MEB ATI SONUNDA JOKEYİNİ BULMUŞTUR

MEB ATI SONUNDA JOKEYİNİ BULMUŞTUR

MEB ATI SONUNDA JOKEYİNİ BULMUŞTUR

Geçtiğimiz günlerde Ankara’ya yaptığımız kısa ziyaret ve akabinde edindiğimiz izlenimler, bize MEB ATI JOKEYİNİ BULMUŞTUR. Dedirtti. Güzel Anadolu’mda at ile ilgili, baht ile ilgili, taht ile ilgili, yüzlerce atasözü ve deyim vardır. Anadolu insanı atına,(bineğine) çok özel bir önem verir.

Örneğin güzel Anadolu insanı:”At yiğidin altında aksar.” Diyerek binek kadar onu süren, idare eden, yön veren, hedefe götürmeye çalışan tabiri caiz ise jokeyinin özeliklerine de dikkati çeker.

Diğer taraftan yine öyle kıvamında sözler vardır ki Anadolu’nun birçok yerinde bilinir ve söylenir.

“Deh demeden yürüyen at,

Buyurmadan yapan evlat,

Beyinden önce kalkan avrat(hanım),”varsa neyine gerek devlet. Derler. Bu özelliklere sahip atın, evladın varsa gir oyna çık oyna, bu özelliklere sahip atın ve evladın yoksa neyine gerek devlet gir ağla, çık ağla…

Bizim at bir türlü deh demeden yürüyemiyordu yıllarca. O devasa at, hantallaşmış, koşmayı bir yana bırak yürümekte bile sahibine bin bir türlü zorluklar çıkarmakta idi. Bu durumu eleştiren yüzlerce yazı her gün eğitimle ilgili internet medyasında yer alıyordu.

Son aşamada öğrendik ki artık bu hantal atı yürütmeye kararlı bir jokey sayın başbakanımız tarafından bulunarak son hükümet ile birlikte Milli Eğitim Bakanlığına gönderilmiştir. Hayırlı uğurlu olmasını dilerken, samimi dileğimiz:Bu milletin çocuklarına, millete hayırlı hizmetlerde o jokeyin anahtar, şer işlerde kilit olmasını canı gönülden temenni ediyoruz.

Sayın bakanımız işe geçici görevlendirmelerden başlamış ve bizce gerçekten iyi bir iş yapmıştır. Bu bakanlıkta sadece genel idari hizmetler sınıfında 1384 kişinin geçici görevle çalıştığı bir ortamda siz verimden, kaliteden, performanstan bahsedemezsiniz.

Aynel yakin tanık olduğumuz olaylar vardı ki, vicdanları içten içe kanatıyor, içimize akan kan olduğu halde, kimi zaman tükürükle göründüğünde vicdan sahipleri buna arkadaşlarının hatırı için:”Yoo hayır, kan değil, kızılcık şerbeti içtik de ondan olacak kırmızılık” deyip geçiyorduk.

Artvin’in A ilçesine verilip kadro alınmış bir İlçe milli Eğitim Müdürü, B ilinin ’ın C ilçesinde geçici görevlendirme ile çalışıyor, hayatında ilk kez gittiği ve bir gün dahi eğitim yöneticiliği yapmadığı ilçenin gerçek müdürü imiş gibi kâğıt üzerinden gitmiş, kalmış, yapmış gibi gösterilerek yolluk ve yevmiyelerini alıyordu. Bunu gizleseniz kaç gün kaç gece, kaç kişiden gizleyebilirsiniz. Velev ki insanlardan gizlediniz, ya açık ve gizli her şeyi gören ve bilenden nasıl gizleceksiniz?

Gerçeklerin er ya da geç güneş gibi ortaya çıkma gibi kötü bir huyu vardır. Ya da bir başka Amerika ata sözü ile:”Yalan dört nala koşar, gerçek kör topal yürür, ama sonunda varıp yalanı yakalar ve geçer .”der. Bunları yaparken elbette işin içinde olanlar, eğitim yöneticileri biliyor ama çeşitli nedenlerle susuyorlardı.

Sivas ilinin C ilçesinin Şube müdürü,ailem D ilinde diye Bakanlığa:” geçici görev yolluğu almayacağım “mealinde taahhüt verip altına imza attığı halde, görevlendirmesi iptal edildiğinde geçici görev yolluğunu alıp,çıtır,pıtır,kıtır sesler çıkararak yemişti ve buna tanıklık etmiştik.Zamanın ilçe müdürü de hatırı sayılır bir meblağ alarak onun bu seslerine eşlik etmişti.Bu zatı muhteremlerin suyu üfleyerek içenlerden olması ya da en azından öyle bir görüntü vermesi de işin cabası…Bunu etik ilkeler açısından oturup sorguladığımızda :işlem mevzuat ve meri hukuk açısından incelendiğinde MEB’nın Taşrada çalıştırdığı Eğitim Müfettişleri Raporu ile belgelenmiş ve kanıtlanmıştır ki:Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü,Yönetici Atama Dairesinin bu tür görevlendirmeleri yaparken muhataplarından aldığı o sözüm ona taahhütler eski Genel Kurmay Başkanlarımız’dan birinin ifadesi ile tam anlamıyla bir KAĞIT PARÇASI ARKADAŞLAR, KAĞIT PARÇASI!.. Görülmüştür ki iş ciddiye binip,bu mızıkçı bebeklerin elinden oyuncakları alındığında,hepsi de:” pek ala Verin o zaman benim geçici görev yolluğumu diye” ayağa kalkacak,işi mahkemelere taşıyacak,üç-beş-yedi- on yılı bulan geçici görev yolluklarını bakanlığa verdikleri “GEÇİCİ GÖREV YOLLUĞU ALMAYACAĞIM”mealli yazılarına rağmen alacak ve yiyeceklerdir..(Belgeli ödemeler vardır elimizde)Afaki konuşup yazmıyoruz.gözümüzle görüp,elimizle dokunduğumuz belgeli hakikatler var.Ne olacak o zaman? 5018 SAYILI yasanın açık hükümleri işletilip bunlara bu yasal ama etik olmayan paraları ödeyip kıtır kıtır, çıtır çıtır yedirtenlere bu kamu alacağı olarak rücu edecek mi?

