Dinçer, Başbakanla Yine Ters Düştü

Dinçer, Başbakanla Yine Ters Düştü

Kamuoyunun yakından takip ettiği üzere, Sayın Başbakan dershanelerin kapanacağını kesin bir dille açıklamış, kamuoyu bu açıklamayı günlerce tartışmıştı.

Kamuoyunun yakından takip ettiği üzere, Sayın Başbakan dershanelerin kapanacağını kesin bir dille açıklamış, kamuoyu bu açıklamayı günlerce tartışmıştı. Başbakan  Erdoğan, “Dershanecilik olayını kaldıracağız. Bundan kim gücenirse gücensin, kusura bakmasınlar. Bu benim halkımın vatandaşımın ortak talebidir.” Demişti.

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer ise, “dershanelerin kapatılmasının sadece hukuki bir mesele olmadığını Şayet talebi belli oranda düşürmeksizin sadece hukuken dershaneleri kapatma noktasına gidersek o zaman bunun başka alanlara kanalize olacağını, bu taleplerin farklı türde karşılanacağını da varsaymamız gerekiyor.” Diyerek bu konudaki endişelerini dile getirmektedir.

Bakan Dinçer dershane konusunda Başbakan kadar net değildir, bu kaygılarını da açıkça kamuoyu ile paylaşmaktadır. Bakan Ömer Dinçer’in konuyu değerlendirdiği konuşması aşağıdadır.

Bakan Dinçer konuk olduğu AA Editör Masası'nda, AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Kemal Öztürk ile editörlerin sorularını yanıtladı.

Dershanelerin kapatılmasına yönelik çalışmaların geldiği aşamanın sorulması üzerine Dinçer, ''Dershanelerin kapatılması sadece hukuki bir mesele değil'' diye konuştu.

Konunun aynı zamanda sosyal ve ekonomik bir mesele de olduğunu belirten Dinçer, şunları söyledi:

 ''Siz Milli Eğitim Bakanlığı'nda eğitiminizi iyileştirirseniz dershanelere ihtiyacınız azalır. Talebi düşürmeniz lazım ki dershaneye olan ihtiyacınız da azalsın. Şayet talebi belli oranda düşürmeksizin sadece hukuken dershaneleri kapatma noktasına gidersek o zaman bunun başka alanlara kanalize olacağını, bu taleplerin farklı türde karşılanacağını da varsaymamız gerekiyor. O yüzden çok hassas şekilde bu meseleyi tartışıyoruz.

Türk Eğitim Sen olarak, Sayın Ömer Dinçer’in açıklamalarına ve dershanelerin kapatılmasının hangi sonuçları doğuracağı konusundaki kaygılarına biz de katılıyoruz. Ancak, Sayın Başbakan ile Bakan Dinçer ilk defa çelişmiyor. Bildiğiniz gibi, sayın Dinçer 5. Sınıflara sınıf öğretmenleri girmeye devam edecek, orta okulu bitiren her öğrenci liselere gitmek zorundadır, açık liseye gitmeyecekler diye açıklamalar yapmıştı, ancak bu konularda sayın Dinçer’in değil, Sayın Başbakan’ın tam tersi açıklamaları uygulanmıştı.

Türk Eğitim Sen dershanelerin mevcut yapısından rahatsız olduğunu defalarca açıklamış, dershanecilik sistemine çekidüzen verilmesini dile getirmiştir. Burada Bakan’ın yaptığı açıklama, dershanelerin ihtiyaç olmaktan çıkarılmasından sonra bir yeni yapının oluşturulması gerektiğidir. Aksi takdirde yeni problemlerle karşı karşıya geleceğimizi açıklayan da Bakan Ömer Dinçer’dir. Dershaneler ne zaman ihtiyaç olmaktan çıkacak sorusunu da burada sormamız gerekmektedir. Sınav odaklı bir eğitim sisteminden ne zaman çıkılacaktır? Bölgeler arası eğitim eşitsizliği ne zaman giderilecektir? Üniversiteye girişte yaşanan yarışı her hangi bir sistemle bitirmek mümkün müdür? KPSS kaldırılabilecek midir? SBS yerine ihdas edilecek sistem yarışı bitirecek mi, yoksa daha artıracak mıdır?

Bütün bu sorulara, evet bunlar bir yılda halledilebilir, diyebilmek mümkün değildir. O halde, şimdi kime inanacağız Başbakana mı, Bakan Ömer Dinçer’e mi?

TÜRK EĞİTİM SEN GENEL MERKEZİ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.