Bakanlara üç yıl 'patron' yetkisi

Sarıkaya, "Bakanlara üç yıl 'patron' yetkisi" başlıklı yazısında "Bakanlara üç yıl süreyle verilen 'patron' gibi işten atma yetkisinin, özel sektörden farkı ise 'işe dönüş için dava açma haklarının' olmaması. Disiplin soruşturmalarında ise bakan veya...

Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya, yarın OHAL'in kaldırılması sonrası yerine getirilmesi beklenen kanun teklifi hakkında yazdı. Sarıkaya, "Bakanlara üç yıl 'patron' yetkisi" başlıklı yazısında "Bakanlara üç yıl süreyle verilen 'patron' gibi işten atma yetkisinin, özel sektörden farkı ise 'işe dönüş için dava açma haklarının' olmaması. Disiplin soruşturmalarında ise bakan veya atamaya yetkili amirin kararı ile bir yıl süreyle işten uzaklaştırma yapılabilecek, gerekirse bu süre birer yıl uzatılacak. OHAL yerine geçecek kanunda geçici madde olarak düzenlenen bu hükümler teklifin en çok tartışma yaratacak hükümleri arasında" ifadelerini kullandı. Sarıkaya'nın yazısı şöyle:

İKİ yıldır uygulanan OHAL yarın itibarıyla son bulacak...

Ancak kamu görevlilerinin işine son verme ile gösteri ve toplantılara ilişkin hükümleri 3 yıl daha devam edecek.

Bütün bunları da dün OHAL yerine geçmek üzere TBMM Başkanlığı'na sunulan bazı kanunlarda düzenleme yapan kanun teklifi getiriyor...

Buna göre bakanların yanı sıra Yüksek Öğrenim Kurulu da öğretim üyelerinin işine son verebilecek.

Bakanlığa bağlı, ilgili ve ilişkili olmayan Rekabet Kurumu veya belediyeler gibi kurumlarda ise yetkili amir kamu çalışanının işine son verme hakkına sahip olacak.

Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanuna tabi personel ile Jandarma ve Emniyet Genel Müdürlüğü personeli için de geçerli olacak.

"Terör örgütü ile ilişkili görülen" general ve amiraller dahil, tüm subay ve astsubaylar ile birinci sınıf emniyet müdürleri ile tüm kamu çalışanları hakkında, bakanlar 3 yıl boyunca işten çıkarma kararı verebilecek.

Bu kişilerin büyükelçi, vali gibi unvanlarının yanı sıra rütbeleri ve her türlü görev ve üyelikleri de ellerinden alınacak; gerekirse kendilerinin ve ailelerinin pasaportlarına el konulacak...

Emeklilik hakkını elde edemeyecek, gerektiğinde eş ve çocuklarının bankalardaki birikimleri ile mal varlıklarına da el konulabilecek.

BİR YIL UZAKLAŞTIRMA

Bakanlara üç yıl süreyle verilen "patron" gibi işten atma yetkisinin, özel sektörden farkı ise "işe dönüş için dava açma haklarının" olmaması.

Disiplin soruşturmalarında ise bakan veya atamaya yetkili amirin kararı ile bir yıl süreyle işten uzaklaştırma yapılabilecek, gerekirse bu süre birer yıl uzatılacak.

OHAL yerine geçecek kanunda geçici madde olarak düzenlenen bu hükümler teklifin en çok tartışma yaratacak hükümleri arasında.

Düzenleme ile OHAL Komisyonu'nun görevine devamı sağlanırken, Türk Silahlı Kuvvetleri personelinden göreve dönmesine karar verilenlerin, geçmiş kadroları yerine bakanlıklar bünyesindeki araştırma merkezlerinde görevlendirilmesi de hükme bağlanıyor.

AYM'YE "KATLANILAMAZ" GEREKÇESİ

Muhalefet, valilere 15 gün süreyle bir kişinin vilayete girmesini yasaklama hakkı da getiren düzenlemeye tepkili.

Nedeni de yasakların Anayasa ile belirlenen "seyahat özgürlüğü hakkı" ile "yaşam hakkının" engellenmiş olması...

Ayrıca, Anayasa Mahkemesi (AYM) aldığı bir kararda "toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin topluma mesaj vermek için yapıldığını, dolayısıyla yer ve güzergahının önemli olduğu, diğer tarafın buna katlanma yükümlülüğü bulunduğuna" hükmetmişti.

AYM engelini aşmak için teklife "günlük yaşamı aşırı ve katlanamaz derecede zorlaştıracak" ibaresi konuldu.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan'ın teklife destek amaçlı ziyareti sonrası sohbetimizde tepkisini şöyle gösterdi:

"OHAL'in özünü değil, sözünü kaldırıyor; hatta OHAL'i kalıcı hale getiriyor..."

Valilerin OHAL'den çok daha ağır yetkilerle donatıldığını da belirterek, özellikle sivil toplum örgütlerine vilayete girme yasağı, gösteri ve toplantı sınırlamasıyla, kamuda görevden almalara karşı çıkma kararlılığında olduklarını bildirdi.

AİHM'DE TARİHİ KARAR

Düzenleme ile getirilen önemli maddelerden biri ise AİHM ile ilgili...

Türkiye AİHM'de ancak "davanın kesinleşmesi" halinde yeniden yargılamaya izin veriyordu.

Yeni kanun ile dava açıldığı andan itibaren AİHM'de dostane çözüm ve yeniden yargılama yolu açılıyor.

Böylece "kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın etkin soruşturma yapılmadan verildiğine" ilişkin AİHM kararı beklemeden "dostane çözüme gidilebilecek ve davanın yeniden görülmesine izin verilecek..."

Yani hem tazminat ödenmesi hem de davanın yeniden görülmesi için AİHM'nin davayı sonuçlandırmasına gerek kalmayacak.

Bu AİHM'deki birçok dosyanın tüketilmesi anlamına geliyor...

Kanun düzenlemesi bu haliyle büyük olasılıkla çıkar...

Çünkü düzenleme AK Parti ve MHP kurmaylarının bir haftalık uğraşısı sonucu, güvenlik bürokrasinin de görüşü alınarak hazırlandı.

AK Parti ve MHP'nin oyları da komisyon ve gelecek haftaki genel kurul aşamasına yetiyor.

Kanun da gösteriyor ki, Türkiye'ye en azından 3 yıl daha OHAL'i andıran kurallar hakim olacak...

Haber Türk

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

GÜNDEM Haberleri