Toplu sözleşmeden sözleşmeli personele kadro müjdesi çıkar mı?

Toplu sözleşmeden sözleşmeli personele kadro müjdesi çıkar mı?

Toplu sözleşmeden sözleşmeli personele kadro müjdesi çıkar mı? Ahmet Ünlü'nün yazısı... 2022 ve 2023 yıllarını kapsayan toplu sözleşme görüşmelerinde hem Memur-Sen hem de Kamu-Sen için sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi talebi oldukça önemli ve kır

Toplu sözleşmeden sözleşmeli personele kadro müjdesi çıkar mı? Yeni Şafak yazarı Ahmet Ünlü'nün yazısı...

2022 ve 2023 yıllarını kapsayan toplu sözleşme görüşmelerinde hem Memur-Sen hem de Kamu-Sen için sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi talebi oldukça önemli ve kırmızı çizgi niteliğinde bir talep olarak toplu sözleşme masasına getirilmişti. Bu yazımızı hazırladığımızda toplu sözleşme henüz sonuçlanmamış ve pazarlıklar devam ediyordu.

Sözleşmeli personele kadro müjdesi çıkacak mı?

Sözleşmeli personelin kadro talebi toplu sözleşme süreci ile sınırlı değildir. Sonuç elde edilene kadar talep geçerliliğini koruyacaktır. Bu nedenle makul gerekçeler çerçevesinde gündemde tutulması faydalı olacaktır. Kaldı ki konunun kanuni düzenleme gerektirdiğini de belirtmek isteriz. Yani toplu sözleşmede elde edilecekler, sonuca giden yola döşenen taşlar olacaktır.

Bu çerçevede Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, memurlar.net'e verdiği mülakatın bir bölümünde sözleşmeli personele kadro verilmesinin gerekliliğini izah ederek; "Sözleşmeli personelin kadroya geçişi konusunda biz ümitli olmak değil kararlı, tutarlı ve ısrarcı olmak pozisyonundayız. Bu yönüyle 2011 ve 2013'te yürürlüğe konulan kadroya geçiş düzenlemelerini ortaya çıkaran ısrar, kararlılık ve fikri takip noktasında Memur-Sen bugün de aynı konumdadır." ifadesini kullanmıştı.

Yine bu mülakatta 2021 yılı Mart ayı verilerine göre 523.047'e ulaşan sözleşmeli personel sayısına dikkat çekerek şu ifadeleri kullanmıştı: Asıl teklif, sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi ve sözleşmeli personel istihdamının kamuda bitirilmesidir. Aynı işi yapıyorsunuz, aynı kurumda çalışıyorsunuz, aynı devletin personelisiniz, aynı bütçeden maaş alıyorsunuz, aynı unvanları kullanıyorsunuz fakat haklarınız, maaşlarınız, görevde yükselme ve unvan değişikliği haklarınız birbirinden farklı. Bunların bir kısmı süreli sözleşmeli olarak istihdam edilirken -yani kadro imkanına sahipken-, bir kısmı da süresiz olarak istihdam edilmekte ve bu kişiler kadro unvanıyla ilişkilendirilmemektedir. Çok net bir ifade var; bizim medeniyetimizde "adalet mülkün temelidir" yani devletin temelidir. Sözleşmeli personel istihdamı da uygulaması da kuralları da adaleti imkansız hale getiren durumlar içeriyor. Bırakın adaleti eşitlik bile söz konusu değil. Sözleşmeli ile kadrolu arasındaki farklar arasında sözleşmeli-sözleşmeli arasında bile eşitlik benzerlik söz konusu olmadığıdır.

Mülakatta yer alan kritik cümle ise kadro en kısa sürede verilmeli ve sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi süresince zaman kaybı olmadan özellikle; Gelir Vergisi konusunda, kademe-derece ilerlemesinde, görevde yükselme ve unvan değişikliği konularında ve eş tayini konusunda gecikmeksizin düzenleme yapılmalı ve mağduriyetlerin giderilmesi gerekiyor ifadesiydi.

Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci de memurlar.net'e verdiği mülakatta sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesinin keyfiyet olmayıp gereklilik olduğunu belirterek şu ifadeleri kullanmıştı; Sözleşmeli personel bile kendi içinde süresiz, 5393'e tabi, 3+1'e tabi, 4/C'den 4/B'ye geçenler şeklinde ayrımcılığa tabi tutulurken kamu hizmetlerinde etkinliğin, personel sisteminde istikrarın, iş yaşamında adaletin sağlanması imkansızdır.

