Ücretli Öğretmen Düzenlemesinde "Adrese Teslim" İddiası

Ücretli Öğretmen Düzenlemesinde "Adrese Teslim" İddiası

Ortalama 5 yıl ve 2017-2018 eğitim öğretim döneminde çalışmış olmak şartı düşünüldüğünde, ücretli öğretmen düzenlemesi adrese teslim bir ilan görünmektedir.

MEB Adrese Teslim Atama mı Yapacak?

Ortalama 5 yıl ve 2017-2018 eğitim öğretim döneminde çalışmış olmak şartı düşünüldüğünde, ücretli öğretmen düzenlemesi adrese teslim bir ilan görünmektedir.

Ücretli öğretmenlerin Sözleşmeli öğretmenliğe geçişleri için hazırlanan kanun teklifi maddesi şöyle:

"MADDE 80- 25/8/2011 tarihli ve 652 sayılı Milli Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

"GEÇİCİ MADDE 15- (1) 1/12/2006 tarihli ve 2006/11350 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Milli Eğitim Bakanlığı Yönetici ve Öğretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine İlişkin Kararın 9 uncu maddesi kapsamında 2017-2018 eğitim ve öğretim yılında ek ders ücreti karşılığında görev yapmış olanlar; bu görevlerinden dolayı en az 540 gün sigorta primi ödenmiş olması, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde öngörülen genel şartlar ile öğretmenliğe atanabilmek için aranan Özel şartları taşımaları, herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazanmamış olmaları ve Kamu Personel Seçme Sınavında Bakanlıkça belirlenen taban puan ve üzerinde puan almış olmaları kaydıyla, Bakanlıkça belirlenecek esas ve usuller çerçevesinde bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içerisinde yapılacak sözlü sınav sonuçlarına göre ek 4 üncü madde uyarınca öğretmen unvanlı vize edilmiş pozisyonlarda sözleşmeli personel olarak istihdam edilebilir. Bakanlıkça belirlenecek alanlarda olmak üzere bu kapsamda istihdam edilebilecek sözleşmeli öğretmen sayısı 5.000'i geçemez.""

Bu maddeye göre (meclisten bu haliyle geçerse) 5.000 kişilik kadro için;

- 2017-2018 de ücretli öğretmenlik yapmış olma

- Bugüne kadar 540 gün SGK Primi (ücretli öğretmenlikte) ödenmiş olması

- Devlet memuru olma şartlarını taşıyor olması

- Öğretmenlik için gerekli şartları taşıyor olması

- KPSS den bakanlıkça belirlenecek taban puana sahip olmaları,

şartları aranacak. Bu şartları taşıyanlar sözlü sınava alınacaklardır.

Buraya kadar bakıldığında normal yani ücretli öğretmenlik yapmayanların da KPSS taban puanına sahip olmaları şartı var diye düşünülebilir.

Ücretli öğretmen ile diğer adaylar (yüzbinlerce aday) arasındaki farkın tespiti için son atamalara bir bakalım.

MEB 2017'de son Sözleşmeli alımında taban puan olarak tüm alanlarda "50" puan olarak belirlemişti.

Evet KPSS'den 50 puan alan herkes başvuru yapabildi. Fakat başvuru yapan herkes değil boş kadronun 3 katı aday sözlü sınava çağrıldı.

2017 yılında yapılan atamada oluşan taban puanlara baktığımızda 50 puan ile sözlü sınava davet edilen yok. Sözlüye çağrılan adayların puanlarının bir kısmını aşağıdaki tablodan görebiliriz.

tekst.jpg

Tablonun tamamını incelediğimizde de 50 taban puan ile sözlü sınava çağrılan adeta yok gibi.

Ücretli öğretmenlere yönelik düzenleme yürürlüğe girdiğinde ücretli öğretmenler belirlenecek taban puana (ki bakanlık 40 olarak da belirleyebilir yine 50 olarak da... ) sahip iseler sözlü sınava girecekler.

Oysa ki ücretli öğretmenlere yönelik yukarıdaki şartları taşımayan adaylar tabloda olduğu gibi 70,80 puanlarla sözlü sınava katılabilecekler.

Sözlü sınavlarda malum. Bakanlık geçtiğimiz yıl +5,-5 kuralını işletin emrine rağmen buna dahi uyulmamıştır. Eminiz ki ücretli öğretmenlere sözleşmeli öğretmenlikte böyle bir kural hiç olmayacak. Olursa bu kanunun anlamı olmaz zaten.

