MEB Müsteşarından önemli açıklamalar

MEB Müsteşarından önemli açıklamalar

Müsteşar Yusuf Tekin internet medyasından dertli...

İnternet medyasında çıkan yalan haberlerden dert yanan Tekin, “42 bin öğretmen alınacağı, alanların da çok önceden belirlendiğine ilişkin haberler gerçek dışır” dedi. Tekin, şube müdürleri rotasyonu çalışmasının bir yıl ertelendiği ve bu yıl yapılmayacağı iddialarınıda yalanladı.

İşte o açıklamalar;

Değerli arkadaşlar son günlerde Bakanlığımız ile ilgili medyada çok sayıda gerçek dışı ve yanıltıcı yorumlar mevcut. İlginç bir biçimde gündemimizde dahi olmayan konular, karar alındı tarzından başlıklarla yer almakta.

Bunun son iki örneği hakkında düzeltme yapmak istiyorum. Bir tanesi Türktime adlı sitede yer alan ve Sn. Bakanımız Nabi Avcı’nın dün (1 Ağustos) tarihinde Başkent Öğretmenevi’nde öğretmenlerle bir araya geldiği ve bu yıl 42 bin öğretmen alınacağı ve bu öğretmenlerin dağılımının yapıldığı biçiminde bir açıklama yaptığı yer aldı. Bu haber tepeden tırnağa yanlış bir haberdir. Mezkur tarihte Bakanımız Başkent Öğretmenevinde öğretmenlerle biraraya gelmemiş ve dolayısıyla öyle bir açıklama yapmamıştır.

Yine dün internet medyasında yer alan ikinci haber kamuoyunda şube müdürleri rotasyonu olarak bilinen çalışmanın bir yıl ertelendiği ve bu yıl yapılmayacağı biçiminde yer aldı. Bu haber de tamamen hayal ürünüdür.

Başından beri bu yönetmeliği uygulayacağımızı açıkladık. Bakanlığımızın hiçbir birimince farklı herhangi bir açıklama yapmamasına rağmen bir grup ısrarla papatya falı tutarcasına bir gün uygulanacak, bir gün uygulanmayacak tarzından haberler yapıp, ardından da bir yalan haber uydurup sonra kendisi de inanan adam tarzından MEB’de kaos haberleri yapmaktadır. Bakanlığımız politika ve uygulamaları ile ilgili bir değişiklik olduğunda bunu mutlaka resmi bir açıklama ile duyurup, herhangi bir mağduriyet yaşanmaması için azami gayret sarfediyoruz. Dolayısıyla siz değerli MEB mensuplarının bizim tarafımızdan yapılmış resmi açıklamalar dışında bu türden yanıltıcı ve yönlendirici haberlere itibar etmemenizi özellikle istirham ediyorum.

Bürokratik bazı sorunlar nedeniyle tarihlerde gecikmeler yaşanmakla birlikte hem şube müdürleri rotasyonu ve hem de eğitim kurumları yöneticileri ile ilgili yönetmelik bu yıl içinde uygulanacaktır.

Ayrıca Sn. Bakanımıza atfen söylendiği gibi 42 bin öğretmen alınacağı, alanların da çok önceden belirlendiğine ilişkin haberler de gerçek dışıdır. Hangi branşlardan kaç öğretmen alınacağı bakanlığımızca zamanı geldiğince ilan edilecektir Bakanlığımızca resmen açıklananlar dışında bu türden haberlere itibar edilmemesini özellikle duyurmak isterim.

Son olarak Sn. Bakanımız bu akşam iftarda Ankara’da PDR öğretmenleriyle buluşuyor. Tatil amacıyla da olsa şu anda Ankara’da olan PDR öğretmenlerini İl Müdürlüğü’ne rezervasyon yaptırarak iftarımıza davet ediyoruz. Ayrıca Sn. Bakanımızın Türkiye’nin her tarafında benzer biçimde bütün branşlarla eğitim kurumu yöneticileriyle, il/ilçe yöneticileriyle ve eğitim dışındaki diğer personelimizle bir araya geleceği ve onları dinleyeceği toplantıların devam edeceğini de duyurmak isterim.

MEB; ÖZÜR GRUBU KLAVUZUNDA

‘’BOŞANMA ÖZRÜNÜ’’ YER VEREREK, MAĞDURİYETLERİ GİDERMELİ
Sağlık Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Emniyet Müdürlüğü, TSK gibi yer değiştirmenin söz konusu olduğu tüm Kurumlarda çalışan memurlar için yer değiştirmelerde boşanma, özür durumu olarak kabul edilmektedir. (Boşanan bir polis memuru, talep ederse istediği yere tayin edilmektedir.)

