Aday Memura Aile Yardımı Ödeneği Verilebilir mi?

Aday Memura Aile Yardımı Ödeneği Verilebilir mi?

657 sayılı Kanunda, sadece aday memurlar için uygulanması öngörülenler dışında kalan hükümler, aday ve/veya asil ayrımı yapılmaksızın memur statüsüne sahip bütün kamu görevlileri için geçerlidir.

 

Aday Memura Aile Yardımı Ödeneği Verilebilir Mi?
 
657 sayılı Kanunda, sadece aday memurlar için uygulanması öngörülenler dışında kalan hükümler, aday ve/veya asil ayrımı yapılmaksızın memur statüsüne sahip bütün kamu görevlileri için geçerlidir. Bir başka ifadeyle, aile yardımı ödeneğinin düzenlendiği maddelerde aday ve/veya asil memur ayrımı yapılmamıştır. Dolayısıyla, şartların gerçekleşmiş olması halinde aday memura da aile yardımı ödeneği verilir.
 
Sözleşmeli Personele Aile Yardımı Ödeneği Verilir Mi?
 
Aile yardımı ödeneği, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda düzenlenmiştir. Kural olarak aile yardımı ödeneği de bu kanuna tabi olan memurlara ödenir. Ancak, 657 sayılı Kanuna tabi olmamakla birlikte kendi özel mevzuatında 657 sayılı Kanuna atıf yaparak aile yardımı ödeneğinin ödenmesi öngörülebilir. Böyle bir durumda ise 657 sayılı Kanuna tabi olmayan birine de aile yardımı ödeneğinin ödenmesi mümkündür. Örneğin; 657 sayılı Kanuna tabi olmayan bir işçiye toplu sözleşmelerinde öngörülmüş olması durumunda aile yardımı ödeneği verilebilir veya buna benzer bir ödeme yapılabilir.
 
657 sayılı Kanunun 4/B maddesinde sözleşmeli personel; “Kalkınma planı, yıllık program ve iş programlarında yer alan önemli projelerin hazırlanması, gerçekleştirilmesi, işletilmesi ve işlerliği için şart olan, zaruri ve istisnai hallere münhasır olmak üzere özel bir meslek bilgisine ve ihtisasına ihtiyaç gösteren geçici işlerde, Bakanlar Kurulunca belirlenen esas ve usuller çerçevesinde kurumun teklifi ve Devlet Personel Başkanlığının görüşü üzerine Maliye Bakanlığınca vizelenen pozisyonlarda, mali yılla sınırlı olarak sözleşme ile çalıştırılmasına karar verilen ve işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlileridir.
 
(Mülga ikinci paragraf: 4/4/2007-5620/4 md.)
 
Ancak, yabancı uyrukluların; tarihi belge ve eski harflerle yazılmış arşiv kayıtlarını değerlendirenlerin mütercimlerin; tercümanların; Millî Eğitim Bakanlığında norm kadro sonucu ortaya çıkan öğretmen ihtiyacının kadrolu öğretmen istihdamıyla kapatılamaması hallerinde öğretmenlerin; dava adedinin azlığı nedeni ile kadrolu avukat istihdamının gerekli olmadığı yerlerde avukatlarını, (....) kadrolu istihdamın mümkün olamadığı hallerde tabip veya uzman tabiplerin; Adli Tıp Müessessesi uzmanlarının; Devlet Konservatuvarları sanatçı öğretim üyelerinin; İstanbul Belediyesi Konservatuvarı sanatçılarının; bu Ka­nu­na tâbi ka­mu ida­re­le­rin­de ve dış kuruluşlarda belirli bazı hizmetlerde çalıştırılacak personelin de zorunlu hallerde sözleşme ile istihdamları caizdir.
 
(Ek paragraf: 4/4/2007-5620/4 md.) Sözleşmeli personel seçiminde uygulanacak sınav ile istisnaları, bunlara ödenebilecek ücretlerin üst sınırları ile verilecek iş sonu tazminatı miktarı, kullandırılacak izinler, pozisyon unvan ve nitelikleri, sözleşme fesih halleri, pozisyonların iptali, istihdamına dair hususlar ile sözleşme esas ve usulleri Devlet Personel Başkanlığının görüşü ve Maliye Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca belirlenir. (Ek cümle: 25/6/2009-5917/47 md.) Bu şekilde istihdam edilenler, hizmet sözleşmesi esaslarına aykırı hareket etmesi nedeniyle kurumlarınca sözleşmelerinin feshedilmesi veya sözleşme dönemi içerisinde Bakanlar Kurulu kararı ile belirlenen istisnalar hariç sözleşmeyi tek taraflı feshetmeleri halinde, fesih tarihinden itibaren bir yıl geçmedikçe kurumların sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam edilemezler.” denilmektedir.
 
