Açık Meslek Okulları Açılmalıdır

Bakanlık  “özel okullara teşvik” konusunu tekrar gündeme getirdi. Daha önceki Milli Eğitim  Bakanı Sayın Hüseyin Çelik zamanında ortaya atılan özel okullara teşvik konusu ile devletin kasasına girecek paranın hesabı yapılıyor.

Bir öğrencinin devlete maliyeti ortalama 2500-3000 TL arasında değişiyor. Özel okullara yapılacak 1500 TL teşvikle devlete olan katkı 1000-1500 TL olarak hesaplanıyor. Yüküne vurulduğunda bu rakam milyarları buluyor.

Aslında bu özel okullara teşvik işini biraz daha geliştirmek gerekir. 

Şöyleki. 

Açık İmam Hatip Ortaokulları ve Liseleri açılsın. Öğrenciler okul yerine camilere gidip buralarda ders alsınlar. Sadece Türkçe Matematik Fen ve Teknoloji Sosyal Bilgiler gibi dersler için haftanın belli günleri okullara gidebilirler. Hatta bu dersleri de almasına gerek yok. Böylece hem meslek kazanmış olacaklar hem de dinini iyi öğrenmiş olacaklar. Bunun karşılığında camilere öğrenci başına 1500 TL devlet teşviki verilmelidir? Ülkemizde 15 milyonu bulan öğrenci sayısının en az 1-2 milyonunu bu şekilde okullardan uzaklaştırmış oluruz. Öğrenci başına 1500 TL kar hesabından yüklü bir miktarda gelir elde edilir. 

Açık Meslek Ortaokulları açılsın. Öğrenciler okul yerine işyerlerine gitsinler. Mesela marangoz atölyesine, torna tesviyeciye, fırıncıya, pastacıya börekçiye, elektrikçiye, motorcuya gitsin. 4 yıl boyunca bir ustanın yanında çalışsın. Usta dönem ve yılsonlarında öğrencilerin notlarını e-okula girsin. Böylece öğrenciler 4 yıl boyunca hem mesleklerini öğrenecekler hem altın bileziğe kavuşacaklar hem de devlete yük olmaktan kurulacaklar. Ustalara karşılığında öğrenci başına 1000 TL teşvik ücreti verilebilir. Bu okullara en az 2-3 milyon öğrenci başvuracaktır. 

Açık Tarım Ortaokulları açılsın. Öğrenciler okul yerine kendi köylerinde herhangi bir köylünün yanına çiftçi yamağı olarak verilebilir. Tarım ülkemizde organik ürünlerin yetiştirilmese katkı sağlayarak tarım dersleri alsınlar. Bu okullardan mezun olanlar tarım sektörünün dinamoları olabilirler. Karşılığında öğrenci başına eğitici köylüye 500-1000 TL arasında tarım teşviki verilebilir. Bu yolla en azından 2-3 milyon öğrenci örgün eğitim dışına çıkacaktır. 

Açık Özel Rehabilitasyon Ortaokulları açılabilir. Özürlü, kaynaştırma öğrencilerimizi her gün okula getirip yormak yerine bu okullara haftanın 2-3 günü gönderilebilir. Okullara da karşılığında 1500 TL teşvik ödenebilir.

Bu okulların türlerini arttırabiliriz. Böylece öğrenciler zorunlu eğitim kapsamından çıkmadan devlete külfet olmadan meslek edinmiş olacaklardır. 

Projenin Olumlu yönleri

1-Bu yolla en az 7-8 milyon öğrenci açık ortaokul ve liselere yönlendirilecektir. Karşılığında ülkenin kasasına yaklaşık 7-8 milyar TL giriş olacaktır.

2.Tahmin edilen öğrenci sayısı okullardan uzaklaştığında geri kalan öğrencilerle normal eğitime geçilmiş olacaktır. Sınıf mevcutları 10-15 civarında olacağından özel eğitim şartlarına kavuşacaktır.

3.Birçok merkezi okul atıl duruma düşebilir. Atıl duruma düşen merkezi okullar büyük alışveriş merkezleri açılmak suretiyle satışı yapılabilir.

4.Mevcut okullar eğitim öğretim ihtiyacını karşılayacağından bir daha okul yapmaya gerek kalmayacaktır. Yeni okul yapımı, donanımı masrafları yapılmayacağından ülke bütçesine muazzam bir giriş sağlanacaktır


5.Öğretmen alımı yapılmayacak. Her yıl alınan 30-40 bin öğretmenin personel ödemeleri bakanlık bütçesini oldukça rahatlatacaktır. 

       Projeyi biraz daha işletme mantığıyla geliştirebilirsek Milli Eğitim Bakanlığını hizmet bakanlığından çıkarıp kar amacı güden İşletme Bakanlığı haline dönüştürebiliriz. 

       İroni de olsa hükümetlerin eğitim işine kar-zarar mantığıyla bakması doğru değildir.Eğitim devletin üzerinde bir sorumluluk olup külfet tarafını dikkate almaması gerekir.

 

Mustafa ÜLKEM

[email protected]

Önceki ve Sonraki Yazılar