Öğretmenlere 3600 Ek Gösterge Verilmelidir

Öğretmenlere 3600 Ek Gösterge Verilmelidir

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Murat Bilgin, çok basit çözülebilecek meselelerin, Milli Eğitim Bakanlığı’nın ve Maliye’nin basit konulara takılma huyu yüzünden bir türlü çözülemediğini belirterek

Eğitim-Bir-Sen Tokat Şubesi, genişletilmiş işyeri temsilcileri toplantısını yoğun bir katılımla gerçekleştirdi. 600 kişinin katıldığı toplantıda konuşan Murat Bilgin, 270 bin üyeyle Türkiye’nin ve medeniyet havzamızın en büyük sivil toplum örgütü haline geldiklerini kaydetti.


28 Şubat’ın ‘Kolhoz’ Zihniyeti

Öncelikli hedeflerinin eğitim emekçilerinin ekmeğini daha da büyütmek olduğunu kaydeden Bilgin, “Sendikal yolculuğumuzda çözmemiz gereken önemli meseleler var. Mesela, karma eğitim sorunu. Karma eğitim zorunluluğuna, çıkmazına, gericiliğine artık son vermeliyiz. Eski Sovyet bloku, bugünkü Küba dışında dünyada hiçbir yerde böyle bir zorlama yok. 28 Şubat’ın ‘Kolhoz’ zihniyeti diyorum ben buna. Halk Eğitim merkezlerinin dikiş nakış kurslarına bile erkek öğrenci yazdırmak zorundasınız. Yoksa dikiş nakış kursu açamazsınız. Böyle bir saçmalık olmaz. Eğitim çalışanlarının özlük haklarıyla ilgili hâlâ önemli sorunlar var. 3600 ek gösterge eğitimcinin de hakkıdır. Vereceğimiz mücadeleyle eğitim emekçilerini 3600 ek göstergeye kavuşturmak önemli bir hedef. Hep birlikte bunu başaracağız inşallah. 4/C’lilerin, memur ve yardımcı hizmetlilerin üvey evlat muamelesi görmesi sorunu var. Bunu düzeltmemiz lazım. Ek derslerin vergi diliminden muaf tutulması gerekir. Öğretmenlerin nöbet ücretleri konusu var mesela. Çok basit çözülebilecek meselelerden bir tanesi, uğraş vereceğimiz alanlardan biri. Lakin ve maalesef Milli Eğitim Bakanlığı’nın ve Maliye’nin böyle basit konulara takılma huyu var. Önümüzdeki süreçte ‘Can çıkar, huy çıkmaz’ı tersine çevireceğiz. Can çıkmayacak ama huy çıkacak” şeklinde konuştu.

“Yeryüzünün öğretmeni olabilmek için önce gökyüzünün öğrencisi olmak” bilinciyle yola çıktıklarını belirten Bilgin, fikir üstünlüğünün çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Her zafer, fikir üstünlüğüyle başlar. Her yenilgi de, önce fikir yenilgisidir. 270 bin üyeyle Türkiye’nin ve medeniyet havzamızın en büyük sivil toplum örgütü haline geldik. Fikrimizin üstünlüğü olmasaydı, bugün bu noktaya gelemezdik. İşyeri temsilcilerimiz olan sizler sendikamızın uç beylerisiniz. Sizlerin işyerlerinizde etkin olması, sendikamızın oradaki gücünü ve etkinliğini artırmaktadır” değerlendirmesinde bulundu.

Hep zor zamanlar yaşadıklarını, geçmişte verdikleri mücadelelerin kendilerini bugün bu noktaya getirdiğini söyleyen Bilgin, “Çektiğimiz acıları ve sıkıntıları; bu ülkede nereden nereye geldiğimizi unutmayacağız. Şimdi kamuda başörtüsü özgür olmuştur. Bu, önemli bir kazanımdır” ifadelerini kullandı.


Eğitim Çalışanlarının Desteğini Boşa Çıkarmadık

Sendika olarak çalışanların hak ve menfaatlerini savunmanın yanı sıra bugüne kadar hep ezilen, horlanan ve baskılara uğrayanların yanında olduklarını belirten Bilgin, sendikaların temel amacının çalışanların özlük ve çalışma şartlarının iyileştirilmesi olduğunu ve bunu en iyi şekilde gösteren sendikanın ise Eğitim-Bir-Sen olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:

“Yıllardır hiçbir kazanım elde edemeyenler, hep korkular salarak, birilerini kötüleyerek saha çalışması yaptıklarını zannediyorlar. Çünkü anlatabilecekleri bir tek kazanımları ya da faydalı bir tek çalışmaları yok. Eğitim-Bir-Sen yetkili olduğu son iki yılda 18 kazanımla eğitim çalışanlarının desteğini boşa çıkarmamıştır.”


Teşkilat Disiplinine Önem Vereceğiz, Temsilcisiz İşyeri Bırakmayacağız

“Teşkilat disiplinine önem vereceğiz. Temsilcisiz işyeri bırakmayacağız” diyen Bilgin, ekip çalışmasına önem vereceklerini, amatör ruhtan asla taviz vermeyeceklerini ama profesyonel çalışmanın işleyişini de asla ıskalamayacaklarını ifade etti.

Medeniyet değerlerimizi baz alarak yarının tarihine olumlu ve erdemli bir miras bırakmanın; tarihe not düşmenin ve insanlık birikimine katkıda bulunarak yarının inşasında aktif rol almanın gayretinde olduklarını kaydeden Murat Bilgin, “Eğitim-Bir-Sen bir birlikteliktir. Yalnız bu birliktelik, sıradan, rastgele, ‘haydi bugün bir araya gelelim’ şeklinde tasarlanmış bir birliktelik değildir. Mazisi, amacı olan, bir gayret etrafında şekillenen bir birlikteliktir. Kuruş değil, duruş birlikteliğidir, değerler birlikteliğidir. Bürokratik oligarşinin toplum mühendisliği ve jakoben yaklaşımı yerine millet iradesinin hakim olduğu özgürlükçü anlayışı benimseyen, bu konuda belirlediği yol haritası doğrultusunda sahaya çıkan Eğitim-Bir-Sen teşkilatı, bulunduğu konumla yetinmeyerek zirvedeki yerini sağlamlaştırmanın, mazlumun ve mağdurun sesi olmanın mücadelesini, çalışmalarına ara vermeden sürdürmektedir” diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
6 Yorum