Bozdağ: 15 Temmuz'u unutursak kaybederiz

Bozdağ: 15 Temmuz'u unutursak kaybederiz

Adalet Bakanı Bozdağ, darbe girişiminin mağduriyet üzerinden unutturulmaya çalışıldığını söyleyerek uyardı: Asıl mağdur 79 milyon millettir. Milleti mağdur edenleri düşünenler, büyük bir kara propagandaya alet oluyor.

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) diğer terör örgütlerine benzemiyor. Çünkü yargıda orduda ve kamunun diğer alanlarında çalışan kamu görevlilerini legalite içerisinde, iş yapanları illegal faaliyetlerinde suç faaliyetlerinde militan gibi kullanır. Devletin mali kaynaklarını, devletin projelerini, silahlarını, imkan ve kabiliyetlerini örgüt lideri talimat verdiği zaman gözünü kırpmaksızın yerine getirir. 15 Temmuz'da bunu gördük. Esasında hükümet olarak örgütü çözdük. Ama bunu vatandaşımıza yeterince anlattığımıza inanmıyorum.

1970'TE AK PARTİ Mİ VARDI

Şimdi konuşuyorlar; 'efendim AK Parti'nin şöyle eksiği var' diye. Ya 1970'te AK Parti mi vardı. O zaman başladı bu işler. Şu anda general olanların. 'Askeri liselere giriş soruları bize verildi' diyor. (Yaver) Levent Türkkan'nın girdiği dönemde Anavatan vardı. Daha sonraki DYP-SHP koalisyonları.. Daha sonra 28 Şubat iktidarları... Bunların tehlike ve tehdit oluşturduğunun farkına varan ilk siyasi lider Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır. Daha önce askerler, sosyal demokratlar, CHP'liler veya başkaları bunlara karşı bir mücadele yaptı ama FETÖ'cü diye değil, devletin ulusal güvenliği için değil, bunlar laiklikle bağdaşmıyorlar diye.. başı örtülü veya namaz kılıyor diye bunlarla uğraştılar. Fakat FETÖ'nün böyle bir kutsalı yoktu.

İLK PLAN AK PARTİ'Yİ BÖLMEK

'AK Parti'ye operasyon ne zaman başladı?' derseniz 2011 seçimlerinde. O zaman ben partide milletvekili belirleme komisyonundaydım. Bütün illerden bunlarla ne kadar irtibatlı kişi varsa hepsi milletvekili aday adayı oldular. Eğer adaylıkları onaylanmış olsaydı 2011'de bunlardan oluşan yeni parlamentoda çok sayıda milletvekilleri olurdu. Cumhurbaşkanımız o zaman buna izin vermedi. Hatta Bülent (Arınç) Bey bir gitti geldi ama Cumhurbaşkanımız hiç kimseye onay vermedi. Sadece bir iki kişi.. Eğer başarmış olsalardı onlar AK Parti'yi böleceklerdi. Milletvekili olacaklardı ve 'istifa edin' denince hemen AK Parti iktidarını düşüreceklerdi.

'IHTIRMADIKLARI' ADAM yok

Diz çöktürmedikleri adam kalmadı. Nasıl.. Önce vergiciler geliyor, kesiyor cezayı sonra biri geliyor, 'Ne var, canın sıkkın?' 'İşte ceza kesitler falan.. 'Ya bir tanıdığım var' deyip sonra telefonunu veriyor. 'Hallederiz gel bizim orada çocuklar var' diyor. Yatırıyorsun işin hemen çözülüyor. Vatandaş hiç şüphelenmiyor bundan.. İşi çözüldü ya. Onların istediği gibi olmadınsa, bu sefer SGK müfettişleri geliyor.. Gene onların dediği kıvama gelmedin mi bu sefer polis geliyor. Gene istedikleri kıvama gelmedin.. bu sefer savcı devreye giriyor. Gene istedikleri kıvama gelmedin orada mahkeme devreye giriyor seni orada çökertiyorlar. Bir mafyatik yapılanma.. Bizim Yozgat tabiriyle ıhtırmadıkları (üzerine çökmedikleri) adam kalmamış.

