Ek Zam Memurların Cebini Bir Nebze Rahatlatacak

Kamu çalışanlarının ve emeklilerin mali kaybının her geçen gün arttığına dikkat çeken Kahveci, sabit ve dar gelirlinin elektrik, doğalgaz ve gıda maddelerine yüksek oranlarda zam gelmesinden...

Konfederasyon Genel Başkanımız Önder Kahveci, Kanal B ‘de canlı yayınlanan "Gündemin İçinden" programının konuğu oldu. Gündemin önemli konuları hakkında açıklama yapan Kahveci, Andımızın yeniden okullarda okutulmasıyla ilgili Danıştay kararı başta olmak üzere, sabit ve dar gelirlinin içinde bulunduğu ekonomik tablo, ek zam konusu, ek gösterge düzenlemesi, sözleşmeli çalışma sistemlinin kaldırılması ve mülakatla işe alımlara son verilmesi gibi kamu çalışanlarını yakından ilgilendiren düzenlemelere ilişkin görüşlerini dile getirdi.

 

KAHVECİ: TÜRKİYE KAMU-SEN ANDIMIZIN OKULLARIMIZDA YENİDEN OKUTULMASINI İSTİYOR

 

Danıştay 8. Dairesi tarafından Andımızın okullarda yeniden okutulması ile ilgili kararını memnuniyetle karşıladıklarını belirten Genel Başkan Kahveci, bu durumdan rahatsız olanlara tepki göstererek; “ülkemiz hukuk devletidir, kimse işine geldiği gibi yargı kararlarını yorumlayamaz. Yargının Andımız ile ilgili kararı ortadadır, yargı andımızın okutulması yönünde karar vermiştir. Bundan kim neden rahatsız olmaktadır? Bilmeyenler açıp Milli Eğitimin genel amaçlarını okuyabilir. Biz Türkiye Kamu-Sen olarak Andımızın yeniden okullarımızda okunmasını istiyoruz” dedi.  Bu duruma itiraz edenlerin Anayasanın 66. Maddesine karşı geldiklerinin altını çizen Kahveci açıklamasına şu şekilde devam etti:

“Heyecan ve şevkle okunan Andımız derhal yeniden okullarımızda okutulmalıdır. Türk toplumu için “Andımız” kapsayıcı ve bütünleştirici bir metindir. Buna itiraz edenler anayasanın 66. Maddesine de mi itiraz ediyorlar? Yetkili sendika kamu görevlilerinin onlarca sorunu varken, sesini çıkarmıyor ama Andımız konusunda aslan kesiliyor. Tek kelimeyle yazıklar olsun! Siz kim oluyorsunuz da mahkemenin kararını tanımıyorsunuz? Sayın Cumhurbaşkanı’nın Andımızın okunması yönündeki mahkeme kararının uygulanması noktasında bir tavır sergileyeceğine inanıyorum.”

 

Programda sözleşmeli sistemin ülke gündeminden kalkması gerektiğinin altını çizen Genel Başkan, “özlük ve sosyal hakları aynı olan bir sistem getirilmelidir. Böyle oldukça verimlilik artmamaktadır. Zihinleri meşgul olan çalışan verimli olabilir mi? Sözleşmeli çalışmaya dünde, bugünde, yarında karşıyız” dedi.

 

KAHVECİ: EK ZAM MEMURLARIN CEBİNİ BİR NEBZE RAHATLATACAKTIR

 

Kamu çalışanlarının ve emeklilerin mali kaybının her geçen gün arttığına dikkat çeken Kahveci, sabit ve dar gelirlinin elektrik, doğalgaz ve gıda maddelerine yüksek oranlarda zam gelmesinden en çok etkilenen kesim olduğunu kaydetti ve konuyla ilgili ek zam önerisinde bulundu;

“Ek zam, memurların cebini biraz olsun rahatlatacak aynı zamanda piyasaya da can verecektir. Kayıplara bakıldığında EK ZAM talebimiz mutlaka hayata geçirilmelidir. Çarşı ve pazar rakamlarına bakınca enflasyon TÜİK rakamlarından çok daha fazla. 2019 yılı Bütçe rakamlarına bakınca bu bütçe memurun bütçesi değildir diyoruz. 2019 yılı yüzde 4+5 zam oranlarıyla geçiştirilemez. Biz enflasyon farkının yanında büyüme ve refah  payını da istiyoruz. Çarşı ve pazar rakamlarına bakınca enflasyon TÜİK rakamlarından çok daha fazla. 2019 yılı bütçe rakamlarına bakınca bu bütçe memurun bütçesi değildir diyoruz. Kamu çalışanlarını mağdur edecek, enflasyona ezdirecek bir bütçeye memurun bütçesi diyemeyiz. Emeklilerimiz, perişan, asgari ücretli zorda, bunlara da iyileştirmeler yapılmalı, piyasada canlandırılmalıdır.”

