FETÖ'nün 'sır kutusu' Adil Öksüz, 16 aydır aranıyor

FETÖ'nün 'sır kutusu' Adil Öksüz, 16 aydır aranıyor

FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında Akıncı Üssü'nde gözaltına alındıktan sonra Sincan Batı Adliyesi Hakimi Köksal Çelik ile Asliye Ceza Hakimi Çetin Sönmez tarafından serbest bırakılan Adil Öksüz'ün, 16 aydır aranmasına devam ediliyor.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında Akıncı Üssü'nde gözaltına alınan ve serbest bırakıldıktan sonra kayıplara karışan darbe girişiminin kilit ismi firari Adil Öksüz, 16 aydır her yerde aranıyor.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, 16 Temmuz sabahı Ankara'daki Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığı'nda yakalanan Öksüz, 18 Temmuz Pazartesi günü getirildiği Sincan Batı Adliyesi'nde Hakim Köksal Çelik tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Soruşturmayı yürüten savcı Mehmet Yılmaz'ın karara itirazını da Asliye Ceza Hakimi Çetin Sönmez, delil yetersizliğinden reddetti.

Öksüz, 21 dakika kaldığı Sincan'daki adliyeden çıkarak kayıplara karıştı.

1 Eylül'de yayımlanan 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) kapsamında da Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Öğretim Üyeliği görevinden çıkarılan Öksüz'ün, FETÖ'nün "hava kuvvetleri imamı" olduğu iddiasıyla hakkında çıkartılan yakalama kararı gereği arama çalışmaları, Jandarma ve polis ekiplerince 16 aydır sürdürülüyor.

Öksüz'ün, Sincan Batı Adliyesi'nde cumhuriyet savcılığındaki sorgusunda, "14 Temmuz'da Sakarya'dan Ankara'ya geldim. Keçiören'de kaldım. Tarla bakmak için 150 liraya anlaştığım taksici beni getirip Kazan'a bıraktı." ifadesine karşın, polisin yürüttüğü çalışma sonucu Öksüz'ün ifadesinde belirttiği Keçiören'deki 2 adresin uzun süredir boş olduğu ve kimsenin kalmadığı belirlendi. Ayrıca, o gün yakalandığı yere Keçiören bölgesinden herhangi bir taksinin de gelmediği anlaşıldı.

En yakınındaki isimler ceza aldı

Adil Öksüz'ün salıverildikten sonra Sakarya'ya geldiği yönündeki ihbarı değerlendiren polis ekipleri, Akyazı ilçesindeki kayınpederinin evinde 1 Ağustos 2016'da arama gerçekleştirdi. Öksüz'ün Sakarya'ya gelirken kullandığı "34 SIR 49" plakalı otomobili, kayınpederinin evinin garajında bulundu.

Öksüz'ün kardeşi olduğu belirlenen ve Karabük Üniversitesinde görevliyken ihraç edilen eski Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Ahmet Öksüz (44), Karabük Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 6 yıl 3 ay hapis ile cezalandırıldı.

Adil Öksüz'ün kayınbiraderi FETÖ'nün "Rusya İmamı" olduğu iddia edilen Ali Sami Yıldırım ile bacanağı gazeteci Erdal Şen'in de aralarında bulunduğu 5 sanık hakkında ''silahlı terör örgütüne üye olma'' suçundan açılan dava karara bağlandı. Mahkeme heyeti, Ali Sami Yıldırım'ın 7 yıl 6 ay, Erdal Şen'in ise 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.

Kayınpederi ve baldızının yargılanmasına başlandı

Adil Öksüz'ün kayınpederi Cevat Yıldırım 13 Ağustos'ta Sakarya'da, kardeşinin eşi Şenay Öksüz 24 Ağustos'ta Mersin'de, kayınvalidesi Hatice Yıldırım 2 Eylül 2016'da Sakarya'da, öğretmenlik yapan akrabası Sahure Öksüz de Marmaris'te tutuklandı.

Kayınvalide Hatice Yıldırım, Cumhuriyet Başsavcılığınca sağlık sorunları nedeniyle durumunun tekrar incelenmesi için Sakarya Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine başvurulması üzerine ev hapsi uygulanması ve yurt dışı yasağı şartıyla tahliye edildi.

Öksüz'ün diğer bacanağı Ökkeş Tetik ise 2010 KPSS'deki usulsüzlük iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında tutuklu bulunuyor.

