“Diyanet Nerede?” Cin Tartışmaları Alevlendi: Emre Erciş’ten Sert Uyarı

“Diyanet Nerede?” Cin Tartışmaları Alevlendi: Emre Erciş’ten Sert Uyarı

Gazeteci Emre Erciş, sosyal medyadaki “cinle konuşma” videosu sonrası Diyanet’i eleştirdi. Erciş’e göre Diyanet’in boş bıraktığı alan tarikatlar, muskacılar ve sahte hocalar tarafından istismar ediliyor.

Gazeteci Emre Erciş, sosyal medyada yayılan “cinle konuşma” videosu üzerinden Diyanet İşleri Başkanlığı’na sert eleştiriler yöneltti. Erciş’e göre Diyanet’in boş bıraktığı alanı tarikatlar, muskacılar ve sahte hocalar dolduruyor.

Türkiye’de zaman zaman gündem olan “cin çıkarma”, “muska”, “cinlerle iletişim” iddiaları, sosyal medyada dolaşıma giren bir videonun ardından yeniden tartışma konusu oldu.
“Cinle tartıştığını ve cini tehdit ettiğini iddia eden” bir kişinin görüntüleri sadece birkaç saat içinde yüz binlerce izlenmeye ulaştı.

Gazeteci Emre Erciş, söz konusu videoyu değerlendirdi ve tartışmayı farklı bir boyuta taşıdı. Erciş’e göre bu durum, bireysel bir çıkış değil; yıllardır Diyanet’in doldurmadığı bir alanın, tarikat liderleri, muskacılar ve sahte hocalar tarafından nasıl istismar edildiğinin göstergesi.


“Dört mezhebin görüşü açık: Cinlerle temas iddiası geçersizdir”

Erciş’in paylaştığı fıkıh kaynaklarına göre Hanefi, Maliki, Şafiî ve Hanbeli mezheplerinin ortak görüşü net:

  • Cinleri peygamberler dışında kimse göremez.

  • “Cin çıkarıyorum”, “cin bana göründü”, “onlarla konuşuyorum” gibi iddialar geçersiz ve itibar edilmeyecek sözlerdir.

  • Bu iddialarda bulunan kişiler ya yalancı ya da zihinsel açıdan kusurlu kabul edilir; şahitlikleri düşer.

Tarih boyunca bu tür söylemler, “büyücülük ve sahtekârlık” kapsamında değerlendirilmiş; toplumun inanç sistemi üzerinden kazanç sağlayan tehlikeli pratikler olarak görülmüştür.


“Diyanet’in sessizliği, istismarın büyümesine yol açıyor”

Erciş, asıl problemin Diyanet’in bu konuda net, güçlü ve sürekli bir tutum ortaya koymaması olduğunu söyledi.
Türkiye’de cin çıkarma seansı, muska yazma, “bana vahiy gibi bilgi geliyor” diyen sözde şeyh ve hocaların artmasının temel nedeninin bu boşluk olduğunu vurguladı.

Diyanet’in görevi:

  • Dinî bilgi kirliliğini gidermek

  • Halkı doğru kaynaklarla bilinçlendirmek

  • İstismarın önüne geçmek

Ancak Erciş’e göre kurum bu alanda yeterince aktif değil; bu nedenle toplumdaki hassasiyetler sahte hocaların eline bırakılıyor.


Toplumsal sonuçlar: Psikolojik istismar, ekonomik sömürü, aile içi sorunlar

Uzmanlara göre konu sadece dinî bir tartışma değil, aynı zamanda toplumsal bir güvenlik riski:

  • İnsanlar korku üzerinden manipüle ediliyor

  • Para karşılığı “manevi seanslar” satılıyor

  • Hastalık veya psikolojik sorunlar tıbbi yardım yerine muskacılara yönlendiriliyor

  • Aile içi sorunlar ve çocuk istismarı vakaları artıyor

Erciş, “Bu istismarı engellemek Diyanet’in görevidir ama kurum bu görevi yerine getirmiyor” değerlendirmesinde bulundu.


“Toplum zarar görüyor, boşluk acilen doldurulmalı”

Fıkıh hükümleri açık olmasına rağmen cin iddialarının yaygınlaşması, Erciş’e göre hem dinî hem sosyal hem de hukuki açıdan ciddi bir sorun.

“Bu konuda açık ve kapsamlı bir bilgilendirme yapması gereken kurum Diyanet’tir. Diyanet susarsa, bu alanı sahtekârlar doldurur ve toplum her geçen gün daha fazla zarar görür.”

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.