Yıllardır bu hakikatleri görüp görmezden gelen, bilip bilmezden gelen, kendileri yazıp kendileri oynayan yöneticilerimiz acaba devleti zarara uğratmaktan, yersiz ödemeden dolayı ilgili ve yetkili mercilere hesap verecekler mi? Yoksa herkesin yaptığı ve yediği yanına kar mı kalacak? BUNLARI İZLEYEREK ZAMAN içinde elbette göreceğiz.

İşte yeni sayın bakanımızın işe buradan başlaması bence balığa, başa, tuza müdahalenin ilk adımıdır. Siyaset çözüm bulma sanatı ise tuzun koktuğunu gören siyasetçinin onun yerine geçecek bir maddeyi bulması, buldurması, el hâsıl kokmaya ve kokuşmaya müdahalesi beklenir. Küçükten büyüğe bizlere verilen makamlar hiç kimsenin kendi kafasına göre takılacağı yerler değildir, olmamalıdır.

İl Müdürü düzeyinde insanların dahi geçici görevlendirme ile “babasının ocağında, anasının kucağında” okul ve askerlik arkadaşlarının içinde, ahbap-çavuş muhabbeti ile MÜDÜRLÜK yapması görülmüş bir şey değildir. Görülse ve duyulsa dahi maşeri vicdan, bu milletin gönlünde ve gözünde bulduğu karşılık Milli Eğitim Bakanlığının ciddiyeti bakımından doğru değildir. MEB teşkilat mensupları biliyorlar ama bunu diğer bakanlıklarda çalışanlara, devletin uzak –yakın diğer kurumlarında çalışanlarına anlatmak gerçekten o kadar zor idi ki? Bunları yaşayanlar bilir. Bu absürd durum bana hep batılı turistlerin ülkemizde kendilerine garip gelen bazı olaylar karşısında”O MY GOOT!” (Aman tanrım!)söz öbeğini çağrıştırır.

İşte bakanlığımızın yeni jokeri bu absürt “o my goot!” lık durumlara el atmaya, bilgi ve brifing almaya, aldığı bilgi ve brifingler ışığında geçici görevlendirme ile baba ocağında ana kucağında müdürlük yapan 14 il müdürüne: askeri tabirle:”Yerlerinize marş marş!” komutunu vererek kadrolarının bulundukları yere gitmelerini sağlamıştır.

İl müdürlüleri de geçici görev olluğu alıyorlar mı? Almıyorlar mı? Orası bize karanlık.Allaha ayan.!Şube müdürü ve ilçe müdürü düzeyinde arkadaşlara ödenen sanırım onlardan esirgenmez.Afiyetler olsun, yarasın canlarım.

Darısı çocukluk günlerinden kalma kağıttan uçaklara binip, kağıttan ibaret makamlarda bir gün dahi oturmadan, yolluk yaptırıp, alıp, yiyenlerin başına… (Bandır bandır bandır ye beni! Doyamazsın tadıma! Ne işin var başka yerde sende var benim farkıma!)(Yonca EVCİMİK’in şarkısı buraya iyi bir fon müziği olabilirdi.)

Tüm bunlar okul müdürü, müdür yardımcıları, eğitim müfettişlerinden sonra İl müdürü, müdür yardımcıları, ilçe müdürleri ve şube Müdürlerinin başına… Atımız yürümeye başlamıştır. Biliniz ki çok az, bir avuç, mutlu, tuzu kuru azınlık harici, bu yeni atın yürüyüşünü ve özellikle jokerini alkışlamaya başlamıştır.”Deh dedi gitmez” yönetmeliklerinden, buraya evrilmemiz çok uzun sürmedi.

Ne demiştik?

“Deh demeden yürüyen at!

Buyurmadan yapan evlat!”

***;***;***;**********

Haydi bu kez birlikte başaralım, ve ilk kez atına da, jokeyine de gıpta ile bakalım. Göğsümüz kabararak :”Biz Milli Eğitim Bakanlığı’nın Merkez ve Taşra teşkilatı yöneticileriyiz” diyelim.

Allah(c.c) bir kulunun hayrını murad ederse; o kulunu hayır işlerinin anahtarı, şer işlerin kilidi yaparmış. Çok hayırlı bir işin başındasınız. Tersten esen hiçbir rüzgâr yönünüzü değiştirmesin. Allah yar ve yardımcınız olsun. Bunu başarın ve sizi ellerimiz patlayana kadar alkışlayalım.”Bu ülkede bakan, başbakan, hatta cumhurbaşkanı değişir ama bize kimse dokunamaz diyenlere inat.”Atın gemini iyi tutun, kamçıyı iyi vurun. Huysuz atların pek olan tekmelerinden de aman iyi korunun…

 

 

M.METİN YAZICI

Eğitim Yöneticisi 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.