Kamu personel sisteminde istikrar ve adaleti sağlamanın tek bir yolu vardır; o da çok başlı yapıyı sonlandırmak ve tüm güvencesiz sözleşmeli personeli kadroya geçirmektir. Sözleşmeli personele kadro, keyfiyet değil gerekliliktir. Kamu çalışanları harfler ve rakamlarla bölünmeyi değil aileleriyle bir arada, adil, güvenceli ve kadrolu bir çalışma hayatını fazlasıyla hak ediyor. Sözleşmeli istihdam kamunun kanayan yarasıdır. İstisnasız tüm güvencesiz personel kadroya geçirilmeli bu drama son verilmelidir. Kaldı ki, yapılan uygulamanın Anayasa'mızın temel ilkelerine aykırı olduğu yolundaki gerekçelerle sözleşmeli personelin açtığı davalar mahkemelerde olumlu sonuçlanmakta, sözleşmeli personel mahkeme kararı ile kadroya atanma hakkı elde etmektedir. İdarenin de bu gerçekleri gözardı etmeden yargı kararlarına işlerlik kazandırması ve sözleşmeli çalışanlarımızı dava açmak zorunda kalmaksızın bir an evvel kadrolu ve güvenceli statüye kavuşturması gerekmektedir.

Sonuç olarak her iki genel başkanın sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi yönündeki ısrarlı talebinin oldukça değerli olduğunu düşünüyoruz. Ümit ve temenni ediyoruz ki kamu personel sisteminin kamburu halini alan sözleşmeli personel istihdam sistemi biran önce sona erer veya köklü bir revizyona tabi tutulur. Sonrasında ise sağlıklı ve sürdürülebilir bir kamu istihdam modeli oluşturularak yapboz halini alan personel sistemine son verilir. Toplu sözleşmeden sözleşmeli personele kadro çıkar mı diye soracak olursanız temenni etmekle birlikte ümitli olmadığımı üzülerek ifade etmek isterim. Ama bir kısım personele verilen bir süre sonra kadroya geçiş imkanının diğer sözleşmeli personele de verilmesinin adalet adına olmazsa olmaz bir hak olduğunu ve toplu sözleşmeden bu konuya yeşil ışık yakılacağını düşündüğümü ifade etmek isterim. İnşallah yanılmayız, yanılsak da durmak yok yola devam.

Sözleşmeli personelin emeklilikte daha avantajlı olduğu doğru mudur?

5510 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği 1.10.2008 tarihinden sonra aynı unvandaki sözleşmeli personelin kadrolu personele göre emeklilik açısından daha avantajlı olduğu doğru mudur?

Daha önceki yazılarımızda sözleşmeli personel istihdamındaki sorunları detaylı bir şekilde izah etmiş ve çözüm önerilerimizi açıklamaya çalışmıştık. Şimdi de soru özelinde örneklerle konuyu izah etmeye çalışacağız.

Aynı unvandaki kadrolu ve sözleşmeli personelin görev maaşları

Sözleşmeli ve kadrolu öğretmen ile hemşirenin maaşlarını kıyaslayarak örneklerle konuyu açıklamaya çalışacağız.

Örnek 1: Göreve Ağustos 2021 yılında başlayan ve 5.343 TL brüt ücreti olan bekar bir sözleşmeli öğretmen 5.075 TL net ücret alacaktır. 9/1 derece ve kademeden göreve başlayan bekar bir kadrolu öğretmen ise 4.956 TL net ücret alacaktır.

Örnek 2: 5.146 TL brüt ücreti olan bekar bir sözleşmeli hemşire 5.362 TL net ücret alacaktır. 9/1 derece ve kademeden göreve başlayan bekar bir kadrolu hemşire ise 5.252 TL net ücret alacaktır.

İlerleyen süreçte ise ele geçen maaşlar vergi dilimindeki artışlar neticesinde kadrolu memurlar lehine değişecek ve sözleşmeli personelin maaşı düşecektir.

Aynı unvandaki kadrolu ve sözleşmeli personelin emekli maaşları

Sözleşmeli ve kadrolu öğretmen ile hemşirenin prime esas kazançlarını kıyaslayarak örneklerle konuyu açıklamaya çalışacağız.

1.10.2008 tarihinden sonra göreve başlayanlar 5510 sayılı Kanun'a tabi olacaklarından bunların emekli maaşlarını belirleyen en önemli husus prime esas kazançlardır. Prime esas kazanç tutarı ne kadar yüksekse ele geçecek emekli maaşı da yüksek olacaktır. Buna göre;

Örnek 1: Göreve Ağustos 2021 yılında başlayan ve 5.343 TL brüt ücreti olan bekar bir sözleşmeli öğretmenin prime esas kazancı 5.343 TL iken 9/1 derece ve kademedeki kadrolu öğretmenin prime esas kazancı 4.728,71 TL'dir.

Örnek 2: Göreve Ağustos 2021 yılında başlayan ve 5.146 TL brüt ücreti olan bekar bir sözleşmeli hemşirenin prime esas kazancı 5.146 TL iken 9/1 derece ve kademedeki kadrolu hemşirenin prime esas kazancı 4.531 TL'dir.

Bu örneklere baktığımızda sözleşmeli personelin prime esas kazancının kadrolu personelden daha yüksek olması nedeniyle kadrolu personele göre daha yüksek emekli maaşı alabileceğini söyleyebiliriz. Buna rağmen sözleşmeli personelin kadroya niçin geçmek istediğini ve yaşadıkları sorunları öğrenmek için önceki yazılarımıza bakılabilir.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.