Adil Öksüz'ün hocası olduğu iddia edilen eski SAÜ İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Davut Aydüz 11 Ağustos'ta, arkadaşı eski SAÜ İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhittin Akgül de 23 Ağustos'ta Sakarya'da tutuklandı. Aydüz ve Akgül'ün de aralarında bulunduğu 23'ü tutuklu 24 eski akademisyenin yargılanmasına başlandı.

Daha önce gözaltına alınan ve adli kontrol hükümleriyle serbest bırakılan Öksüz'ün baldızı Emine Şennur Şen, örgütün şifreli haberleşme programı "ByLock"u kullandığı iddiasıyla 24 Nisan'da tutuklandı.

Sakarya'da, FETÖ/PDY'ye yönelik soruşturma kapsamında Adil Öksüz'ün kayınpederi Cevat Yıldırım ile baldızı Emine Şennur Şen'in yargılanmasına başlandı. İddianamede, Yıldırım ve Şen hakkında "anayasayı ihlal" ve "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan birer kez ağırlaştırılmış müebbetle 7 yıl altışar aydan on beşer yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Öksüz'ün eşi ve 3 çocuğunun ise darbe girişiminden yaklaşık bir ay önce Amerika'da yaşayan kayınbiraderi ABDülhadi Yıldırım'ın yanına bıraktığı öğrenildi.

Adil Öksüz'ün yakalanması için belirli dönemlerde Sakarya'nın Akyazı ilçesindeki Acelle Yaylası'nda aramalar gerçekleştirildi.

Her ihbarı değerlendiren ekipler, Öksüz'ün yakalanması için Sakarya'da birçok adres, yayla, ev ve ormanlık alan içinde barınmaya müsait yerleri kontrol etti, binden fazla kişiyle de mülakat yapıldı.

Öksüz'ün bir an önce yakalanması için Ankara Emniyet Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan özel ekip de Türkiye'de "güvenli bir evde" bulunma olasılığı üzerinde durarak, 15 Temmuz öncesi irtibatlarını mercek altına aldı, gidebileceği her adresi tespit etmeye çalışıyor.

Darbe planının her aşamasında rol aldı

Girişimin kilit ismi firari Öksüz'ün darbeyi nasıl koordine ettiği ise sanık ifadeleriyle ortaya çıktı. Soruşturma kapsamında ifadesi alınan itirafçıların verdiği bilgilere göre Öksüz, darbe girişiminden önce örgütün imamları, generaller ve askeri hakim-savcılarla toplantılar yapıp FETÖ elebaşı Gülen'e onaylattığı planın her aşamasında rol aldı.

Askeri hakim-savcılara darbe sırası ve sonrasındaki görevleri Öksüz tarafından tebliğ edilirken, darbe sonrasında kurulacak sıkıyönetim mahkemelerinin başına eski Genelkurmay Adli Müşaviri Muharrem Köse'nin getirilmesinin planlandığı öne sürüldü.

Ağırlaştırılmış müebbet istemi

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin Sakarya'da görülen davada, "hava kuvvetleri imamı" Adil Öksüz, "anayasayı ihlal" ve diğer suçlardan bir kez ağırlaştırılmış müebbet ile 190 yıl 6 aydan 319 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor.

İddianamede, Öksüz'ün FETÖ/PDY bünyesi içerisinde yönetici pozisyonunda ve Sakarya'da gerçekleştirilmek istenen darbeye teşebbüs girişiminden de sorumlu olduğunun anlaşıldığı belirtilerek, "Öksüz'ün diğer şüphelilerle fikir ve eylem birliği içerisinde hareket edip örgütlü bir şekilde cebir ve şiddet kullanarak anayasayı ihlal suçunu işlediği anlaşılmıştır." ifadesine yer verildi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin soruşturmada, Kaynak Kağıt AŞ'nin eski Genel Müdürü Kemal Batmaz'ın, darbe girişimini Akıncı Üssü'ndeki 143. Filo'dan Adil Öksüz ile yönettiği tespit edildi. Batmaz'ın, 11 Temmuz'da Adil Öksüz ile ABD'ye gittiği, iki gün sonra yine Öksüz ile Türkiye'ye döndüğü belirlendi. Öksüz ve Batmaz'ın Akıncı Üssü ve Atatürk Havalimanı'ndaki görüntüleri de ortaya çıktı.

Bu arada, FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin soruşturma dosyasına, Öksüz ile FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in bir arada olduğu kamera görüntüleri de girdi.

Öksüz darbecilere villada "imamlık" yapmış

Darbe girişiminin, Ankara'da "danışmanlık merkezi" olarak kullanılan 3 katlı villada haziran ayı sonu itibarıyla planlanmaya başlandığı ortaya çıktı.