657 sayılı Kanunun 4/B maddesinde düzenlenen sözleşmeli personel memur tanımına girmemektedir. Bir başka ifadeyle 657 sayılı Kanunun uygulanması açısından sözleşmeli personel memur değildir. Kural olarak memur olmadığı için de sözleşmeli personele, 657 sayılı Kanunda düzenlenen aile yardımı ödeneğinin verilmemesi gerekir. Ancak 2011 yılında, 375 sayılı KHK'ya ek bir madde konularak sözleşmeli personele aile yardımı ödenmesi öngörülmüştür. İlgili hüküm şu şekildedir:
 
"Ek Madde 8-(Ek: 13/2/2011-6111/118 md.) 
Ayın veya haftanın bazı günleri ya da günün belirli saatleri gibi kısmi zamanlı çalışan sözleşmeli personel hariç olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarının merkez ve taşra teşkilatları ile döner sermaye işletmelerinde sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam edilenlerden aile yardımı ödeneğinden veya başka bir ad altında da olsa aynı amaçla yapılan herhangi bir ödemeden yararlanamayanlara, Devlet memurlarına verilen aile yardımı ödeneği, herhangi bir vergi ve kesintiye tabi tutulmaksızın aynı usul ve esaslar çerçevesinde ödenir."
 
Bu hüküm gereğince belirtilen istisna hariç tüm sözleşmeli personele (399 sözleşmeli, 4/B'li sözleşmeli, belediye sözleşmelisi, teşkilat kanunlarınba göre çalıştırılan sözleşmeliler) 25/2/2011 tarihinden itibaren aile yardımı ödeneği verilmektedir.
 
Aile Yardımı Ödeneği Dosyası (1)
 
Aile Yardımı Ödeneği Dosyası (2)
 
 
Aylıksız İzne Ayrılan Memur İçin Aile Yardımı Ödeneği Verilebilir Mi?
 
Aylıksız izne ayrılan memur için aile yardımı ödeneğinin verilip verilemeyeceğine karar verebilmek için öncelikle hangi durumların aylıksız izin sayılacağının tespit edilmesi gerekir.
 
Hangi durumların aylıksız izin sayılacağı ise 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 108 inci maddesinde düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre aylıksız izin sayılan haller aşağıda gösterilmiştir:
 
- Memura, 105 inci maddenin son fıkrası uyarınca verilen iznin bitiminden itibaren, sağlık kurulu raporuyla belgelendirilmesi şartıyla, istekleri üzerine onsekiz aya kadar aylıksız izin verilebilir.
- Doğum yapan memura, 104 üncü madde uyarınca verilen doğum sonrası analık izni süresinin bitiminden; eşi doğum yapan memura ise, doğum tarihinden itibaren istekleri üzerine yirmidört aya kadar aylıksız izin verilir.
- Üç yaşını doldurmamış bir çocuğu eşiyle birlikte veya münferit olarak evlat edinen memurlar ile memur olmayan eşin münferit olarak evlat edinmesi hâlinde memur olan eşlerine, çocuğun ana ve babasının rızasının kesinleştiği tarihten veya vesayet dairelerinin izin verme tarihinden itibaren, istekleri üzerine yirmidört aya kadar aylıksız izin verilir. Evlat edinen her iki eşin memur olması durumunda bu süre, eşlerin talebi üzerine yirmidört aylık süreyi geçmeyecek şekilde, birbirini izleyen iki bölüm hâlinde eşlere kullandırılabilir.
- Özel burs sağlayan ve bu burstan istifade etmesi için kendilerine aylıksız izin verilenler de dâhil olmak üzere burslu olarak ya da bütçe imkânlarıyla yetiştirilmek üzere yurtdışına gönderilen veya sürekli görevle yurtiçine ya da yurtdışına atanan veya en az altı ay süreyle yurtdışında geçici olarak görevlendirilen memurlar veya diğer personel kanunlarına tâbi olanlar ile yurtdışına kamu kurumlarınca gönderilmiş olan öğrencilerin memur olan eşleri ile 77 nci maddeye göre izin verilenlerin memur olan eşlerine görev veya öğrenim süresi içinde aylıksız izin verilebilir.
- Memura, yıllık izinde esas alınan süreler itibarıyla beş hizmet yılını tamamlamış olması ve isteği hâlinde memuriyeti boyunca ve en fazla iki defada kullanılmak üzere, toplam bir yıla kadar aylıksız izin verilebilir. Ancak, sıkıyönetim, olağanüstü hâl veya genel hayata müessir afet hâli ilan edilen bölgelere 72 nci madde gereğince belli bir süre görev yapmak üzere zorunlu olarak sürekli görevle atananlar hakkında bu bölgelerdeki görev süreleri içinde bu fıkra hükmü uygulanmaz.
- Muvazzaf askerliğe ayrılan memurlar askerlik süresince görev yeri saklı kalarak aylıksız izinli sayılır.
 