Bu durumda normal şartlarda sözlü sınava çağrılması mümkün olmayan aday sözlüye katılma hakkı elde edeceği gibi atanması da mümkün olacak.

5000 kadro ile sınırlı atama adrese teslim mi?

Bugün öğretmenlik boş kadrosu iyice sıkışmış, atama bekleyenler ise her geçen gün artmaktadır.

Kadro sayısı kaç olursa olsun böyle bir uygulamaya imza atmak eşitlik ilkesini yok saymak, haksızlığa imza atmaktır.

Bu imzayı atanları tarih unutmayacaktır...

Bu atamanın etkisi de tepkisi de büyük olacaktır.

Başvuru sayısı sınırlı olacaktır çünkü: ücretli öğretmenlikte 540 gün prim dolduran öğretmen sayısı çok değildir. Üstelik bu öğretmenin 2017-2018 de ücretli öğretmenlik yapmış olması şartı da kısıtlayıcı niteliktedir.

İşte tüm bu durumlar acaba adrese teslim bir uygulama mı yapılıyor sorusunu akla getiriyor? Yani bu şartları taşıyan birileri var ve onlar için bir düzenleme mi söz konusu?

Bu sorunun cevabının Evet olduğuna inanlardanım aksi halde bu uygulamanın başka izahı yoktur.

Ücretli öğretmenleri düşünenlere:

Ücretli öğretmenleri düşünüyoruz diyen bir bürokrat ya da bakan var ise onlara tavsiyemiz nettir. Ücretli öğretmenlik onbinlerce kadro için değil zorunlu halde olması gereken bir uygulama olmalı ve ücretli öğretmenleri düşünenler ücretli öğretmen görevlendirmelerini de kayırma ile, torpil ile değil liyakat ile yapmalıdırlar ve bu öğretmenleri düşünenler onları köle gibi çalıştırmamalı, insanca çalışma şartları sağlamalıdırlar.

Bugün ücretli öğretmen asgari ücretin de altında ücret almaktadır.

SGK hesabında bile dezavantaj var.

Bugün ücretli öğretmenin çalıştığı her 7,5 saati bir gün sayılarak SGK primi ödenmektedir. Yani 5 haftada 5 gün ve 30 saat derse giren bir öğretmenin o hafta için prim gün sayısı 4 gündür. Kadrolu/Sözleşmeli bir öğretmen haftada 3 gün derse girse de haftada 7 gün ayda 30 gün SGK primine tabi iken ücretli öğretmen haftanın 5 günü gittiği halde haftada 4 ayda ortalama 16 günü SGK primi ödenmektedir.

Bu durumda bu kanun yürürlüğe girdiğinde 540 günlük prim gün sayısını doldurabilmesi için eğitim öğretimin açık olduğu(olması gereken ama hiç bu kadar olmuyor) 36 haftada hiç rapor almadan, okul hiç kapalı olmadan (kar, bayram...) devam eden bir öğretmen için 3,75 yıl demektir.

Yani ortalama 5 yıl gibi ücretli öğretmen olarak çalışmış olanlar ancak sağlarlar bu şartı.

Üstelik 2017-2018 de çalışanlar arasından olacak. Bu da bu yıl torpille alınanlara torpilli atama demektir.

Evet bu atamalar adrese teslimdir. Vaz geçilmelidir. Ücretli öğretmeni fedakar görenler, haksızlığa uğruyorlar, onların tecrübesinden istifade edelim diyenler;

- Sayın bürokratlar,

- Sayın bakanlar,

- Sayın vekiller 5bini kurtarmakla olmaz...

Onbinlerin çalışma şartlarını iyileştirin. Onlara örneğin vekil öğretmenlik hakkı verin. İşte o zaman ücretli öğretmenliğe hizmet etmiş olursunuz. Aksi halde herkes töhmet altında kalacaktır. Mutlu olan 5bin bile olmayacak ama bu uygulamaya karşı çıkan onbinlerce ücretli öğretmenin yanında yüzbinlerce atama bekleyen öğretmenin ahı da tepkisi de yakanızda olacaktır.

Sizin asli göreviniz ücretli öğretmenliğe son vermek olmalı iken kayırmacı bir yaklaşımla çıkarılacak bu yasayı içinize sindirmenizi yüzbinler sindiremeyecektir.

Atama sayısını arttırmanız daha yararlı bir yaklaşım olacaktır...

Bir kez daha düşünün ve sözleşmeli öğretmenliğe de son veren tüm okullarda kadrolu öğretmenlerin çalıştığı bir çalışmaya imza atarak tarihe geçin ve tarih böyle yazsın sizi...

Maksut BALMUK

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum