Okul Müdürlüğüne Rektörlük modeli

Okul Müdürlüğüne Rektörlük modeli

Milli Eğitim Bakanlığı 1,5 yıllık aradan sonra yayımladığı yönetici atama yönetmeliği büyük tepki topluyor.

 

OKUL YÖNETİCİLİĞİ NEDEN ÖNEMLİ?
 
MEB bünyesinde 40 bine yakın okul ve 770 bin civarında öğretmen bulunmaktadır.
 
2011 yılı eğitim kurumu müdür ve müdür yardımcılığı sınav verilerine göre 30 bin civarında aday müdür yardımcılığı, 15 bin civarında aday da müdürlük sınavında 70 ve üzeri puan almıştır. Bu veriler öğretmenlerin bu sınava olan yoğun ilgisini göstermektedir.
 
MEB 1,5 YIL SONRA NE YAPTI?
 
MEB, 1,5 yıl bekledikten sonra, Rektör atama modelinin aynen kopya ederek yeni bir sistem kurdu. Türkiye Rektör atama modelini değiştirmeye çalışırken, MEB'in 12 Eylül ürünü olan bu sisteme sarılması yoğun eleştiri alıyor.
 
Rektör atama modelinde, YÖK, öğretim üyelerinden en çok oy alan ilk altı adaydan 3'ünü seçerek Cumhurbaşkanlığına teklif etmekte, Cumhurbaşkanı da bir adayı atamaktadır.
 
Yeni getirilen sistem de buna yakındır. Sınav puanı ve Ek I'e göre en yüksek puanlı ilk 6 aday mülakata tabi tutulacak ve mülakat sonrasında 3 aday Vali'ye teklif edilecektir. Vali ise dilediğini atayacaktır.
 
Bu atama sistemi Rektörlükte doğru olmasına rağmen, müdürlükte doğru bir yöntem değildir. Zira Rektörlükte bir adet makam vardır ve öğretim üyeleri buraya taliptir. MEB'de ise aday, onlarca makam seçebilecektir. Mevcut yönetmelik bunu öngörmektedir. Bu durum ise memurlar.net'te Maksut Balmuk tarafından açıklanan yazıda olduğu üzere, teknik olarak bir çok kadronun boşalacağı anlamına gelmektedir.
 
MEB YARATMIŞ OLDUĞU KAOSTAN GERİ DÖNMELİDİR
 
MEB öyle bir yönetmelik yayınladı ki,
 
- Müdür ve müdür yardımcısı adayları memnun değildir.
- Memurlar.net başta olmak üzere tüm eğitim medyası memnun değildir.
- Eğitim Bir Sen dahil olmak üzere hiçbir sendika memnun değildir.
 
Eğitim İş 1 Mart itibariyle dava açmış, Türk Eğitim Sen ise 6 mart'ta eylem yapacağını duyurmuştur.
 
Sadece Vali ve il milli eğitim müdürlerini, bir anlamda rant dağıtacakları için, memnun eden bu uygulamadan vazgeçilmesi gerekmektedir. Şuan tüm eğitim kamuoyu bir dejavu durumu yaşıyor. Yani biz bu süreci daha önce görmüştük. Daha önce tüm eğitim kamuoyunun enerjisi sonu olmayan bu karanlık dehlizlerde tüketilmişti. Sayın Avcı, tüm eğitim kamuoyunun enerjisinin optimum bir şekilde ele alınması için insitatif almalıdır.
 
Nezir Kardoğan/ Haber10

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum