Suriye ve Mısır’ın Sorumlusu Erdoğan mı?

Hemen “Ne münasebet?” demeyin.

Yıllardır yazılarını, kitaplarını okuduğumuz büyüğümüz Ali Bulaç, bu anlama gelecek bir iddiada bulundu.

İşte Ali Bulaç’ın değerlendirmesi:

BugünTV’de yayınlanan Erkam Tufanla Analiz programına konuşan Ali Bulaç, Başbakan Erdoğan’ın Gazze ziyareti ile ilgili çarpıcı bir iddia ortaya attı.
 

Ali Bulaç Mısır’daki askeri darbenin zamanlamasına dikkat çekerek “Başbakan’ın Gazze’ye gideceği tarihten iki gün önce Mısır’da darbe oldu. Zamanlamasını insan sormadan edemiyor” dedi.

İşte Ali Bulaç’ın yaptığı o açıklamalar:

Şu anda Türkiye’nin de Hamas’a yardım edebileceği hiçbir imkanı yok. Hamas’a ulaşması bile mümkün değil.
Mursi devrilince Hamas’ın bütün bağları, bütün destekleri kesildi. Ve  biliyorsunuz tünelleri havaya uçurdu Mısır yönetimi darbeden sonra. Hamas’ın dünya ile de ilişkisi kesildi. Şimdi tekrar Hamas boğulmamak için, nefes alabilmek için bir dış desteğe ihtiyacı var. Türkiye Hamas’ı destekledi, Hamas’ın bu yeni kombinezonda yer almasını  sağlamak istedi ama şu anda Türkiye’nin de Hamas’a yardım edebileceği hiçbir yardım yok. Hamas’a ulaşması bile mümkün değil. Hatta biliyorsunuz Türkiye ile ABD arasındaki en temel ihtilaf noktalarından bir tanesin Sn. Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Gazze’ye gitmek konusunda ısrar etmesiydi. Eğer 3 Temmuz olmasaydı, 5 Temmuz veya 6 Temmuzda Sn. Başbakan  Gazze’ye gidecekti. Bu tarihlerden iki gün önce Mısır’da darbe oldu, bazen de insan düşünüyor acaba darbenin bu tarihle bu gidişle de hiç değilse uzak mesafeden bir ilgisi var mı yok mu diye insan sormadan da edemiyor.

Ali Bulaç, özellikle Suriye üzerine yazdığı yazılar dolayısıyla tepki gösterdiğimiz bir yazarımız.

Bir türlü muhaliflerin Suriye için hayırlı hizmetlere imza atabileceğini kabul etmiyor üstadımız.

O ve onun gibiler söz konusu Ortadoğu olunca İran’ın aleyhine olabilecek hiçbir politikayı onaylamıyorlar.

Yetişmelerinde ve şuurlanmalarında etkili oldukları birçok yeni nesil İslamcıdan ağır tenkitler alıyorlar.

Diğer taraftan benzer iddiaları öne süren kimi yazar-çizer takımı da şöyle diyorlar:

Dış İşleri Bakanımız Davutoğlu’nun, dolayısıyla Başbakanımız Erdoğan’ın Suriye politikası felaketlere sebep oluyor.

İnsanlar Tayyip Erdoğan’ın söylemlerine güvenip galeyana gelerek kıyama kalkışıyorlar ve yeterli güçleri, hazırlıkları olmadığı için de Esed güçlerinin çok ağır katliamlarına maruz kalıyorlar.

Sonuçta olan garibanlara oluyor, binlerce insan bu yüzden telef olup gittiler, deniyor.

Bu iddiaların doğru olma olasılığı var mı?

Hayır.

Bir kere Erdoğan, o masum insanların başına bu fecaatler gelsin diye değil, samimiyetinden dolayı onlara destek olmak, moral vermek için yapıyor bu konuşmaları.

İkincisi bu tür bir bahane sayın Bulaç’ın üslubuna hiç benzemiyor.

Ben bu üslubu bir yerlerden tanıyorum.

Bir hoca efendi televizyon ekranlarına çıkıp; “o da (Erbakan’ı kastediyor) gerginliği düşürmek için fedakarlık edip istifa etsin” demişti.

Yazık olan şu ki Ali abimiz bu üslubu benimsemiş.

Yazık.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.