FETÖ'nün darbe girişiminin başarısız olmasının ardından 29 Temmuz'da Türk Silahlı Kuvvetlerinden ihraç edilen ve 8 Ağustos'ta gözaltına alınan "Şapka" kod adlı şüphelinin, darbe planlamasına ilişkin İzmir Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesine verdiği ifadelerde ilginç ayrıntılar yer aldı.

Salonda Kurmay Albay Bilal Akyüz, Kurmay Yarbay Barış Avıalan, Tuğgeneral Mehmet Partigöç, Havacı Tümgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş, Denizci Koramiral Ömer Faruk Harmancık ile tanımadığı 4-5 kişinin daha olduğunu, havacıların havacılarla, karacıların karacılarla, denizcilerin denizcilerle gruplandığını ve çalışma yaptığını anlatan itirafçı, namazın farzlarını da Adil Öksüz'ün kıldırdığını ifade etti.

6 Temmuz'da geldiği villada 9 Temmuz'a kadar kaldığını aktaran "Şapka", Adil Öksüz'ün sürekli villanın diğer katlarında da gezerek askeri darbeyle ilgili çalışmaları yürüten örgüt mensuplarıyla görüşmeler yaptığını kaydetti.

Almanya'ya "Adil Öksüz" notası

FETÖ'nün sözde "hava kuvvetleri imamı" firari Öksüz hakkında çıkan son haberler üzerine Türkiye üst düzeyde diplomatik girişimde bulundu.

Alman Dışişleri Bakanlığına verilen notada, basına yansıyan haberlerde Öksüz'ün Almanya'nın farklı kentlerinde görüldüğünün ifade edildiği hatırlatılarak, bu konuda Alman makamlarının bilgisi olup olmadığı soruldu ve haberlere yansıyan iddiaların araştırılması istendi.

Öksüz'ün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin kilit isimlerinden olduğuna işaret edilen notada, firari sanığın Almanya'da bulunduğunun tespit edilmesi durumunda yakalanarak suçluların iadesi anlaşması uyarınca Türkiye'ye iadesi talep edildi.

Öksüz'ü serbest bırakan hakim tutuklandı

Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) 2. Dairesi, Öksüz'ü serbest bırakan hakimler Köksal Çelik ve Çetin Sönmez'i 16 Ağustos'ta geçici olarak görevden uzaklaştırdı.

Her iki hakim hakkında başlatılan soruşturma FETÖ kapsamına alındı. Hakimler, FETÖ soruşturmasından çok, görev sırasındaki kusurlarından dolayı açığa alınmıştı ancak bu hakimler hakkındaki son soruşturma raporu üzerinde çalışan müfettişler, soruşturmayı Çelik ve Sönmez'in FETÖ bağlantıları üzerinde durarak yürüttü.

Daha sonra 6 Mayıs 2017'de HSK tarafından meslekten ihraç edilen Çetin Sönmez, aynı gün hakkındaki gözaltı kararı kapsamında Muğla'nın Dalaman ilçesinde yakalandı ve getirildiği Ankara'da tutuklandı.

Öksüz'ün serbest bırakılması davası

Adil Öksüz'ün serbest bırakılmasıyla ilgili 13'ü asker, 14'ü Emniyet Genel Müdürlüğü personeli ve biri eski Başbakanlık Müşaviri 28 sanığın Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanmasına başlandı.

Davanın iddianamesinde darbe girişiminin ardından FETÖ'nün sözde "Hava Kuvvetleri Komutanlığı imamı" Öksüz yakalandıktan sonra düzenlenen tutanakların zamanında adliyeye gönderilmediği, üzerinde ele geçirilen suç delili niteliğindeki eşyaların gerekli incelemeler yaptırılmadan Öksüz'e teslim edildiği ve Ankara Batı Adliyesi'ne ulaştırılan soruşturma evrakının eksik olduğu belirtiliyor.

Öksüz'ün korunmasına yönelik kamu görevlileri hakkında da soruşturma başlatıldığı kaydedilen iddianamede, FETÖ'nün faaliyetleri ve özellikle 15 Temmuz 2016'da kalkıştığı darbe girişimiyle silahlı terör örgütü olduğunun kanıtlandığı ifade ediliyor.

İçişleri Bakanlığının "terörden arananlar listesi"nde 4 milyon liraya kadar ödül verilen "kırmızı" kategoride yer alan ve 18 Temmuz 2016'da adeta "sır" olan Adil Öksüz'ün yakalanması için yaklaşık 16 aydır her yerde aranma çalışmaları devam ediyor.

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.