Taşra yöneticileri için önemli iki değişiklik

Taşra yöneticileri için önemli iki değişiklik

Taşra yöneticileri için önemli iki değişiklik

İlk defa batı illerine atanan, ilçe milli eğitim müdürlerinin atamaları yasal bir zemine oturtuldu. 5. Ve 6. Hizmet Bölgesinden başlama şartı kaldırıldı. Bakanlık yer değiştirmeleri bir kurala bağlamaz ise herkes görev yaptığı yerde yıllarca kalacak demektir. Burada atlamamız gereken bir başka hususta var. Mevzuat geriye doğru işletilir mi? Yürürlükteki mevzuata göre atanan yöneticiler daha sonra yapılan değişikliklerden etkilenir mi? Diye sorarsanız, bende derim ki, bu memlekette etkilenir. 2001 yılında göreve başlayan taşra yöneticilerinin yönetmeliğine uygun bir yer değiştirme hiçbir zaman yapılmadı. Hatta O yönetmelik kaldırıldı. Bunu yaşayanlardanız. Atama ve yer değiştirmeler ile ilgili bireysel davalar açıldığında mahkemeler o gün yürürlükteki yönetmeliğe göre karar verebiliyorlar. Ama genel geçer bir kural olarak uygulanmıyor.

İlk atanan MEB yöneticilerinin 5. Ve 6. Bölgeden göreve başlamaması bir taraftan bakıldığında çok doğru bir karar gibi görünüyor. Ama uygulama nasıl olacak hep birlikte göreceğiz. Kıdemli kaymakamları, müftüleri ve mal müdürlerini doğu illerinde ya da batıda küçük yerleşim yerlerinde görmek mümkün olabilecek. Belki hizmetin daha verimli yerine getirilmesi açısından doğru gibi görünse de yöneticiler açısından çok da doğru değildir. Belli bir yaşa gelmiş çoluk çocuğu üniversitelere giden yöneticiler için bu karar bir dezavantajdır. MEB açısından ise bugün itibarı ile hiçbir sorun yoktur. MEB’de hiçbir yöneticinin bölge hizmeti diye bir kaygısı olmamıştır. Cumhuriyet tarihinde böyle bir sıkıntı yoktur! Yer değişiklikleri ya soruşturma sonucunda ya da malum yollar ile yapılmaktadır. Doğuda, batıda tecrübeli yönetici çalısın diye bir kaygı MEB’de hiçbir zaman olmamıştır.

MEB taşra yöneticileri açısından ilk atama yerlerinin şuraya ya da buraya olması çok da önemli değildir. Müftüler ya da mal müdürleri gibi değerlendirmemek lazım. Çünkü bu müdürlere bölge hizmeti yapma zorunluluğu bulunmaktadır. İlk atamanın yapılacağı bölge o yöneticiler için önemlidir. MEB de ise böyle bir sıkıntı mevcut değildir. Çünkü herkes her istediği yere atanabiliyordu! Bölge hizmeti gibi bir durumda söz konusu olmadığı için kaldırılan yönetmelik hükmünden direkt etkilenecek grup yoktur. Mesela müftülerde bu durum böyle değildir. Ya da kaymakamlar için bu karar önemlidir.

MEB’de batı illerine ilk defa atanan taşra yöneticilerinin az da olsa 5.ve 6. Bölgeye atamalarımız yapılır mı diye bir endişesi vardı. Birçoğu da yer değiştirirsek emekli olacaklarını ifade ediyorlardı. Kıdemli yöneticiler bu görevlere atandığından aslında problemdi. Yönetmelik değişikliği ile bu endişeler giderilmiş oldu.

5.ve6. Bölgede çalışma zorunluluğunun kaldırılmasına farklı pencereden baktığınızda bir adaletsizlikte söz konusudur. 2001 yılında 5.ve6. Bölgeye atanmış istifa etmiş yöneticiler var. Ya da hiç müracaat etmemiş şube müdürü adayları için bu karar haksızlıktır! Tanıdığımız bildiğimiz arkadaşlar var. Bir süre çalışıp istifa edenleri tanıyoruz. Hatta bu arkadaşlara geçici görevlendirme ile bile şimdilerde şube müdürlüğü görevi verilmemektedir. Yine 5.ve 6. Hizmet bölgesinde yıllardır görev yapanlar var. Özellikle bu bölgede ki hizmetimi tamamlayıp diğer bölgelere tayin isterim düşüncesiyle hareket eden taşra yöneticilerine haksızlık yapılmıştır.

Her karar ve uygulamadan olumlu ya da olumsuz etkilenen olduğu gibi ilk atamaların 5.ve6. bölgelere yapılmayacak olmasından da etkilenenler var. MEB’de 5. Ve 6. Bölgede görev yapan ve atama isteyen arkadaşlar olumsuz etkilenmişlerdir. Ta ki yer değiştirme yönetmeliği çıkana kadar…

“Taşra yöneticilerine uzmanlık kadrolarına geçiş hakkı verilmelidir”

Öğretmenliğe geçen şube müdürleri var. Ya da 5 ve 6 hizmet bölgesinde çalışmam deyip tercih yapmayanlar var. Arkadaşlar, eski çamlar bardak oldu demeyin! Hukuk devletinde böyle şeyler olmaz. Çünkü hukuk kuralları hepimize bir gün gerek olabilir. O zamanda birileri bu sözü bize hatırlatabilir.

Bir önemli yönetmelik değişikliği de öğretmenlerin uzman olarak atanmalarına imkân sağlanması oldu. Bu durum kamuoyunda merkez teşkilatında geçici görevlendirilen öğretmenleri kurtarma operasyonu gibi algılansa da benim şahsi düşüncem yerinde ama eksik bir karar olmuştur. Öğretmenlerin içerisinden eğitim uzmanı kadrolarına geçiş olmalıdır. Alanda kendini yetiştirmiş bir çok arkadaşımız var. Şimdi MEB e yüzlerce uzman alacağız içinde öğretmen yok! MEB Tarım Bakanlığı, Maliye Bakanlığı değil ki… Eğitimci uzman muhakkak olmalıdır. Hatta eğitim dışından MEB’e atanacak uzman sayısında sınırlama getirilmelidir. Bunlar benim şahsi düşüncem.

Eksik olan tarafı ise GİH sınıfında görev yapan öğretmen kökenli taşra yöneticilerinin eğitim uzmanı kadrolarına sınavsız geçiş izninin verilmemesidir. Öğretmenler ile birlikte bu hususta değerlendirilmeliydi. Yıllardır bu kadrolarda görev yapan yöneticilerin bilgi birikiminden MEB merkez teşkilatının yararlanması gerekir diye düşünüyorum. Sonuçta bakanlık taşra teşkilatı yöneticilerine de hizmet veriyor. Bu alanda hizmetin daha verimli olması için taşra teşkilatı yöneticilerine de sınavsız uzmanlık kadrolarına geçiş hakkı verilmelidir.

Davut ÇALIŞKAN

UEYDER Başkan Yardımcısı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.