657 sayılı Kanunda yer alan bu hükümler dışında, diğer kanunlarda yer alan bazı hükümler doğrultusunda da memurlar aylıksız izinli sayılabilmektedir. Kamu Görevlileri Sendikaları kanunu uyarınca yönetim görevlerine seçilen memurların bu durumu buna örnektir.
 
Yukarda belirtilen durumların varlığı halinde ilgili memurun kadrosu ile olan ilişkisi devam etmekte ancak aylıksız izinli sayıldığı dönemde kendisine aylık ödenmemektedir. Bir başka ifadeyle ilgili memur, bu süre zarfında bir menfaat karşılığı çalışmamaktadır. Dolayısıyla, karı koca memur olup birinin aylıksız izne ayrılması durumunda aylıksız izne ayrılan memur “çalışmayan eş” durumunda olduğu için diğer memura “eş için aile yardımı ödeneğinin” verilmesi gerekir.
 
Nitekim Sayıştay Başkanlığı 3.Dairesinin 22.06.2000 tarihli ve 74 sayılı Kararı da bu yöndedir: “Devlet memurunun ücretsiz izinli olduğu dönemde kadro ile ilgisi devam etmekte ise de, bu süre içinde aylık ödenmediğinden, Devlet memuru olan diğer eşe aile yardımı ödenmesinde mevzuata aykırı bir husus bulunmamaktadır.”
 
Eş Askere Gidince Çocuk Yardımını Diğer Memur Alabilir Mi?
 
Muvazzaf askerliğe ayrılan memurlar askerlik süresince görev yeri saklı kalarak aylıksız izinli sayılır. Böyle bir durumda askere giden memur eşin kadrosu ile olan ilişkisi devam etmekte ancak aylıksız izinli sayıldığı dönemde kendisine aylık ödenmemektedir. Bir başka ifadeyle ilgili memur, bu süre zarfında bir menfaat karşılığı çalışmamaktadır.
 
Aile yardımı ödeneği ise karı ve kocanın her ikisi de memur iseler bu ödenek yalnız kocaya verilir. Askere giden eş çalışmadığı için kendisine çocuk için ödenen aile yardımı ödeneği verilmeyecektir. Böyle bir durumda diğer eşin, kurumuna aile yardımı bildirimini verip kendisine çocuk için ödenen aile yardımı ödeneğinin verilmesini talep etmesi gerekir (Ayrıca, eşi askerlik süresince herhangi bir menfaat karşılığı çalışmayan konumunda olduğundan eş için verilen aile yardımı ödeneğini talep edebilecektir.).
 
Emekli Aylığı Alan Eş İçin Aile Yardımı Ödeneği Verilebilir Mi?
 
Memura, eş için aile yardımı ödeneğinin verilebilmesi için eşinin her ne şekilde olursa olsun menfaat karşılığı çalışmaması veya herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almaması gerekir. Dolayısıyla, emekli aylığı alan eş için aile yardımı ödeneği ödenmez.
 
Nitekim Danıştay Birinci Dairesinin 12/06/1995 tarihli (Karar No:118; Esas No:108) kararında özetle; 657 sayılı kanunun aile yardım ödeneğiyle ilgili değişik 202.maddesinin, yurtdışı kadrolarında sürekli görevde bulunan dışişleri bakanlığı mensuplarına uygulanmasında, eşleri bir sosyal güvenlik kuruluşundan emekli aylığı alanlara aile yardımı karşılığı olarak herhangi bir munzam ödeme yapılmasına olanak bulunmadığı” denilmektedir.
 
