Şuan yürürlükte olan mevzuatımıza göre; Eğitim Öğretim, Sağlık, Teknik ve Avukatlık Hizmetleri sınıfı dışındaki Genel İdare Hizmetleri Sınıfındaki çoğu kadroya hangi bölüm mezunlarının atanacağı belli değildir.

Bu belirsizlik ise onlarca hülle'ye imkan tanımaktadır. Örneğin 2010'lu yıllarda, Ankara ve İstanbul Büyükşehir belediyeleri, itfaiyeci kadrolarına mühendis mezunlarının başvurusunu almış, kadroya alınan bu kişiler bir süre itfaiyede çalıştıktan sonra diğer birimlere kaydırılmıştı.

Yine daha bir kaç yıl önce, bir basın kuruluşu olan TRT, 4 yıllık lisans mezunlarını kuruma almıştı. Üstelik gazeteci olarak, televizyoncu olarak....

Benzer bir durum şoförlük, halkla ilişkiler gibi bölümlerde de yaşanmaktadır.

Bu konuda yürürlüğe konulmuş bir mevzuat bulunmadığı için, yöneticilerce suistimal edilmektedir. Her suistimal ise bir hak yiyişe dayanmaktadır.

Aşağıda İletişim Fakültesi mezunlarının kendileri özelinde yaşadıkları soruna dair tespit yer almaktadır:

Türkiye'de çeşitli üniversitelerde bulunan 47 iletişim fakültesi bulunmaktadır. Mezun olduktan sonra kamuda ve özelde iletişim fakültesi hep ikinci plana atılmaktadır.

Örnekleriyle anlatmak gerekirse Kasım atamasından sonra branş sıralamasında Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümünde önümüzden sadece 2 kişi gitmiştir.

İlköğretim seviyesinde okutulan Medya Okuryazarlığı dersi seçmeli olarak ve konunun ehli olmayan kişilerce okutulmaktadır. Ki günümüzdeki medya kirliliğine rağmen konunun dört yıl eğitimini almış biz iletişimciler vebalıymışcasına uzak tutulmaktayız.

Kamuda İletişim Fakültesi mezunlarının istihdam kapıları sayılabilecek başta Trt olmak üzere BYEGM, RTÜK vs. kuruluşların yaptığı alımlarda iletişimcilere verilen imkanlar oldukça kısıtlıdır. Hatta TRT'nin İletişim Fakültesi mezunlarından alım yaptığını hatırlamıyorum bile. O kadar uzun zaman olmuş varın gerisini siz düşünün.

Örneğin,Halkla İlişkiler ve Tanıtım lisans mezunu birisi olarak dikkatimi çeken bir durumu sizlerle paylaşmak istiyorum.Her belediyede, her devlet dairesinde basın ve halkla ilişkiler müdürlüğü vardır.Bu müdürlüklerin ilk elden muhattabı olan bölümümden bir defa alım yapıldığını görmedim.Öyleyse bu kadrolarda kimler çalıştırılmakta?

Anlatmak istediğim imkanların aslında çok olduğu fakat bu imkanlara rağmen biz iletişimcilerin çektiği imkansızlıkların ne kadar anlamsız olduğunu anlatmaya çalıştım.

Sesimizi duyurmanız ümidiyle...