“Geçici görevlendirmelerin iptalleri ile ilgili ironik bir yazı kaleme aldım. Maksadım kişileri eleştirmek değil. Şimdiye kadar yapılan geçici görevlendirme uygulamasının yanlışlığına işaret etmektir. Sürç-i lisan ettiysem şimdiden affola…”

Kadrolu şube müdürlerinin başka il /ilçelerde ve öğretmenlerin ise il milli eğitim müdürlükleri bünyesinde çeşitli birimlerde geçici görevlendirilmesini, göçmen kuşların sonbaharda başka diyarlara göç etmelerine benzetiyorum. Geçici kondu tabiri bu görevlendirmelere pek uymuyor. Geçici kondu,  şartları tutmadığı halde görevlendirilenleri daha iyi tarif ediyor.  Çünkü onlarda plan, proje yok. Ruhsat yok! Bu görevlendirmelerde en azından şartların büyük bir kısmı tutuyor.

Sonbahar mevsiminde yılda 50 milyar kuş göç etmekte imiş. Göçmen kuşlar, soğuk memleketlerden sıcak memleketlere, halkalar oluşturarak, gruplar halinde göç etmektedirler. Yani halka halka göç ediyorlar. Soğuktan korunmak, beslenme ve barınma ihtiyaçlarını gidermek için göç ediyorlar.  Göçmen kuşların bir kısmı daha kısa mesafede yer değiştirmekte, bir kısmı ise 4350 km uzaklığa kadar gidebilmektedir.

Bizim geçici görevlendirmelerde öyle değimli? Daha iyi şartlarda görev yapmak için göç ediyorlar. 213 kişilik listeye bir bakın. Ya da illerde görevlendirilen öğretmenlerin listesine bir bakın. Çok uzun süredir geçici görevlendirilenler olduğu gibi kısa zaman önce görevlendirilenler de var. İlkbahar ve sonbahar arası 6 ay gibi kısa olmasına rağmen, bu görevlendirmeler, 6–7 sene gibi uzun zamandır, sonbaharın gelmesini bekliyorlardı(!)  Nihayet sonbahar geldi. Mevsim sonbahar olunca artık göç etme zamanıdır. Bu göç,  göçmen kuşlarda olduğu gibi gruplar halinde olmaktadır. Önce il müdürlerinin (bunlar daha az), sonra il/ilçe şube müdürü ve ilçe milli eğitim müdürlerinin (bunlar biraz daha çok), nihayet öğretmenlerin(bunların sayısı çok daha fazla) geçici görevlendirmeleri iptal edildi. Gruptaki görevlendirme sayısı artarak devam etmektedir. Küçükten büyüğe doğru kafileler halinde geçiyorlar. Nasıl ki göçmen kuşların göç etmelerini bir şenlik havasında seyrediyorsak,  geçici görevlendirmelerin iptalini de birçok kişi bu durumda seyretmektedir.

Göçmen kuşlar ile geçici görevlendirmeler arasındaki en büyük fark; kuşların gittikleri yerlere zarar vermemesidir. Oysa geçici görevlendirmelerin bütçeye toplam maliyeti 2 trilyon olarak hesaplanmış. Kuşlar ise gittikleri diyarlara sadece güzellik götürmüşlerdir.

Sitelere şöyle bir göz atın. Geçici görevlendirmeler ile ilgili yorumlara bir bakın. Neler yazılıyor neler. Nerdeyse millet zil takıp oynayacak. Hani derler ya insan nasıl geldiğine değil, nasıl uğurlandığına bakmalı. İşte öyle! Geliş değil de gidiş muhteşem oluyor!

Geçici görevlendirme uygulamasının neredeyse geleneksel bir hale geliyor olması büyük bir haksızlıktı. Bunu görmemek için kör olmak lazım. Adaletsiz uygulamaların vicdanları rahatsız ettiği bir gerçek.  Adaletsizlik nereye kadar gidecekti. Tepki aslında kişilere değil. Yapılan haksızlıklaradır. Tepki uygulamalaradır. Yıllardır yapılan bu yanlış uygulamaların sonu gelmeyecek sanılıyordu.  Ama geldi. Her şeyin bir sonu vardır. Bütün filimler, Türk filimi gibi mutlu son ile bitmiyor. 

Burada Sezar’ın hakkını, Sezar’a vermek gerekir. Bu iklim değişikliğini sağlayan,  Bakanımız Sayın Ömer DİNÇER’dir. Şimdi göçmen kuşlar için iklim değişti, sonbahar oldu. Öyle bu memlekette iklim değiştirmek kolay da değildir. İklim değiştirmek için mangal gibi yürek olması lazım. Geçmişte bunu denemek isteyenlere,  adeta tükürdükleri yalatıldı.  Geçici görevlendirmeleri iptal edilenler bir hafta sonra tekrar geçici görevlendirildi. Geçici konduları yıkılanlar çok kısa sürede tekrar kondu yapı verdiler. Bunları bu camia unutmadı.

Makamlar gelip geçici, önemli olan gökkubede hoş bir sada bırakmak ise Sayın Bakanım, sada değil gökkubeyi çınlatıyorsunuz… Aman durup geriye bakmayın!

Mustafa EDİPOĞLU

Eğitimci Yazar