Okul Müdürlerini Nasıl Belirleyelim

Adil Gülmez

Benim gözümde okul müdürleri ilçe ve şube müdürlerinden daha mühim bir vazife yerine getiriyorlar.

Öğretmenle her gün yüz yüze gelmeleri ilçedekilere göre onların ehemmiyetini daha da artırıyor.

Sınıfta yaşanan her şey onların sorumluluğu altında.

Öğretmen, öğrenci, diğer personel ve velinin etrafında yaşanan her türlü problem ilk önce müdüre gider.

Müdür, meselelere çözüm bulma merciidir.

Şefkat, merhamet ve kabiliyet gerektiren bir iştir okul idare etmek.

Gecesini gündüzüne katarak sınav kazanan ama sosyalitesi zayıf olanlardan, arkasına sendika desteğini alarak atananlardan ve başka vesayetçilere boyun eğerek o makama oturan kişilerden idare edebilen müdürler çıkmaz. Bu ağalar ancak koltuk korurlar. Koltuğu sağlama almanın yolu da o koltuğa oturabilecek potansiyele sahip olanları idareden uzak tutmaktan geçer. Daha önceki yazılarımda değindiğim gibi bu tip müdürlere “muhafazakâr müdürler” diyoruz. Milli Eğitimin muhafazakâr müdürlerle başı ciddi şekilde dertte.

İlçe ve Şube müdürlüklerine atamalar yapıldıktan sonra eskiler ne oldu, bir soru akla gelebilir.

Zaten çoğunun emeklilik dönemi gelmişti, onlar da tekaüte ayrıldılar diye düşünmeyin.

Emekli olmadıkları gibi birçoğu hala soruyor:

“Biz tecrübeli idarecileriz. Devlet neden bizim deneyimlerimizden faydalanmıyor, biz hala hizmet edebiliriz.”

Hülasa emekli olmadı zatı alileri.

Eğitim uzmanı diye merkezlere depolandılar.

Ne iş yapar eğitim uzmanı?

Genelde bir şeyler yapıyorlar gözükürler ama herkes te bilir ki getirildikleri mevki iş üretme yeri değil, kızağa çekilme makamıdır.

Yazık devlete ve millete…

Bu kadar insan yük değil mi?

Keşke özendirici bazı tedbirlerle emekli edilebilseler.

Tekrar okul müdürlerine avdet edersek; şu soruyu sormamız gerekiyor:

Okullara müdürler nasıl atansınlar?

Tüm okullarda sadece öğretmenlerin oylarıyla üç okul öğretmen müdür adayı olarak belirlenir. İlçeye gönderilecek aday isimleri okulda neler yapacaklarına dair birer dosya hazırlarlar. Dosyalar ilçede kurulan komisyon tarafından incelenir ve elenir. Uygun görülen dosyaların sahipleri çağrılarak “nasıl” yapacakları sorulur. Makul görülen isimler İl Milli Eğitim Müdürlüğüne gönderilerek Vali’nin oluruyla müdürler atanır.

Sınav kazanmış olma şartı kesinlikle müdür adaylarının önüne bir ön şart olarak getirilmemelidir. Her öğretmen katılma hakkına sahip olmalıdır.

Gerek okuldaki seçimlerde gerekse başka safhalarda kesinlikle başka unsurların devreye girmemesi gerekir.

Artık okulun sınıflarına kadar nüfuz eden veliler ise kesinlikle seçime katılamazlar.

Kasketli muhtar amcanın müdür belirleme sürecine dâhil olması ise tam bir komedi olur.

Adilgulmez.com

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.