Milli eğitim Bakanlığının temel amacı her türlü önlemleri alıp öğrencilerin eğitimlerini en verimli bir şekilde verebilmektir.Bu yönde her türlü adımları atıp eğitimin kalitesini daha ileriye götürmeyi amaç edinmiştir.Bu uzak hedefin temel parçalarından biri de kendini eğitim bakımından geliştirmek isteyen öğretmenleri teşfik ederek eğitimi hep bir adım daha önüne götürmektir.

  Gerek 652 sayılı KHK gerek Öğretmenlerin Atama ve Yer Değiştirme yönetmeliğinden "öğrenim özrü" hakkı çıkartılarak büyük bir şaşkınlık yaratmıştı kamoyunda bakanlık.Yine de şu son zamana kadar da olsa içinde eğitim ismi geçip amacı eğitim olan bakanlıkça bu hakka yer verileceğine dair bir beklenti vardı son ana kadar. fakat,bekleyiş sonuçsuz çıkacak gibi ne yazık ki.

  Hayat boyu öğrenme vizyonu Milli eğitim bakanlığınca benimsendiğini tekrar hatırlatmak istiyoruz sizlere.Hayat boyu öğrenmenin gerçekleşmesi için öncelikle eğitimin temeli olan öğretmenlerin hayat boyu öğrenme'nin bir parçası olması gerekmez mi?Toplum,Öğretmenlerinin üniversite hayatından sonra bile okumaya ve kendini geliştirmeye çalıştığını görecek ki  kendine örnek alacak.Aksine,kendini geliştirmek isteyen ve alanında yüksek lisans yapmak isteyen öğretmenlerinin engellendiğini gören toplum hayat boyu öğrenme vizyonunu benimsemede zorluk çekeceği gibi"daha bakanlık kendi öğretmenlerinin hayat boyu öğrenmesini istemiyor"düşüncesine kapılacaktır.

  Bakanlığın yüksek lisans konusundaki fikrinin gerçekleşemeyeceğini şöyle ispatlamak istiyorum.Benimsediği fikri herkes biliyor."Yüksek lisans yapmak isteyen öğretmenler kendi illerinde yapsınlar"fikri sözde kolay gibi gelse de o kadar da kolay olmayacağına bizzat kendim şahit oldum.

  Bende kendi görev yerimde yüksek lisansa başvurdum,fakat unuttuğum birşey vardı ki o da torpil.evet torpil olmadığı için yüksek lisansa seçilemedim en düşük puanlı bile kabul edilirken ben elenmiştim.

  İsterseniz yaşadığım olayın haberine bir göz atın.

  Yani yüksek lisansı kendi ilinde yapmak o kadar da kolay değilmiş bizzat yaşadım ve gördüm.Peki kendini geliştirmek isteyen ve yüksek lisans yapmak isteyen öğretmen ne yapacak başka bir ildeki kendi alanındaki üniversitenin yüksek lisans alımlarına başvuracak.İlla ki bir üniversiteye kabul edilecektir.Bu durumda da Milli eğitim bakanlığı mı engel olacak sen kendi ilinde yüksek lisansı yapmıyorsun bende sana  izin vermiyorum mu diyecek.Bu iş de bir tezatlık yok mu? 

  Anayasa’da  güvence   altına  alınan  eğitim  ve  öğrenim  hakkı elinden alınmaması gerekir öğretmenlerin.Elinde olmayan nedenlerden dolayı yüksek lisansını başka şehirde yapan öğretmenleri ,milli eğitim bakanlığı engelleyeceğine onların yanında olarak bu hakkı kullandırması gerekir.Gittiği yerde de öğretmenliğine devam edeceği unutulmamalıdır ki öğretmenler zaten öğretmenlik hizmetini daha iyi verebilmek için yüksek lisanslarını yapmak istiyorlar.Eğer öğrenim özründen mahrum kalırlarsa;yüksek lisans'a devam edemeyecekler ve dolaylı olarak ta eğitim sitemi kötü etkilenir bu yaşananlardan.

  Milli Eğitim Bakanlığı "öğrenim özrünü" tekrar düşünerek eğitimin kalitesi adına şubat özür atamalarında yer vermesi gerekir.

Sedat DEGER
https://twitter.com/sedatdeger09