***SEÇİMİN ARDINDAN***

Ezilen, zulme uğrayan, hakları elinden alınan geniş kesimler için zulmü yapanlarda gözlenen zihniyet değişimi, eğer samimilerse, uzun vadede seçim sonuçları kadar önemlidir. Ülkemizde kurucu unsur olmakla övünen parti, uzun yıllar zulmün sembolü olmuş ve milletin hafızasına bu yönü ile kazınmıştır. Bu parti, seçimler demokratik kurallar içinde yapılmaya başlandığı günden beri toplumdan destek bulamadığını görmüş ve değişimi tartışmaya başlamıştır.

Zulmün sembolü parti ve zihniyeti, değişimi kendiliğinden gündemine almış değildir. Seçimler gelir geçer, birileri kazanır birileri kaybeder, ancak uzun vadede kazananlar değişimi talep eden, yön veren, inisiyatifi elinde bulunduran ve her zaman hakkı, adaleti ve vicdanı savunanlar olur.

Değiştim diyerek yeni yüzleri ile sahne alanların samimiyetini zaman gösterecektir, ancak bize, sendika ve sivil toplum kuruluşlarına düşen görev, kontrol ve denetimi elden bırakmamak olacaktır. Özallı yıllardan sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın büyük mücadelesi, gayreti, cesareti ve gerçekten sivil olan sendika, dernek ve vakıfların katkılarıyla, uzun yıllar emek vererek gerçekleştirdiğimiz değişimin bundan sonraki serüvenini, onlardaki samimiyet değil yine biz belirleyeceğiz.

Seçim geçer, akıl veren çok olur. Sonradan söylenenlerin hiçbir kıymeti yoktur. Önemli olan önceden tespit etmek, rapor etmek, kamuoyu oluşturmak ve uyarmaktır. Bir konuda toplumun geniş kesimleri ve kitlelerin temsilcileri homurdanmaya başlamışsa, ilgililerin kulak kabartması gerekirdi diye düşünüyorum.

Son yıllarda çalışma hayatındaki en önemli problem emekli maaşlarının yetersizliğinin ötesinde maaşlardaki dengesizlik olmuştur. Bir yanlışı düzeltmek için bazen zaman yeterli olmayabiliyor. Bir önceki çalışma bakanının sebep olduğu işçi, memur ve emekli maaşlarındaki çarpıklığın, krizle birleşince telafi edilemediği anlaşılıyor.

Çalışma hayatını düzenleyen yetkililerin zamana göre değişmeyecek şöyle bir ilkeyi akıllarından çıkarmamaları gerekiyor artık. Bir ülke eğer zenginlik üretiyorsa zenginliği, fakirliğe mahkum olmuşsa da fakirliği millet olarak birlikte çekecek sistemi kurmak devletin en önemli görevidir. Adına gelir dağılımındaki adalet deyin veya vergide adalet deyin bu bir şekilde sağlanmalıdır.

Yerel seçimlerin genel seçim gibi etki oluşturduğu bir ülkede işe alımın da adaletli bir sistemle yapılması, sadakat-liyakat dengesinin gözetilmesi de önemlidir. Gazze gündemi aslında Gazze gündemi olmanın ötesinde tutarlılık sorgusu haline gelmiştir.

Yirmi yıllık süreçte üretilen eserler, yapılan yollar ve diğer önemli atılımların yanında tarihe not düşülecek en önemli gelişme zihniyet değişimidir. Bu değişimi talep edenler kaybetmeyecek ve her daim aktör olmaya devam edecektir.

Talat YAVUZ
Eğitim Bir Sen Genel Sekreteri
[email protected]