2005 yılına kadar, Öğretmenlerin Yer Değiştirme ve Atama Yönetmeliğinde de ‘’boşanma’’ özür grupları arasında yer almaktaydı. Ancak bazı öğretmenlerin anlaşmalı boşanarak, boşanma sonrası istedikleri yerlere atandıktan sonra yeniden evlendiklerinin tespit edilmesi üzerine MEB, boşanma durumunu, özür grupları arasından çıkarttı.

Boşanmanın, öğretmenlerin yer değiştirmelerinde suistimal edildiği doğrudur ancak bu sorunun çözümü boşanmayı tamamen özür olmaktan çıkarmak olmamalı, makul bir çözüm bulunarak, mağduriyetlerin doğması önlenmelidir.

MEB, suistimal edilmesini gerekçe göstererek boşanmayı özür olmaktan tamamen çıkarmış, gerçek mağdurları hiç düşünmemiştir. Boşanarak ağır psikolojik travma geçiren, çoğu zaman küçük bebeği ile hiç yakını olmayan bir şehirde, bir köyde yalnız kalan, hayat mücadelesi veren öğretmenlerin ne olacağı hiç gözetilmemiştir.

Ayrıca aşağıda gerçek yaşanmış hikayelerini okuyacağımız öğretmenlerimiz, bu psikoloji ile ne kadar verimli öğretmenlik yapabilirler buda dikkate alınması gereken diğer bir durumdur. Tek istedikleri ailelerinin yanına gidebilmek, ailelerinin bulunduğu İl de bir okula atanmak olan öğretmenlerimizin mağduriyetlerinin giderilmesi için Özür Grubu Kılavuzunda ‘’boşanma’’ nın özür olarak yeralması gerekmektedir.

Sınıf Öğretmeni Ş. ,öğretmenliğe Ağrı’ da bir okula atanarak başlıyor. 9 yıldır Ağrı’nın, İlçesinin Köyünde görev yapıyor. Bu 9 yıl içerisinde evlenmiş. 1 çocuğu olmuş. Şuanda 3 yaşında olan çocuğu daha birkaç aylıkken eşi ile boşanmışlar. 3 yıldır küçücük bir bebekle Ağrı’nın Köyünde mücadele veriyor. Yalnızca ailesinin bulunduğu İl’de görev yapmak istiyor. Çoktan zorunlu hizmetini doldurmuş olmasına rağmen bir türlü ailesinin olduğu İl’e atanamıyor. Öğretmen Ş,‘’2010 yılından beri Ağrı da küçücük bebeğimle mücadele veriyorum. Bayan olmak zor ama boşanmış bayan olmak çok daha zor. Hiç gücüm kalmadı artık. Tek istediğim bana destek olacaklarını düşündüğüm ailemin yanına gidebilmek. Gidebileceğimi de sanmıyorum, tüm umutlarımı kaybettim. Onurlu bir şekilde, bu şekilde sızlanmadan yer değiştirmek isterdim ama olmuyor’’ diyor.

Fen ve Teknoloji Öğretmeni Z. , 2009 yılında evlenerek Antalya’da bir köy okuluna atanıyor. 2013 nisan ayında boşanıyor. 8 aylık bebeği ile Antalya’nın köyünde çakılı olarak kalıyor. Boşanmanın psikolojik baskısına bebeğine köyde bakıcı bulamama da eklenince ücretiz doğum izni alıyor. Eylül ayında okullar açıldığında ne yapacağını bilemiyor. Köyde küçücük bebeğine bakıcı bulma sorunu yaşadığından, bebeğini ailesinin yanında bırakmayı planlıyor ama zaten babası yanında olmayan bebeğini annesiz de bırakmış olacağını düşünüp çok üzülüyor. Öğretmen Z: ‘’Bir çıkış yolu arıyorum bir türlü bulamıyorum çok zor durumdayım’’ diyor.

Okul öncesi öğretmeni B., ailesinin bulunduğu İl’deki bir okulda görev yapmakta iken, evlenerek eşinin görev yaptığı Balıkesir’in 6.500 nüfuslu İlçesinde atanıyor. Evlilikleri yürümüyor ve boşanıyorlar. Boşanma süreci öğretmen B. ye çok ağır geliyor. Tayini çıkmadığı için tekrar eskiden görev yaptığı İl’e, ailesinin yanına dönemiyor. Eşi ise başka bir Kurumda çalışıyor. MEB dışındaki tüm Kurumlarda boşanma özür olarak kabul edildiği için, öğretmen B’nin eski eşi boşanma özrü nedeniyle istediği yere tayin olup gidiyor. MEB’in boşanma özrünü kaldırması nedeniyle öğretmen B. boşanmanın getirdiği ağır travmayla, ailesinden uzakta mücadele etmeye devam ediyor ve Balıkesir de bile olsa boşanmış genç bir kadın olarak yalnız olmanın çok zor olduğunu söylüyor.

