Dünya Basketbol Şampiyonası'nda lisanslı taraftar ürünü satışı 500 bin Euro'ya yaklaştı. Milli Takım'ın başarısı forma satışlarına yansıdı. Turnuvanın resmi perakende mağazası Intersport CEO'su Levent Yarcan, “Mağazalarda forma kalmadı. Milli Takım'ın başarısı önceden hesaplansaydı, 100 bin adet forma üretilir ve hepsi satılırdı” dedi.


2010 Dünya Basketbol Şampiyonası'nda Türk Milli Takımı'nın başarısı ticari ürünlere de yansıdı. Maskottan tişörte, formadan havluya, basketbol topundan rozetlere kadar 70 bin parça ürünün bulunduğu mağazalarda Milli Takım forması kalmadı. Toplam perakende cirosu ise 500 bin Euro'ya yaklaşırken, Milli Takım'ın galip geldiği maçlardan sonra lisanslı taraftar ürünü satışları patlama yaptı. FIBA Dünya Basketbol Şampiyonası'nın ana sponsoru ve resmi perakende mağazası Intersport'un CEO'su Levent Yarcan, “100 bin adet forma üretilseydi hepsi satılırdı” dedi.
6 bin forma sattı
Şampiyona öncesi 70 bin adet ürünün mağaza raflarına yerleştirildiğini dile getiren Levent Yarcan, şu bilgileri verdi: “Bizim mağazalarımızda 5-6 bin adet Türk Milli Takımı forması satıldı. Bu formaların fiyatı 60 ile 120 TL arasında değişiyordu. Formalar bitince tişörte yöneldik. Hedefimiz 500 bin Euro'luk satış yapmaktı. Biz bu rakamın yüzde 70'ini çeyrek final maçı öncesi yakaladık. Final maçında ise bu rakımı geçebiliriz.”
ABD'ye ilgi büyük
Yabancı forma satışlarında ise Amerika'nın öne çıktığını anlatan Levent Yarcan, şöyle konuştu: “Bu formaları uçakla son dakikada getirdiğimiz için sayısı çok az kaldı. Turnuva boyunca Türkiye'de 400 adet Amerika forması satıldı. Ancak diğer takımlar içinde hazırlanan tişörtler bu turnuvada büyük ilgi gördü. Bunun yanı sıra atkı ve bayraklara Dünya Basketbol Şampiyonası boyunca büyük talep vardı.”
Şampiyonaya üretici firmaların ilgi göstermediğinden yakınan Levent Yarcan, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bugün forma satışları 100 bini geçebilirdi. Ancak üretici firmalar ürünlerin elde kalmasından korkuyordu. Ticari kaygılar nedeniyle bu turnuvada rekor forma satışları yapılamadı. Bu ürünlerin yurtdışında bulunmaması ve Milli Takım'ın başarısı, lisanslı ürünlere ilgiyi artırdı.”

Turnuva maskotundan 4 bin adet satıldı

TURNUVADA yabancı taraftar sayısının oldukça fazla olduğuna dikkat çeken Levent Yarcan, şu değerlendirmeyi yaptı: “Yabancı taraftarlar lisanslı ürünlere de büyük ilgi gösterdi. Yabancı taraftarların en çok merak ettiği ürün ise turnuvanın maskotu oldu. 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası'nın maskotu Van Kedisi'nden 4 bin adet satıldı. Bir gözü yeşil, diğer gözü mavi olan Van Kedisi'nin sadece Türkiye'de bulunması ve basketbol ruhunu yansıtmasıyla taraftarlar
için de çok özel bir ürün haline geldi.”

Rakamlarla lisanslı taraftar ürünü satışı

6 bin adet Türk Milli Takım forması satıldı.
Bu rakam ABD formalarında 400 adet oldu.
Forma fiyatları 60-120 TL arasında değişiyor.
Satışlar turnuvanın yapıldığı 4 ilde gerçekleşti.
70 bin adet ürün, 26 mağazada satışa çıktı.
Turnuva maskotundan 4 bin adetlik satış gerçekleşti.
25-30 TL'lik tişörtler büyük ilgi gördü.
Ürünlerin toplam cirosu 500 bin Euro'ya yaklaştı.

Spor ürünü satışında basketin payı artıyor

MAĞAZALARDAKİ spor ürünü satışlarında basketbolun öne çıkmaya başladığını dile getiren Levent Yarcan, şu değerlendirmeyi yaptı:
Bugün baktığınız zaman Intersport'un toplam cirosu içerisinde futbol ürünlerinin payı yüzde 10.
Basketbol ise dünya Şampiyonasıyla birlikte yüzde 9'luk paya ulaşacak.
Futbol ve basketbolu ise tenis takip ediyor.
Tenisin toplam ciro içerisindeki payı yüzde 7 seviyesinde gerçekleşiyor.
Golf ise Türkiye'de hala küçük bir orana sahip, ancak gelişecek alanlardan birisi.

Çeyrek final maçında satış rekoru kırıldı

ÜRÜN satışlarının maç sonrası önemli ölçüde arttığına dikkat çeken Levent Yarcan, “Galip geldiğimiz maçlardan sonra mağazalarda ürün kalmıyordu. Taraftarlar o sevinç havasıyla birlikte Milli Takım ürünlerine yöneldi. Satış rekoru ise çeyrek finalde Slovenya ile karşılaştığımız maçta yaşandı” dedi.


Hürriyet