Boşanma veya Ayrılık Durumunda Aile Yardımı Ödeneği Kime Verilir?
 
Boşanma veya ayrılık durumunda aile yardımı ödeneğinin kime ödeneceğine mahkeme karar verecektir. Mahkeme böyle durumun meydana gelmesi halinde bu yardımın hangi tarafa ve ne oranda verileceğini kararında belirtir. Kurumlarında ödeme yaparken mahkeme kararını dikkate alması gerekir.
 
Öğrenim Kredisi Alan Çocuklar İçin Aile Yardımı Ödeneği Verilir Mi?
 
Burs alan veya Devletçe okutulan çocuklar için aile yardımı ödeneği verilmez. Çünkü burs (veya Devletçe okutmak) karşılıksız olarak yapılan parasal bir katkıdır. Üniversitede alınan öğrenim kredisi ise öğrencinin okulu bitirdikten belli bir süre sonra aldığı krediyi geri ödeme esasına dayanmaktadır. Diğer bir ifadeyle, öğrenim kredisi okumak için borç para alması niteliğindedir. Dolayısıyla, öğrenim kredisi alan çocuklar için aile yardımı ödeneğinin verilmesi gerekir.
 
Özel Kesimce Okutulan Çocuklar İçin Aile Yardımı Ödeneği Verilir Mi?
 
Devletçe okutulan çocuklar için aile yardımı ödeneği verilmez. Dolayısıyla, özel kesimce okutulan çocuklar için aile yardımı ödeneği verilir.
 
Yetim Aylığı Alan Çocuk İçin Aile Yardımı Ödeneği Verilir Mi?
 
Aşağıdaki hallerde çocuklar için aile yardımı ödeneği verilmez:
 
- Ölen çocuklar.
 
- Evlenen çocuklar.
 
- 25 yaşını dolduran çocuklar (25 yaşını bitirdiği halde evlenmemiş kız çocukları ile çalışamayacak derecede malûllükleri resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilenler için süresiz olarak ödeneğin verilmesine devam olunur.).
 
- Kendileri hesabına ticaret yapan veya gerçek veya tüzel kişiler yanında her ne şekilde olursa olsun menfeat karşılığı çalışan çocuklar (Öğrenim yapmakta iken tatil devresinde çalışanlar hariç).
 
- Burs alan veya Devletçe okutulan çocuklar: Kamu Görevlileri Hakem Kurulunun 29/05/2012 tarih ve 2012/1 nolu kararına göre aile yardımı ödeneği, burs alan veya Devletçe okutulan çocuklardan anılan Kanunlarda bu ödeneğin verilmesine ilişkin diğer şartları taşıyanlar için de aynı usul ve esaslar dahilinde 31/12/2013 tarihine kadar ödenir (Madde 3- Bu Karar, ilgili maddesinde yürürlüğü için farklı bir tarihin öngörüldüğü hükümler saklı kalmak üzere 1/1/2012-31/12/2013 tarihleri arasında uygulanır. Madde 11- 15/7/2012 tarihinden geçerli olmak üzere, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 202 nci maddesi ve 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun 153 üncü maddesi uyarınca çocuk için verilmekte olan aile yardımı ödeneği, burs alan veya Devletçe okutulan çocuklardan anılan Kanunlarda bu ödeneğin verilmesine ilişkin diğer şartları taşıyanlar için de aynı usul ve esaslar dahilinde ödenir.).
 
Yetim aylığı, yukarda sayılanlar dışında kaldığı için yetim aylığı alan çocuk için aile yardımı ödeneğinin verilmesi gerekir.
 
Anılan değerlendirmeler çerçevesinde uygulamada sıklıkla karşılaşılan ve aşağıda belirtilen durumlarda çocuk için aile yardımı ödeneği verilmesi gerekir:
 
- Yetim aylığı alan çocuklar.
 
- Devletten kredi alan çocuklar.
 
- Özel sektör tarafından okutulan çocuklar.
 
- Özel sektör tarafından burs verilen çocuklar.
 
Emekliye Ayrılma ve Ölüm Hallerinde O Aya Ait Ödenen Aile Yardımı Ödeneği Geri Alınabilir Mi?
 
