte bir gariplik olduğunu düşünmek zorunda olduğumuzu ifade etmek isterim.

Tebliğdeki ayrıcalıklar

Bu tebliğde yer alan; "Bir kurum veya kuruluşun eğitim ve dinlenme tesisleri, misafirhane, kreş ve çocuk bakımevlerinden yararlanan diğer kurum ve kuruluşların personeli ve emeklileri ile bunların eşleri, üstsoy ve altsoylarına, kurum personeli için belirlenen tarifenin % 25 fazlası uygulanır" hükmünün 2015 yılında da aynen devam ettirilmesi kabul edilebilir bir durum değildir.

Konunun daha da vahimi ise eğitim ve dinlenme tesisleri ile misafirhanelerden kamu personeli dışında yararlandırılanlara yani vatandaşlara kurum personeli için belirlenen tarifenin % 50 fazlasının uygulanacağını, ayrıca, tesislerden yararlanmada önceliğin o kurum personeli ve emeklisi ile bunların eşleri, üstsoy ve altsoylarına verileceği ifadesine yer verildiğini görüyoruz. Yıllardır bu köşede sorunu gündeme taşımamıza rağmen uygulamanın aynen devam ettirilmesi ise anlaşılır bir durum değildir.

Bir kamu kurumunun uhdesinde bulunan sosyal tesis, o kurumun çalışanlarının değildir. Ancak, sosyal tesisin ilgili kurumun personelinin malı gibi bir algı oluşturularak mevzuat düzenlenmesi yapılarak başka kurum personeline ikinci sınıf memur muamelesi, sade vatandaşlara ise üçüncü sınıf muamelesi yapılması doğru değildir ve bu durum mevzuatla meşrulaştırılamaz. Bu eleştirilerimizin Maliye Bakanlığı'nda yansıma bulmaması ise anlaşılabilir bir durum değildir.

Ahmet Ünlü'nün yazısının devamı için Tıklayınız

Yeni Şafak

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.