Üst dereceye atanmak ve maaş artışı

Üst dereceye atanmak ve maaş artışı

45'e göre üst dereceye atanmak ve maaş artışı

Doktorlar, mühendisler, uzmanlar veya müfettişlerde boş olan üst derece kadrolara atanmak nasıl bir fayda sağlar? Bunlar, 8. veya 9. derece yerine 5. dereceden memuriyete başlarlarsa maaşlarında önemli bir artış olur mu? Bu uygulama sadece kariyer mesleklerde mi vardır?

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesine göre, Devlet memuriyetine giriş derece ve kademeleri öğrenim durumuna göre belirlenmektedir. Örneğin liseyi bitirenler 13/3 derece ve kademeden göreve başlamaktadır. Yine 2 yıl süreli yükseköğrenim mezunları 10/2 derece ve kademeden, 4 yıllık yükseköğrenim mezunları ise 9/1 derece ve kademeden göreve başlamaktadır.

Bu giriş derece ve kademeleri, 657 sayılı Kanun'un 36'ncı maddesinde biraz daha ayrıntılı bir şekilde belirlenmiştir. Arzu eden okurlarımız, 36'ncı maddedeki tabloya bakabilirler.

Giriş derecelerine eklenen unsurlar nelerdir?

Diğer taraftan, giriş derece ve kademelerine bazen ekleme yapılabilmektedir. Bunun dayanağı da yine 36'ncı maddedir. 36'ncı maddedeki derece ve kademe eklemeler;

1- Mezun olunan bölüm/ fakülte,

2- Alınan sertifika ve belgeler,

3- Atama yapılan kadro unvanı,

4- Mezuniyetin üzerine alınan öğrenimler,

5- Memuriyet öncesi hizmetler,

gibi unsurlara göre değişebilmektedir.

Giriş derecesinin yüksek olmasının hukuki dayanağı nedir?

Bu uygulamanın nedeni 657 sayılı Kanun'un 45'inci maddesidir. 45'inci madde, kamu kurumlarının, 36'ncı maddede belirtilen öğrenim durumları itibariyle tespit olunan yükselinebilecek dereceyi aşmamak ve karşılık gösterilecek kadro derecesi kazanılmış hak aylık derecelerinin üç üst derecesinden fazla olmamak kaydıyla, kişileri üç derece yukarı atayabileceğini hükme bağlamıştır.

Uygulama 5-15 dereceler için geçerlidir

Uygulama her derece için geçerli değildir. Bu uygulama 5-15 dereceler arası geçerlidir. Bir örnek verecek olursak kamu kurumu eğer 9'uncu dereceli boş kadroya sahip değilse 3 derece yüksek olan 6'ncı dereceye atama yapabilir. Ancak bir kamu kurumunun (68'inci madde hükümleri saklı kalmak kaydıyla) 6'ncı derecedeki bir kişiyi 4'üncü dereceli bir kadroya ataması mümkün değildir. Zira atamaların 5-15 dereceler arasında olması gerekmektedir.

Dolayısıyla yeni atanan veya çalışanlardan hizmet süresi aynı olan birçok memurun giriş derecesinin veya mevcut derecesinin farklı olması olumsuz bir durum değildir.

Bazı unvanlar için bu uygulamanın anlamsız olduğu doğru mudur?

Memurların göreve başlamalarındaki öğrenim durumuna uygun boş kadro bulma sorunu 657 sayılı Kanunun 45'inci maddesini can simidi haline getirmiştir. Ancak bazı hizmet sınıfında görev alan personel için bu uygulamaya gerek kalmamıştır. Bu durumu örneklendirmek gerekirse; öğretmenler için ihdas edilen kadrolar öğretmen (1-9) şeklinde ihdas edildiği için 45'inci madde uygulamasına gerek kalmamıştır. Yine özelleştirme kadrolarında da aynı uygulama yapılmaktadır.

6428 sayılı Kanunla, bazı sağlık personel için de bu uygulama yapılmıştı. Bu Kanunla Sosyal Çalışmacı (1-8), Hemşire (1-12), Sağlık Teknikeri (1-10) vb. şeklinde kadro ihdas edilmişti.

Bu halde maaş nereden alınacaktır?

Burada belirtilmesi gereken bir diğer husus ise maaşın nereden ödeneceğidir. Bu konudaki hüküm ise 657 sayılı Kanunun 45'inci maddenin son fıkrasında yer almaktadır. Bu fıkrada yer alan hükme göre kişi üç üst derecedeki kadroya atanmış olsa da maaşını müktesebi olan derece ve kademeden alacaktır. Yani 4 yıllık fakülte mezunu bir memur 6'ncı dereceli bir kadroya atanabilir. Ancak, bunların müktesebi yine 9'dur ve ödemeler buna göre yapılır. Görüleceği üzere, memurların giriş dereceleri farklı olsa da (kazanılmış hak aylık derecesindeki farklılık hariç) aynı maaşı almaları gerekmektedir.

Memurlar.Net - Özel

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.