Memur-Sen'in hükümetten beklentileri

Memur-Sen'in hükümetten beklentileri

Ahmet Gündoğdu, “Kırmızı çizgimizin, kamu görevlileri için iş güvencesi, ülkemiz ve milletimiz için şehitlerimiz, gazilerimiz ve bölünmez bütünlüğümüz olduğunu bir kez daha haykırıyorum. diyerek hükümetten beklentilerini şöyle sıraladı:

Ahmet Gündoğdu, “Kırmızı çizgimizin, kamu görevlileri için iş güvencesi, ülkemiz ve milletimiz için şehitlerimiz, gazilerimiz ve bölünmez bütünlüğümüz olduğunu bir kez daha haykırıyorum. diyerek hükümetten beklentilerini şöyle sıraladı:

  1. 4/B ve 4/C’liler başta olmak üzere bütün sözleşmeliler ve geçici personel hemen kadroya alınmalıdır. 

   

  1. 2005 yılından sonra göreve başlayan personele 1 derece verilmelidir.

 

  1. “Yardımcı hizmetler sınıfı” personeline ek gösterge verilmelidir.

 

  1. Disiplin cezalarının affına ilişkin kanuni düzenleme yapılmalıdır.

 

  1. Yıllık izinler iş günü esasına göre düzenlenmelidir.

 

  1. Bütün istihdam türlerinde izin süreleri eşit hale getirilmelidir.

 

  1. Fazla çalışma ücreti kapsamındaki mağduriyetler giderilmeli, mesai ücretleri artırılarak ödenmelidir.

 

  1. Sosyal güvenlik primi ödenmiş bütün çalışmalar, kazanılmış hak aylığında değerlendirilmelidir.

 

  1. Emekli ikramiyesindeki 30 yıllık süre sınırlaması kaldırılmalıdır.

 

  1. Fiilen çalışılan dönemdeki maaş ile emekli maaşı arasındaki makas daraltılmalı, emekliler de eş ve çocuk yardımlarından yararlanmalıdır.

 

  1. Öğretmen ve akademik personel başta olmak üzere 666 sayılı KHK’nin mağdur ettiği kamu görevlilerinin ek ödeme mağduriyeti giderilmelidir.

 

  1. Statü yönüyle ayırım yapılmaksızın kadın kamu görevlileri, daha az gece nöbeti ve gece vardiyası görevi yapmalıdır.

 

  1. Engelli kamu görevlilerinin çalışma hayatına ilişkin engelleri kaldırılmalı ve yöneticilik görevlerine atanmada eşit birer aday olmaları sağlanmalıdır.

 

  1. Güvenlik hizmeti sunan kurumlardaki sivil personel başta olmak üzere sendikal örgütlenme engelleri ve yasakları kaldırılmalıdır. Sendika kurdukları için görevlerine son verilen emniyet personeli anayasa mahkemesi kararı doğrultusunda görevlerine iade edilmelidir.

 

  1. Kamu görevlilerine rücu edilen tazminatlara karşılık kurum tarafından mali sorumluluk sigortası yaptırılmalıdır.

 

  1. Adaylık dönemi içinde alınan disiplin cezası nedeniyle göreve son verilmesi uygulamasına son verilmelidir.

 

         Bu yılki toplu sözleşme görüşmelerin Ramazan Bayramına denk geldiğini söyleyen Ahmet Gündoğdu, “Bu yılki toplu sözleşmelerde kamu işvereninin bize bayramı zehir etmeyecek ve çifte bayram yaşatacak bir anlayışla masaya gelmesini bekliyoruz.” vurgusunu yaptı.

 

Bu ülkede kadınların; eğitim, çalışma ve siyaset hakları ya ihlal ya ihmal edildiğini savunan Gündoğdu, “Bu ülkede kamu çalışanlarının kılık-kıyafeti dahi darbecilerin tek tipçi zihniyetiyle belirlendi. Müesses nizam; kravatsız erkek memuru, başörtülü kadın memuru kendisi için tehlike olarak kabul etti. Sakalın risk, bıyık şeklinin siyasi simge kabul edildiği bir algı oluşturuldu. Ayakkabı modeli, topuk şekli, kumaş cinsi ve rengi devletin amir hükmü olarak dizayn edildi. Nasıl giyineceğine devlet tarafından karar verilen kamu görevlisi kavramı,  hukuk alemine dahil edildi. Bu ülkenin ufkunu kapatanlarla uğraşmak yerine, inandığı için başını kapatanlar hedef haline getirildi. Biz buna itiraz ve isyan ettik. Kılık kıyafet özgürlüğümüzü kazanmak için mücadele ettik. Bir ay gibi kısa sürede, milletimizin desteğini ifade eden 12 milyon 300 bin imza topladık. 1500-2000 kişilik anketlerin gazetelere manşet olduğu, siyasiler tarafından itibar edildiği bir ülkede,12 milyon 300 bin kişinin aynı yöndeki iradesini hükümetin dikkate almasını, darbe ürünü 82 model yasakçı yönetmeliği yırtıp atmasını bekliyoruz.” şeklinde konuştu.

 

Çanakkale savaşında başında örtüyle cepheye mermi taşıyan anaların, ninelerin üzerinden fedakârlık destanları anlatıldığını belirten Ahmet Gündoğdu başında örtüsüyle sağlık hizmeti sunan, eğitim hizmeti veren, yazan, çizen kamu görevlilerine bedel ödetildiğini vurgulayarak şunları söyledi:

 

“Daha fazla bedel ödememek için bu ucube yönetmeliği yok saydık. 18 Mart’ta başlattığımız sivil itaatsizlik eylemiyle birlikte darbe ürünü yasakları fiilen kaldırdığımızı bir kez daha ilan ediyoruz. Fiilen kaldırdığımız yasağın hukuken hala kalkmamış olmasını da sivil iradeye, millet iradesine karşı itaatsizlik olarak değerlendiriyoruz.” 

 

Hükümetten Ayasofya ile ilgili bir beklentileri olduğunu söyleyen Gündoğdu, "Zincirler kırılsın Ayasofya ibadete açılsın" şeklindeki milli talebimiz bu günlürde toplumun bütün kesimleri tarafından imza kampanyaları, eylemler ve mitinglerle Türkiye gündemine taşınmıştır. artık milletin talebi doğrultusunda Fatih'in mirası Ayasofya Camii ibadete açılmalıdır. Hükümet gerekeni bir an önce yapmalıdır" dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum