Şube Müdürlüğü'nde MEB'in hiçbir hukuki dayanağı kalmadı

Şube Müdürlüğü'nde MEB'in hiçbir hukuki dayanağı kalmadı

MEB'in, 1709 Şube Müdürü atamasını iptal ederek, Danıştay kararları gereği "Aritmetik Ortalama" ile yenilememesi için hiçbir hukuki dayanağı kalmamıştır.

16.04.2014 tarihinde sadece sözlü/mülakat puanı esas alınarak yapılan 1709 şube müdürü ataması daha, bu atamalar için henüz tercihler yapılmadan 40 gün önce Danıştay 5. Dairesi Başbakanlığın, 2013/7936 Esas sayılı yürütmeyi durdurma kararı ile 06.03.2014 tarihinde, Danıştay 2. Dairesi Başbakanlığı da, 2013/10363 Esas sayılı yürütmeyi durdurma kararı ile 29.04.2014 tarihinde, Milli Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin 21. Maddesin 1. fıkrasında yer alan; "Şube müdürü, tesis müdürü ve basımevleri müdürleri bakımından sözlü sınav başarı listeleri üzerinden..." ibaresinin yürütmesini durdurmuştur. Bu kararlar sadece sözlü (Mülakat) sınavı sonuçlarına göre atama yapılamayacağı anlamına gelmektedir.

Kararlarda özetle; "Şube Müdürlüğü atamaları için sadece sözlü sınavla atama yapılamayacağı, objektif olan yazılı sınavının değerlendirme dışı bırakılamayıp belirleyici olması..." gerektiğinden söz edilmiştir.

Danıştay kararlarının (yazılı ve sözlünün Aritmetik ortalamasının alınarak yeni bir başarı listesi oluşturup atamaların yenilenmesi) gereğini yerine getirmeyen MEB hakkında sadece sözlü sınav puanı esas alınarak yapılan tüm atama işlemlerinin iptalineyönelik kişiler ve sendikalar tarafından yüzlerce davalar açılmıştır.

MEB açılan davaların İdare, Bölge İdare ve Danıştay'daki savunma, İtiraz ve temyiz, süreçlerinde

1- İDDK'nın 2010/2388 Esas ve 2013/2900 Karar numaralı,

2- İDDK'nın 2010/2146 Esas ve 2013/4320 Karar numaralı,

3- Danıştay 16. Dairesinin 2015/10387 Esas ve 2015/2666 Karar numaralı

4- Ankara 1. İdare Mahkemesi 1. Kurulunun 22.01.2015 tarihli Y.D itiraz no 2015/364 Sayılı kararlarını dosyaya sunmuştur

MEB çok iyi bilmektedir ki sığındıkları her 4 kararda da Hakimler; "Yönetmeliğe dayanılarak yapılan atamaların ayrıca dava konusu olmadıkları ve yargı kararlarıyla iptal edilmedikleri sürece yalnızca dayandıkları düzenleyici işlemin yürütülmesinin durdurulması ya da iptal edilmesi nedeniyle geri alınmaları zorunluluğundan söz edilemez." demektedirler.

Oysaki sadece sözlü sınav puanı esas alınarak yapılan tüm atama işlemlerinin iptaline yönelik kişiler ve sendikalar tarafından yüzlerce davalar açılmıştır. İşte bu kararlardan biri Ankara 7. İdare mahkemesi 26.02.2015 günlü E:2014/955,K:2015/341 sayılı kararında "Mahkeme kişinin Mülakatının iptaline, Yapılan Tüm Mülakatların İptaline ve Sadece Sözlü Puanı ile yapılan 1709 Şube Müdürü Atamasının İptaline" karar vermiştir.

Milli Eğitim Bakanlığı bu kararı Danıştay'a Temyiz etmiştir. Danıştay 2. Dairesi 15.10.2015 karar tarihli Esas:2015/3097 Karar 2015/8038 kararında Ankara 7. İdare Mahkemesinin temyize götürülen kararındaki"sadece sözlü sınav puanlarına göre oluşturulan başarı listesi esas alınarak 1709 adet şube müdürü kadrosuna yapılan atama işlemlerinin tümünün iptaline ilişkin kısmın aynen onanmasına."15.10.2015 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar vermiştir.

Yani MEB'in de çok iyi bildiği ve tek sığındığı dal olan İDDK-DANIŞTAY 16. DAİRE-BİM kararlarında belirtildiği gibi yönetmeliğe dayanılarak yapılan atamalar ayrıca dava konusu olmuş ve en yüksek mahkeme olan Danıştay sadece sözlü puanı ile yapılan 1709 Şube Müdürü atamalarının iptali kararını onamıştır.

Anayasa'nın 2. maddesinde bu ülkenin bir "hukuk devleti" olduğu, 138. maddesinde ise "Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez."hükmü ilemahkeme kararlarının hiçbir suretle değiştirilemeyeceği ve yerine getirilmesinin geciktirilemeyeceği kayıt altına alınmıştır.

Diğer taraftan İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28. maddesinde "Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak 30 (otuz) günü geçemez"hükmü ile mahkeme kararlarının gecikmeksizin uygulanması gerektiği düzenlenmiştir.

Ayrıca,kesin bir mahkeme kararının zamanında icra edilmesihususu AİHS'nin 6. maddesinde yer alan adil yargılanma hakkı kapsamındadır.

MEB 1709 atamayı Türk Milleti adına karar veren bağımsız mahkemelerin kararları doğrultusunda iptal etmeli ve 1709 atamaya ek olarak rotasyon sürecinde emekli olan, 1709 atamaya açılmayan ve halen görevlendirme olarak çalışılan yaklaşık 1000 civarında şube müdürü kadrosuyla birlikte 1709 atamayı 2709 veya daha fazla olarak tercihe açmalı ve en kısa zamanda yeniden tercihler alınarak "Aritmetik Ortalamaya" göre atamaları yenilemelidir.

İşte o kararlar;

1- İDDK'nın 2010/2388 Esas ve 2013/2900 sayılı kararı.

2- İDDK'nın 2010/2146 Esas ve 2013/4320 sayılı kararı.

3- Danıştay 16. Dairesinin 2015/10387 Esas ve 2015/2666 sayılı kararı.

4- Ankara Bölge İdare Mahkemesi 1. Kurulunun 22.01.2015 tarihli Y.D itiraz no 2015/364 sayılı kararı.

5- Danıştay 2. Dairesinin 15.10.2015 tarihli 2015/3097 Esas ve 2015/8038 sayılı kararı.

6- Danıştay 5. Dairesinin 06.03.2014 tarihli 2013/7936 Esas sayılı kararı.

7- Danıştay 2. Dairesinin 29.04.2014 tarihli ve 2013/10363 Esas sayılı kararı.

8- Ankara 17. İdare Mahkemesi'nin 25.11.2014 tarihli ve 2014/1634 Esas sayılı kararı.

Ahmet KANDEMİR

Memurlar.Net - Özel

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.