Sınıf öğretmeni K., 3 yıllık doğu görevinin ardından evlenerek eş özrüyle Antalya’ya atanıyor. Evliliğinin 2. yılında boşanıyor. 1 yaşındaki bebeği ile Antalya’da yalnız kalmak istemiyor. Ailesinin yanına gitmek istiyor ama gitmek istediği İl doğuda olmasına rağmen, Antalya’da 3 yıllık çalışma süresini doldurmadığı için atanamıyor. Tek başına olduğu Antalya’da, umutsuz şekilde hem okuluna gidip öğretmenlik yaptığı hem de küçük bebeğine baktığı sırada, Kasım 2012’deMEB, eş özrü grubunda olup, eşinin yanına atanamayanların mağduriyetini gidermek için ‘’becayişi’’ uyguluyor. K., kendisinin bulunduğu Antalya İline, ailesinin olduğu İl den gelmek isteyen eş özrü mağduru göremiyor MEBBİS’te ama komşu İl’den, Antalya’ya gelmek isteyen bir meslektaşı olduğunu gördüğünde sevinçten ağlıyor. Aynı İl’de olmasa da ailesine 2 saat uzaklıktaki diğer İl de olmanın, 900 km uzakta olan Antalya’da olmaktan çok daha iyi olacağını, en azından bebeği hastayken okula gitmek zorunda kaldığında, annesinin birkaç günlüğüne gelerek bebeğine bakabileceğini düşünüyor. Öğretmen K, becayişle ailesine 2 saat mesafedeki İl’e geliyor. Ama boşanmış bir bayan olduğundan kimse ev vermek istemiyor. Eşinin başka İl de görev yaptığını söylemek zorunda kalarak ev buluyor. Ailesine2 saat uzaklıktaki komşu İl’de olsa da, bebeği ile yalnız hayat mücadelesi vermenin çok zor olduğunu ve hiç ümidi olmasa da biran önce ailesinin yanına gitmek istediğini söylüyor. Ama bu İl’e yeni atandığından yer değiştirme talep edebilmek için en az 3 yılbeklemesi gerektiğini söylüyor.

Sınıf öğretmeni A., evlenerek 28 ocak 2011 de eş özründen Konya’ya atanıyor, 2012 yılında boşanıyor. Kızıyla birlikte ailesinin olduğu İl’deki bir okula gitmek istiyor ama MEB boşanmayı özür olarak kabul etmediği için, ailesinin yanına dönemiyor. Konya da yeni bir ev arıyor ama boşanmış olduğu için kimse kendisine ev vermek istemiyor, sonunda kapısında güvenliği olan bir siteye taşınıyor, şuanda da oturduğu bu evin kirası aidat hariç 725 lira. Tek öğretmen maaşıyla725 TL. kira ödemek ve kızıyla birlikte geçinmeye çalışmanın zorluğundan ve umudu olmasa da tek isteğinin ailesinin bulunduğu İl’de bir okula atanmak olduğundan bahsediyor.

Boşanma özrü mağdurlarının çok büyük çoğunluğu, yaşadıklarının en çok istedikleri yer değişikliği için bile olsa yazılmasını istemediğini ve yukarıda anlatılanların, yaşanan zorlukların sadece buzdağının görünen kısmı olduğunun bilinmesini ve bu öğretmenlerimizin mağduriyetine MEB yetkililerinin duyarsız kalmamasını ve mutlaka Özür Grupları Yer Değiştirme Kılavuzunda, (bir defaya mahsus en az 5 yıl önceki boşanmalarında dahil edilecek şekilde) boşanmaya özür olarak yer verilmesini temenni ediyoruz.

MEB Boşanma özrüne bu kılavuzda mutlaka yer vermeli ve en az son 5 yıl içinde boşananlara bu hakkı tanıyarak mağduriyetleri gidermelidir. MEB, 2005 yılında boşanma özrünü kaldırdığı için, son 5 yıl içinde boşananların hiçbirinin, boşanma özrünü suistimal etmek için boşanmak gibi bir durumu olmadığı açıktır. Bundan sonraki Özür Grubu Yer Değiştirme Kılavuzlarında ise, boşanmaya suistimali engelleyecek şartlarla yer verilmelidir. (Örneğin: Boşanma nedeniyle yer değiştirmek isteyen öğretmenler, boşanma özrü nedeniyle eski eşi ile aynı İl’e atanmayı talep edemeyecekleri ve 10 yıl içinde yeniden evlendikleri veya aynı evde yaşadıkları tespit edildiği takdirde, boşanma öncesi görev yaptıkları İl’e geri dönecekleri yönünde düzenlemeler yapılarak suistimaller engellenebilir. Veya bayan öğretmenlere özellikle çocuğu olan bayan öğretmenlere pozitif ayrımcılık yapılarak, sadece onlar için boşanma özür olarak kılavuzda yer alabilir.)

www.memurlar.net

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum