Müptezeller Kaosu Derinleştiriyorlar

Adil Gülmez

Müptezel, Arapça kökenli bir kelime.  Ele ayağa düşmüş, orta malı, çok bulunan, hor kullanılan anlamlarına geliyor. Çokça bulunan, ucuz anlamını verenler de var.

Son birkaç yıldır tıpkı “eyyamcı” gibi popülaritesi artmış bir kelime. Aşağılama bildiren bir sıfat olduğundan kulaklarımız pek aşina değil. Dolayısıyla hakaretin debisini düşünüp muhatabın kulağını tırmalamadan sarf edebiliyoruz. Dolayısıyla “beş para etmezsin” diyemediğimiz insanlara kolaylıkla “müptezel” diyerek alacağımız tepkinin şiddetini kırmış oluyoruz.

Bu kelimeyi kullanarak vermek istediğimiz mesaj ilk anda herkes tarafından anlaşılamayacak olması kelimenin hem gücü hem de zaafıdır. Türkçesi tedavülde olan bir kelimenin Osmanlıcasını kullanmak bu tür bir riski de beraberinde taşımaktadır.
 
“İptiladan müteşekkil müptela aşkın müptezeli
Edebisi ebedisi rahvan gider, duru ezeli”

Muhatabınızın şahsiyeti henüz oluşmamışsa, davranışlarında olgun insan emareleri yoksa bir başka ifadeyle rüştünü ispatlamamışsa onu itibarsız kılmanın en kestirme yolu boynuna bir “müptezel” yaftası takmaktan geçer. Üstüne üstlük bir de adı çıkarsa dokuza, inmez sekize misali o artık sokaklarda mebzul miktarda arzı endam eden bir müptezeldir. Tıpkı bu günlerde örneklerine çokça şahit olduğumuz gibi.

Müptezellik nasıl fark edilir?
Müptezeli tanımak zordur. Her şeyden önce bu musibet her insanın başına gelebilir. Çok makul ve mantıklı düşünen insanlar bile farkında olmadan da müptezel olabilirler. Bu cürmü irtikap edenleri ancak cürmü meşhut yapabildiğiniz zaman tanıma fırsatı bulabilirsiniz. Zan üzerinden giderek mesafe almak pek sağlıklı değildir. Malum zannın çoğundan kaçınmak esastır.

Müptezelleri tanımanın bir başka yolu da bu derde duçar olmayanların kadri kıymetini bilmektir. İçinden geçtiğimiz süreç başımıza türlü belaları başımıza örse de bize “Furkan” kabiliyetini de vermektedir.

Hakkı batıldan ayırma yeteneği diyebileceğimiz Furkan kabiliyetine sahip kişiler aynı hatayı tekrar tekrar yaşamazlar. İlk tecrübe masumdur. Tekerrürler velev ki sağdan dahi gelse Furkan sahipleri o tehlikeyi fark ederler ve savuşturmada güçlük çekmezler. İçinden geçtiğimiz süreç literatüre yeni terimler kazandırmaya devam ediyor. Bunlardan biri de “müptezel kripto” dur.

Yazar Latif Erdoğan “müptezel kripto” tabirini kullananlardan biri:
'Müptezel kripto' tabir ettiği kişilerin davranışlarını 17/25 Aralık sonrasında bazı ateist ve dinsizlerin davranışlarına benzeten Erdoğan şunları kaydetti "yıllardır ben Risale-i Nur talebesi değilim, hizmet hareketinin nur hareketiyle organik hiçbir bağı yoktur, demesine ve hiç olmazsa bu beyanında dürüst davranmasına rağmen, bazı müptezel kriptolara ne oluyor ki, onu Risale-i Nur talebesi kabul ediyor ve onun üzerinden de temiz, nezih nur topluluğunu vurmaya çalışıyorlar. 17-25 Aralık darbe girişiminden sonra, bazı ateist ve dinsizler, nasıl ki paralel yapıyı bahane edip bu yapı üzerinden bütün Müslümanları vurmaya kalkıştılarsa, şimdi de ona benzer bir davranışı bu kripto müptezeller üzerinden organize etme peşindedirler. Maksatları sayıları milyonlara varan gerçek nur talebeleri ile hükümetin arasını açmak ve yeni bir çatışma alanı oluşturarak içinde bulunduğumuz kaosu daha da içinden çıkılmaz bir hale getirmektir. Elbette bir başka maksatları da paralel ihanet çetesi üzerine yoğunlaşmış tecessüsü başka alanlara dağıtarak bu yapı üzerine çökmüş haklı baskıyı mümkün mertebe hafifletmektir."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.