657 sayılı Kanunun;
 
-“Aile yardımı ödeneğinin ödeme usulü” başlıklı 203 üncü maddesinde; “Aile yardımı ödeneği Devlet memurlarına her ay aylıklarıyla birlikte ödenir…”,
 
-“Aylığın ödeme zamanı ve Esasları” başlıklı 164 üncü maddesinde; “Memurlara aylıkları her ayın başında peşin ödenir. Emekliye ayrılma ve ölüm hallerinde o aya ait peşin ödenen aylık, geri alınmaz…”,
 
denilmektedir.
 
Aile yardımı ödeneği her aylıklarla birlikte ödeneceğine göre “aylık” ile ilgili kurallar aile yardımı ödeneği için de geçerli olduğunu kabul etmek gerekir. Dolayısıyla, emekliye ayrılma ve ölüm hallerinde o aya ait peşin ödenen aile yardımı ödeneğinin geri alınmaması gerekir.
 
Her Ne Şekilde Olursa Olsun Menfaat Karşılığı Çalışmayan veya Herhangi Bir Sosyal Güvelik Kuruluşundan Aylık Almayan Eş İfadesinden Ne Anlaşılması Gerekir?
 
Türk Dil Kurumunun Güncel Türkçe Sözlüğe göre “Menfaat” kelimesinin anlamı çıkardır.
 
Aile yardımı ödeneği açısından da “menfaat” kelimesini tek başına değil “her ne şekilde olursa olsun” ifadesiyle birlikte ele değerlendirmek gerekir. Dolayısıyla, aile yardımı ödeneği açısından “her ne şekilde olursa olsun menfaat” karşılığı çalışmayan eş ifadesinden “bir karşılık”, “bir yarar”, bir fayda” sağlamamayı anlamak gerekir. Bir başka ifadeyle, çalışma karşılığında her ne şekilde olursa olsun bir menfaat elde eden eş için aile yardımı ödeneği verilmez.
 
“Herhangi bir Sosyal Güvenlik Kuruluşundan aylık almayan eş” ifadesinden ise malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları ile vazife malûllüğü halinde yapılan sürekli ödemeleri, emekli aylığını anlamak gerekir.
 
Anılan değerlendirmeler çerçevesinde uygulamada sıklıkla karşılaşılan ve aşağıda belirtilen durumlarda aile yardımı ödeneği ödenmez:
 
- Eşin tarım sigortalısı olması.
 
- Eşin işsizlik ödeneği alması.
 
- Eşin sigortalı olarak çalışması.
 
- Eşin sigortalı olmasa bile ücret/menfaat karşılığı çalışması.
 
- Eşin memur olması.
 
- Eşin herhangi bir Sosyal Güvenlik Kuruluşundan aylık alması.
 
- Eşin Ölmesi.
 
- Boşanma.
 
Aile Yardımı Ödeneğine Esas Olacak Şekilde Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunan Memurlara Uygulanacak Yaptırımlar/Cezalar?
 
Her şeyden önce aile yardımı ödeneğinin verilebilmesi için memurun, ilgili (Merkezi Yönetim, Sosyal Güvenlik Kurumları, Mahalli İdareler) Harcama Belgeleri Yönetmeliği ekinde yer alan Aile Yardımı Bildirimini kurumuna vermiş olması gerekir. Böyle bir bildirim verilmeden bu ödeme yapılamaz. Bir başka ifadeyle, aile yardımı ödeneği memurun beyanı esas alınarak yapılan bir ödemedir. Anılan ödemenin doğru yapılabilmesi de beyanın/bildirimin doğru olması şartına bağlıdır. Beyanın/bildirimin doğru olmaması ödemenin de doğru olmaması anlamına gelir.
 
Memurun aile yardımı ödeneğinin verilmesine esas olacak beyanın/bildirimin memur tarafından gerçeğe aykırı olarak vermesi ve kendisine fazla ödemeye sebep olması durumunda karşılaşabileceği yaptırımlar/cezalar aşağıda belirtilmiştir:
 
- Mali Açıdan: Fazla ödenen para faiziyle birlikte tahsil edilecektir. Burada fazla ödemeye memurun kendi davranışından ileri geldiği için fazla ödenen para her zaman geri alınabilecektir.
 
- Disiplin Açısından: 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 125/D-f maddesinde hüküm altına alınan “Gerçeğe aykırı belge düzenlemek” fiili dolayısıyla kademe ilerlemesinin durdurulması cezası gündeme gelecektir.
 
- Ceza Kanunu Açısından: Değerlendirme neticesinde fiilin Türk Ceza Kanunu kapsamında bir durum olduğuna kadar verilir ise mahkeme süreci gündeme gelecektir.
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.