İstanbul MEM'den Bir Garip Atama

İstanbul'da 09.08.2010 tarihinde eğitim kurumları müdürlerinin zorunlu yer değiştirmesi yapıldı. Bu değişiklikten sonra Bağcılarda bir meslek lisesine Z.D. müdür olarak atandı; fakat Z.D. il milli eğitim müdürlüğünde vekâleten şube müdürü olarak görev yaptığı için rotasyondan sonra göreve başlayıp tekrar ildeki görevine geri döndü.

Sıkıntı da bu süreçten sonra okula kimin vekâlet edeceği hususunda yaşandı. Okulda kadrolu bir müdür başyardımcısı ve yine kadrolu olmak üzere 6 (altı) tane müdür yardımcısı varken ilçe milli eğitim müdürünün tasarrufuyla okula vekil müdür olarak Bahçelievlerde bir lisenin fizik öğretmeni E.E.A teklif edildi. Hem bu kişinin önünün açılması hem de olayın yargıya gitmesini engellemek adına yönetici atama bölümü okulun müdür başyardımcısından 'okulun müdürlüğünü istemiyorum' diye dilekçe aldı. Başyardımcının 'istemiyorum' dilekçesinden sonra bir hak olarak okulun müdür yardımcılarından iki tanesi de 21.09.2010 tarihinde okulun vekil müdürlüğü için dilekçe verdi.

Daha sonra başyardımcının dilekçesini çekmesine rağmen, müdür yardımcılarının dilekçeleri olmasına rağmen kadrosu öğretmen olan E.E.A 10.11.2010 tarihinde okula vekil müdür olarak verildi.

Okulda kadrolu müdür başyardımcısı ve müdür yardımcıları varken bir öğretmenin bu idareciler üzerine vekâleten de olsa müdür olarak verilmesi ne kadar doğrudur? Bu yapılmak istenen ne yasalara, ne vicdana ne de hak ve hukuka sığmaktadır. Üstelik bu şahıs mevcut durumuyla bu okula atanma şartlarına ve liyakate de sahip değildir. Son üç yıldır da bir ilköğretimde görev yapan,girmiş olduğu müdürlük hatta müdür yardımcılığı sınavını dahi kazanamayan bu kişi bir meslek lisesini yönetecek mesleki ve idari bilgiye de sahip midir.

Okulda hem mesleki hem de idari bilgi ve tecrübeye sahip, uyumlu ve ekip ruhuyla çalışan müdür yardımcılarının üzerine bu idarecinin gelmesi okulun bütün işleyişine zarar vermiştir.

10.3.2004 günlü 2004/23 sayılı Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü Genelgesinin C-Diğer Hususlar başlıklı genelgesinde herhangi bir nedenle boşalan eğitim kurumu müdürlüklerine öncelikle eğitim kurumlarının müdür başyardımcıları ve müdür yardımcıları ya da daha önce yöneticilik görevinde bulunmuş olan öğretmenler ile yeterliliği bulunan diğer öğretmenler arasından vekâleten görevlendirme yapılabileceği belirtilmiştir.

Mevcut genelge ortadayken ısrarla bu idareci neden getirilmiştir?

En son çıkan eğitim kurumlarına yönetici atama yönetmeliğine göre meslek liselerine müdür olarak atanacaklarda meslek öğretmeni olma şartı aranmaktadır. Okulda görev yapan üç müdür yardımcısı aynı zamanda meslek öğretmenidir ve sınav kazanarak müdür yardımcısı olmuşlardır. Eğer ki vekâleten atamada bu şart aranmayacaksa okuldaki diğer iki müdür yardımcısı da getirilmek istenen idareciden hem liyakat hem de mesleki ve idari bilgi ve tecrübe bakımından üstündür. Çünkü her iki müdür yardımcısı da müdürlük sınavına girmiş biri 73 bir diğeri ise 69 almıştır. Ayrıca 73 alan müdür yardımcısının yüksek lisansı da mevcuttur. Yine bu iki idarecinin sayısız miktarda takdir ve teşekkür belgesi de vardır. Bu iki idareci aynı zamanda okulun en eski idarecileridir ve okula yer yer kısa süreliğine vekâleten bakmışlardır.

Okuldaki bütün idareciler her bakımdan getirilmek istenen ve tekrar üstüne basarak söylüyor ki kadrosu öğretmen olan bu idarecinin üstün olmasına rağmen neden bu göreve layık görüldüğü bir muammadır.

Bundan sonraki süreçte müdür yardımcıları mahkemeye gitmeye hazırlanıyor. Okuldaki müdür yardımcılarından 4 (dört) tanesi (ikisi meslekçi, diğer ikisi müdürlük sınavı kazanmış) birkaç gün içerisinde mahkemenin yolunu tutacak. Amaçlarının müdür olmak değil bu usulsüz atamayı iptal ettirmek ve vekâlet hakkı üzerinde bulunan müdür başyardımcısının okula vekâlet etmesini sağlamak. Eğer mahkemenin sonucu müdür yardımcılarının lehinde çıkarsa müdür yardımcıları ayrıca bu atamada sorumlu olanlar hakkında özellikle de A. P. hakkında görevi kötüye kullanma suçundan savcılığa suç duyurusunda bulunacaklardır.

Buradan Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız'a sesleniyoruz. Mahkeme yollarında eğitimcilerin, idarecilerin enerjileri boşa harcanmasın. Bir an önce bu usulsüz atamayı mahkemeye gitmeden iptal etsin.