Düşünen Ve Düşündüren Öğretmen

Düşünen Ve Düşündüren Öğretmen

Samed Behrengi'nin, Aras Nehri'nde öldüğü -boğularak daha doğrusu suikasta kurban gittiği- yaştayım.

Düşünen Ve Düşündüren Öğretmen

 

Samed Behrengi'nin, Aras Nehri'nde öldüğü -boğularak daha doğrusu suikasta kurban gittiği- yaştayım. Öğretmenliğin yanı sıra çocuk ve halk edebiyatının da ustalarından biri olan Behrengi'nin şüpheli ölümünün temelinde yazdığı masallar yatmakta. Her türlü baskı yönetimine karşı çıkmış, eserlerinde ülkesini zulüm çemberine alan Şahlık rejimini eleştirmiştir.
             Ve neticede öldürülmüştür…

             Şöyle bir bakıyorum, kendi memleketimin ahvaline. Direnen, eleştiren, karşı çıkan her birey fiilen olmasa da ruhen birer birer öldürülüyor. Bedenlerimizden kan akmasa da fikir suikastına kurban ediliyoruz. Özellikle ülkenin düşünen beyinlerini yetiştiren ve yapılandırmacı eğitimle stratejileri belirlenen öğretmenlerden "beyinsizce" davranılmasını beklemek ne büyük bir talihsizlik…

             Sözüm ona düşünmesi istenilen nesle, üç maymunu oynamasını isteyen bir kitle yön versin deniyor. Eğitimci susarsa; eğitilen, ilim şerbetinden nasıl içsin. Ben öğretendim hani, hayata hazırlayan idim. Ne vakit makineleştirildim.

             Eğitimde dikta rejiminin mevcudiyeti, "er mektubu görülmüştür" lerin "muallim beyni görülmüştür" e dönüşüyle hissedilir oldu. Hoş, zaten uzunca bir süredir biz öğretmenlere şahsiyet (!) kazandırma sevdalılarından da demokratik bir eğitim yönetimi beklenemez ya!
Yakında eğitim yuvalarının başına getirilecek müdürlere ve aday öğretmenlere sözlü mülakatlar geliyor. Buradaki, adalete epeyce yabancı olan “sözlü” kelimesinin anlamını izah edeyim: Mevcut egemen güçlere “kız” babası; menfaatçi ve liyakatten bihaber kesime de “görücü” diyelim. Bu ikili arasındaki adil olmayan alıp vermenin ön protokolüdür sözlü. Kapıda bekleyen diğer görücüler ise; egemen güçlerin herhangi bir örgütüne mensup olmadığı için eli boş dönmek zorunda kalanlardır.

Şimdi, siz diğer adayları tartmadan söz keseceksiniz, biz eğitimciler de susacağız. Siz kılıç kaldıracaksınız, biz ferman padişahındır deyip, boyun eğeceğiz.

Öylemi dersiniz?

Ya yapmazsak…
             Bilmem ki bizi de Aras'ta mı boğarsınız, yoksa sille tokat kovar mısınız?
Bildiğim şu ki, ben ilkokuldayken eğitimi kimler yönetiyordu bilmiyorum ama ilkokul öğretmenimin alnındaki çizgileri dahi hatırlıyorum.

             Siz de unutulacaksınız, ama ülkemin çocukları düşünen ve düşündüren öğretmenlerini unutmayacak!

 

Mehmet DEMİREL

Anadolu Eğitim Sendikası

Konya İl Başkanı

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.