Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Ahmet Özer, gasp edilen özgürlüklerin, sendika olarak verdikleri mücadele sonucunda geri alındığını söyledi.

Özer, Eğitim-Bir-Sen Ümraniye İlçe Temsilciliği’nin Kasrı Lena’da düzenlediği “Emek, Medeniyet, Şehir” programında eğitim çalışanlarıyla bir araya geldi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can, Eğitim-Bir-Sen İstanbul 3’lu Şube Başkanı Erol Ermiş ve yönetim kurulu ile çok sayıda üyenin katıldığı programda konuşan Ahmet Özer, son dönemde yaptıkları çalışmalar, milli eğitimdeki gelişmeler başta olmak üzere gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Kurulduğumuz Günden Beri Ekmek ve Özgürlük Mücadelesi Veriyoruz

Eğitim-Bir-Sen’in kurulduğu günden beri ekmek ve özgürlük mücadelesi verdiklerini belirterek, “Özgürlüğümüze kastedenler her darbe döneminde ekmeğimizi çaldılar, geleceğimizi kararttılar, ülkeyi her seferinde 20 yıl geri bıraktılar. Türkiye’de darbeler ekonomiyi hep altüst etti. 1960, 1971 darbeleri kaynağı belli bir kesimden alıp diğer kesimlere verdi. 12 Eylül 1980 darbesi, özellikle Türkiye’de gelir dağılımını bozdu. Bu darbe en çok emeğiyle geçinen işçi ve memurları sarstı. Özellikle kamu görevlilerinin maaşları reel olarak geriledi. 28 Şubat postmodern darbesiyle 380 milyar dolar, 17 Aralık küresel operasyonuyla 100 milyar doların üzerinde milletin parası çaldılar” dedi.

Uluslararası Tuzağı Boşa Çıkarmanın Yolu Kenetlenmekten Geçiyor  

Ayrışmanın başlamasıyla birlikte, demokratik alanda nice emek ve zahmetten sonra ele geçirilen kazanımların bir bir ortadan kalkacağına dikkat çeken Özer, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ülke olarak, tarihi bir dönemeçten geçiyoruz. Çünkü milli iradeye karşı, uluslararası bir darbe söz konusudur. İçeride ve dışarıda çıkarları zedelenen çevreler kimi zaman tek tek, kimi zaman ise birlikte milli iradeyi hedef aldılar. Bu noktada, ortak aklı kuşanmalı ve kadim medeniyetimizin hükümlerinin gereğini yerine getirmeliyiz. İçerideki tartışmada birbirlerinden farklı düşünme hakkına sahip olanlar, dışarıda tezgâhlanan operasyonu boşa çıkarmak adına aynı safta bulunmalıdır. İnanıyoruz ki, an itibarıyla gerekli olan da, durum da budur. Bu operasyonun uluslararası ilişkiler ve küresel rekabet düzleminde nihai ve mutlak hedefi Türkiye’dir.”

Yeni Türkiye’nin, eski Türkiye’den çıkar sağlayanlar için kâbusa dönüştüğünü vurgulayan Ahmet Özer, uluslararası kirli tuzağı ve kumpası boşa çıkarmanın, bu oyunu etkisiz hale getirmenin tek yolunun milletin kenetlenmesinden geçtiğini kaydetti.

Gasp Edilen Özgürlükler Eğitim-Bir-Sen’in Çabalarıyla Geri Alındı 

28 Şubat sürecinde gasp edilen özgürlüklerin, Eğitim-Bir-Sen’in özverili mücadelesiyle geri alındığını dile getiren Özer, “Katsayı adaletsizliğinin giderilmesi, üniversitelerdeki başörtüsü yasağının son ermesi, kadınların başörtülü olarak kamuda çalışmasının önündeki engelin kaldırılması, Kur’an eğitiminin önündeki yaş sınırının kaldırılması, 8 yıllık kesintisiz eğitim dayatmasının sona erdirilmesi, askeri vesayetin sembolü Milli Güvenlik Dersi’nin kaldırılması gibi, eğitimde ve kamuda vesayetin izlerinin birer birer silinmesinde en büyük pay Eğitim-Bir-Sen’indir. Toplu sözleşme hakkının alınması, sendikalı olanlara özel üç ayda bir toplu sözleşme ikramiyesinin verilmesi, promosyonların tamamının çalışanlara dağıtılması, genel idare hizmetleri sınıfında çalışanların aynı unvanda olmasına rağmen farklı kurumlarda farklı maaş almalarındaki adaletsizliğin giderilmesi, ek ödeme, taban aylığa ve emekli ikramiyesine zam dahil onlarca kazanımı sağlayan yine Eğitim-Bir-Sen’dir” şeklinde konuştu.

Ücretli ve Vekil Öğretmen Uygulamasına Son Verilmeli

Öğretmen açığına da dikkat çeken Özer, “Eğitimin sorunlarının başında öğretmen açığı gelmektedir. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki illerimizde özellikle ücretli öğretmen ve vekil öğretmen uygulaması çok yaygın bir şekilde devam ediyor. Bunun mutlaka önlenmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

250 binden fazla öğretmen adayının atanma beklentisi içerisinde olduğunu kaydeden Özer, “Öğrencileri öğretmenle buluşturmak adına neler yapılabilir, bu konuda hangi adımların atılması gerekir, bu konulardaki görüş ve önerilerimizi hükûmet yetkililerine ilettik, iletmeye de devam ediyoruz. Kontenjanların artırılması gerektiği konusunda da görüşlerimizi dile getirdik” değerlendirmesinde bulundu.

Can: Okullara Özel İhtimam Gösteriyoruz

Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can, okullara yapılan hizmetlerden söz ederek, “Ümraniye’de ne kadar okul, eğitim kurumu varsa, özel ya da devlet okulu, ayırt etmeksizin özel ihtimam gösterdik. Devlet okullarına zaten gerekli ihtimamı gösteriyoruz. Diğer eğitim kurumlarına da, Kur’an kurslarına, bu okulların öğrencilerinin de kaldığı yurtlar olsun, hepsine özel bir ihtimam göstermek suretiyle yarınımız olan çocuklarımızın daha iyi imkânlarla hazırlanması için canla başla gayret göstermeyi belediye olarak birinci ilkemiz olarak gördük” dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, Eğitim-Bir-Sen İstanbul 3 No’lu Şube Başkanı Erol Ermiş ve Ümraniye Temsilcisi İsmail Yıldırım’ın da birer konuşma yaptığı programın sonunda, Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can ve protokol üyelerine teşekkür plaketi verildi.