BİR TEK ALLAH'I DİNLEMEMİŞLER

17 25 Aralık sonrası çok net bir şekilde Cumhurbaşkanımız tavrını koydu bütün kamuoyuna da bunu ilan etti ve herkes korkularını yendi o zaman... Ellerindeki kasetlerin tümü patladı, bunların elindeki kasetler bu kadar değil dinlemedikleri kaydetmedikleri yok, her kesi dinlemişler bir Allah'ı dinlememişler... Eğer Allah'ı dinleselerdi bunları yapmazlardı zaten... Ellerindeki o bilgileri kullanamadılar. Cumhurbaşkanımızın tavrı nedeniyle etkisiz hale geldiler. Eğer Cumhurbaşkanımızın o tavrı olmasaydı bugün ona söven sövmeyi ilericilik, aydınlık sayan adamların hepsi rezil kepaze olacaklardı onların eliyle. Ama ne oldu esasında herkesin özel hayatı korunmuş oldu. Şimdi legal görünümlü illegal yapıları herkes eleştirdi.

ASIL MAĞDUR MİLLET

15 Temmuz 2016'yı unutturmak istiyorlar. Eğer biz 15 Temmuz'u unutursak Türkiye olarak kaybederiz. Şimdi darbe unutuldu, Meclis bombalandı, bombalayanlar, bombalatanlar konuşulmuyor, Cumhurbaşkanına suikast yapıldı yapanlar yaptıranlar konuşulmuyor. Özel harekat bombalandı vatandaşların üzerine tanklar sürüldü, köprüde pek çok insanımız şehit edildi ve zırhlı araçlarla otomatik silahlarla helikopterlerle tarandı, konuşan yok. 241 vatandaşımız şehit oldu, konuşan yok. 2 bin 194 vatandaşımız yaralandı konuşan yok. Neyi konuşuyoruz; efendim mağduru konuşuyoruz. Kim mağdur; bu yaralılar şehitler, bu olup bitenler ve bunların karşısında duran 79 milyon mağdur. Varsa burada mağdur millettir. Milleti mağdur edenleri düşünenler fevkalade büyük bir çarpıtmaya ve kara propagandaya alet olmaktadırlar. Bunu güçlü bir şekilde yayıyorlar.

Şunu söylüyorum; darbe teşebbüsü başarılı olsa idi, ne olurdu onu da düşünmek lazım. 15 Temmuz 2016 darbe girişimi başarısızlığının hazmını yapan korku ve paniğini atlatan FETÖ hemen arkasından kara propaganda yapmaya başladı. İşte bunlar ihraçlar yapıyor. Nasılsa her ihraç edilenin ailesi ve çevresi var, biz bunların hepsini hükümetin ve devletin aleyhine kışkırtalım buradan bir iklim oluşturalım. İşte bunun oğlu var kızı var. Hastası var sakatı var, şüyu var buyu var, yapalım...

HER KESİME SIZDILAR FİTNE İÇİN ÇALIŞIYORLAR

Kamuoyunda şöyle eleştiriler yapılıyor. Özellikle AK Parti'nin politikasını zayıflatmak isteyenler, 'Bunlar FETÖ'cüleri ayıklıyorlar, esasında FETÖ'cüleri aklarken işte bu güne kadar AK Parti'yi besleyen, büyüten muhafazakar kesimi atıyorlar, yerine koyacak adam yok falandan filandan adam devşiriyor' diyorlar...Yani MHP'ye gidip; 'AK Parti, paralel diye ülkücüleri tasfiye ediyor'. CHP'ye gidip; 'sosyal demokratları tasfiye ediyor.' Bize gelip, 'AK Parti muhafazakarları, Milli Görüşçüleri tasfiye ediyor.' diyorlar. AK Parti'yi, MHP'yi, CHP'yi hassas yerinden vurup, bu süreci akamete uğratmak istiyorlar. Biri öyle gelince diyorum ki; 'sen tanıyor musun bunu?' 'Yok' diyor.. E neye bu kanaate vardın.. 'Babası taş gibi adam, annesi şöyle sağlam, benim kırk yıllık...' diyor... Ya diyorum annesinin, babasının iş akdi feshedilmiyor ki...

Bakın çok net söylüyorum; hatalı işleme maruz kalan yüzde biri dahi geçmez. Bir tane kötü örnek çıktığı zaman bütün örnekler aynıymış gibi algı oluşturuluyor.

17-25 Aralık 2013'te emniyet ve yargı darbe girişimiyle deşifre olan FETÖ, 15 Temmuz'da da kanlı bir teşebbüste bulundu. Milletin püskürttüğü hain darbe teşebbüsü sonrası ise, daha önce başlatılan FETÖ temizliği de hız kazandı. KHK'lar çıkarıldı.. Peki ama bu konuda son durum ne.. Mağduriyet hikayeleri ne kadar gerçekçi.. Yeni bir kalkışma güçleri var mı.. Ve daha onlarca soru.. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'a sorduk.. İşte Bozdağ'ın yaptığı açıklamalar..

ADİL ÖKSÜZ KAÇMIŞ OLAMAZ

-Adil Öksüz hadisesi çok önemli. O gece onun orada olması ve buna rağmen serbest bırakılması çok önemli. Çünkü hayatın olağan akışına ters. Darbe olacak uçaklar kalkacak çatışma olacak Sakarya'dan biri gelecek orada olacak ve o vakitte olacak arsa bakacak. Akıncı Üssü'nün yanında arsa bakacaksın. Orda arsa falan da yok. Şimdi onun serbest kalması sırasında görevli hakim ve savcılar hakkında HSYK soruşturma açtı. SAT komandoları bile kaçamadılar, Adil Öksüz'ün kaçabilme ihtimali yok. Ama belli ki Türkiye'de Adil Öksüz'ü saklayanlar var.

ABD DARBEDEN HABERDARDI

- Düşünebiliyor musunuz? Pensilvanya'ya gidecek, darbe teşebbüsünü planlayacak. Darbe talimatlarını alacak, konuşulanları ABD'nin FBI'yı dinlemeyecek. FETÖ'yü dinlemeyecek. FETÖ'nün aldığı nefes sayısının sesinin dahi kaydı vardır. Ben orada bu darbe planı yapılırken her şeyin kaydedildiğini tahmin ediyorum buna inanıyorum. Çünkü Amerika büyük devlet.

AY SONU ABD'YE GİDECEĞİZ

-Amerika'ya FETÖ'nün iadesiyle ilgili 4 dosya gönderdik. İki tane de geçici tutuklama talebi dosyası gönderdik. 10 Eylülde ABD makamlarına ilettik... Aramızdaki anlaşmanın 9. Maddesine göre, 'İade dosyası iletildiği zaman dosyayı alan taraf iade edilen kişiyi arar bulur ve onu tutuklar diyor. İade kararı verene kadar. Ek bilgi falan ister diyor. Onu tutukladıktan sonra ek bilgi yine ister. Karar verene kadar tutuklar diyor bu konuda takdir hakkı bırakmıyor ama bu madde uygulanmıyor. Muhtemelen Ekim ayının sonun doğru ABD'ye gideceğiz. FETÖ'nün iade edilmemesi veya orada olması korunduğu algısı uyandırıyor. Halkın ABD'ye saygı ve sevgisini azaltıyor, karşıtlığı körüklüyor. Türkiye- ABD ilişkilerini son derece olumsuz etkileyecek.

OPERASYONEL GÜCÜ SIFIRLANDI

- Şu anda FETÖ'nün devlette operasyonel gücü sıfırlanmıştır. Bir organizasyon kabiliyeti kalmadı.. Eğer devletin içinde olanlar varsa onlar deşifre olmamak ve kendini gizlemek için çaba sarf ediyor olabilir. Ama bunları ayıklamada bir zorluk olduğu da ortada. Hep söylerim bu çay içinde su var şeker ve çay var. Bunu ayıklamanın zorluğu ne kadar varsa bunları ayıklamanın da böylesi bir zorluğu var. Devletin kendi istihdam ettiği kamu görevlilerini devlete yüksek bir sadakat arama hakkı var. Amerika'sı AB üyesi ülkeler DAEŞ üyesi birisi orda çalışıyor görse buna izin verecek mi.

ADLİ TIP'A BİLİŞİM DAİRESİ

- Adli Tıp'ta sadece bilişim sistemleri inceleyecek bir daire kurduk. Çok sayıda uzmandan yardım alınarak bunların deşifresi, analizi yapılacak. Şu anda hem FETÖ'den hem de darbe teşebbüsünde tutuklu olanların toplamı; 34 bin 63 kişi.

NUH ALBAYRAK / Star

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.