 

KAHVECİ: 3600 EK GÖSTERGENİN HAKKİNİYETLİ DÜZENLENMESİ İÇİN PEŞİNİ BIRAKMIYORUZ

 

Bütün çalışanları kapsayacak şekilde 3600 ek gösterge düzenlemesinin yapılması için çalışmaları yakın takibe aldıklarını söyleyen Genel Başkan, ”3600 ek gösterge konusunun peşini bırakmıyoruz. Hakkaniyetli bir şekilde ek gösterge rakamlarının yükseltilmesini talep ettik. Tüm çalışanları kapsamalı ve yardımcı hizmetler sınıfı da dahil edilmeli dedik. Biz yıllardır ek gösterge konusunda adaletsizlik olduğunu söylüyorduk. Şimdi bunu düzeltmenin zamanı geldi. Bir günde ortak mutabakatla bu konu hallolur. Adaletli bir şekilde rakamlar yeniden düzenlenir ve heyecanla beklenen düzenleme hayata geçirilebilir. Kamu görevlileri endişe duymasın Türkiye Kamu-Sen ek gösterge konusunda takiptedir” dedi.

 

KAHVECİ:  İŞ GÜVENCESİ BİZİM KIRMIZI  ÇİZGİMİZDİR.  SÖZLEŞMELİ ÇALIŞMA SİSTEMİ ÜLKE GÜNDEMİNDEN KALKMALIDIR.

 

Aile bütünlüğünün korunması açısından kamuda sözleşmeli sistemin tamamen kaldırılması gerektiğini belirten Kahveci,  konuyla ilgili şunları söyledi:

“Kamuda sözleşmeli olarak görev yapanların bir an önce kadroya alınması gereklidir. Biz bu konuda çalışma yaptık. İş güvencesi bizim kırmızı çizgimizdir. İhtiyaç var ise neden vekil adı altında çalıştırıyoruz. Ücretli öğretmen ne anlama gelmektedir? 4-A’lı personel olunca anne oluyorsunuz da kamu dışı aile elemanı statüsünde çalışan anne değil mi? Bunu kabul etmek mümkün değildir. Aile bütünlüğünü korumak devletin görevidir. Sözleşmeli çalışma sistemi Türkiye’nin gündeminden kalkmalıdır. Özlük ve sosyal hakları aynı olan bir sistem getirilmelidir. Böyle oldukça verimlilik artmamaktadır. Zihinleri meşgul olan çalışan verimli olabilir mi? Sözleşmeli çalışmaya dünde, bugünde, yarında karşıyız.”

 

KAHVECİ: LİYAKAT VE EHLİYET BİZİM KÜLTÜRÜMÜZÜN ÖZÜDÜR. MÜLAKAT İLE İŞE ALIMLARA BİR AN ÖNCE SON VERİLMELİDİR.

 

İşe alımlarda ve görevde yükselmelerde mülakat isteminin sakıncalarına değinen Kahveci, “kul hakkının yenildiği bir uygulama yıllardır başımızda. Bu adaletli bir yaklaşım değildir, tarafımızca asla kabul edilemez” şeklinde açıklamada bulundu. Kahveci, bu konuyla ilgili görüşlerimizi Cumhurbaşkanına aktardıklarını da belirterek şu şekilde sözlerini tamamladı:

“İşe alımlar ve görevde yükselmelerde son yıllarda Mülakat sistemi getirildi. Kim yapıyor bu mülakatı, komisyonlar. Mülakatla liyakatli, ehliyetli insanları seçiyoruz derseniz bu yanlış olur. Mülakat deyince torpil anlayışı hakim oluyor. Sayın Cumhurbaşkanı’na mülakatla ilgili eleştiri ve görüşlerimizi ilettim. Bu konudaki raporumuzu kamuoyuyla paylaştık. Bu adaletli bir sistem değil, kul hakkının yenildiği bir sistemdir. Binlerce insanın “Hakkım yendi” dediği bir sistemde neden hala ısrarcısınız? Bunu kabul etmek, anlamak mümkün değil. Yazılıda 90 puan alan insana mülakatta 10 puan vermek vicdani midir? Mülakat konusu her alanda bitirilmelidir. Bunun üzerinden sendikalı ayrımcılık yapılmaktadır. Liyakat ve ehliyete bizim kültürümüzde vardır. Devletin devamlılığı için bu hayatidir. Dinimizde, “emaneti ehline verin” diyor. Buna neden uyulmuyor? Hem sendikal ayrımcılığa hem de insanların haklarının gasp edilmesine göz yumulmamalıdır.”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

KAMU PERSONELİ Haberleri