Ankara STK Temsilcilerinden Katar Büyükelçiliği’ne Destek Ziyareti

Ankara STK Temsilcilerinden Katar Büyükelçiliği’ne Destek Ziyareti

Memur-Sen Ankara İl Ve Ankara Sivil Toplum Platformundan Katar Büyükelçiliğine Destek Ziyareti.

Memur-Sen Ankara İl Ve Ankara Sivil Toplum Platformundan  Katar Büyükelçiliğine Destek Ziyareti.

 

KIR:YALNIZ DEĞİLSİNİZ DEDİ.

            Memur-Sen Ankara İl Başkanı ve Anakara Sivil Toplum Platformu Başkanı Mustafa Kır  yanlarında MEKDAV Başkanı Süleyman Arslantaş, AKV Ankara Başkanı Metin Mahitapoğlu,MAZLUM-DER Genel. Başkan Yardımcısı ve Ankara Şube Başkanı Abdurrahman Ünlü ve ŞEHİR VE MEDENİYET  DERNEĞİ Ankara Başkanı Aziz Oğuzhan  Kara kaya'dan oluşan bir heyet  olduğu halde   Katar Anakara Büyükelçisi Salim Mübarek el Şafi'yi ziyaret ederek yalnız değilsiniz dedi.

              AMACIMIZ SORUNLARIMIZI SAVAŞARAK ÇÖZÜLEMEYECEĞİNİ ANLATMAK

             Başkan Mustafa Kır  kabullerinden dolayı  Büyükelçi  Salem Mübarek'e teşekkür ettikten sonra biz burada 5 kişiyiz. Ancak; Türkiye genelinde 1 Milyondan Fazla  Ankara da ise 90 bin civarında üyesi bulunan Memur-Sen Konfederasyonunun Ankara temsilcisi ve aynı zamanda merkezi Ankara'da bulunan ülkemizde ve  İslam coğrafyasında savaş,işgal  veya başka  sebeplerle meydana gelen insan hakkı ihlalleri karşısında ortak hareket etmek amacıyla oluşturulan; doğru kimden gelirse gelsin doğrunun yanında yer almayı yanlışı kim yaparsa  yanlışın karşısında durmayı ilke edinen  200 den fazla  destekçisi olan  Ankara Sivil Toplum Kuruluşlarını temsilen  ve hizmetleri herkes tarafından takdir gören STK temsilcileri ile buradayız. Amacımız  kan deryasına dönen İslam coğrafyasında sorunların savaş yoluyla çözülemeyeceğini, kardeşler arasındaki anlaşmazlıkların sulh yolu ile çözülmesi gerektiğini , çözümün İslam kardeşliğinde olduğunu  hatırlatmak, ilkemiz ve inancımız gereği bu gün mazlum konuma düşen dost ve kardeş ülke Katar'ın yanında olduğumuzu  ifade etmek  için buradayız.  Katar ülkesine aracılığınız ile destek ve dualarımızı iletmek için buradayız.

             KATAR'A UYGULANAN AMBARGOYU KINIYORUZ.

             ABD Başkanı  Donald Trump'ın Suudi Arabistan ziyaretinin hemen akabinde mesnetsiz  bir iddia ile Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır, Bahreyn,  Libya, Ürdün  gibi bazı Arap ülkelerin teröre destek verdiği ve  bölgedeki güvenliği tehlikeye attığı gerekçesiyle Katar’la her türlü diplomatik ilişkilerini kesmelerini  ve ambargo uygulamalarını  doğru bulmuyoruz ve kınıyoruz. 

            Katar  Emir'inin ve Katar yöneticilerinin  uygulanan izolasyon karşısında  diklenmeden dik duran kendilerini tecrit edenlere karşı bile itidalli davranan,diyalog yolunu açık tutan ve onurundan da taviz vermeyen  davranışlarını takdirle ile  karşılıyoruz.

            ÇÜZÜM; SORUNU BÜYÜTMEK DEĞİL, SULH YOLUNU SEÇMEK OLMALIDIR.

            Katar'a uygulanan ambargo yeni bir Irak, yeni bir Suriye oluşturulmadan  İslam kardeşliği çerçevesinde çözülmesi gerektiğine inanıyoruz.  Kardeşler arasında olduğu gibi  kardeş ülkeler arasında da zaman zaman anlaşmazlıklar olabilir. Diğer kardeşlere düşen görev hemen taraf olup  sorunu büyütmek değil, sulh yolunu seçmek olmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanının ve Hükümetinin mağdur konuma düşürülen  Katar Hükümetinin yanında yer almakla birlikte Ambargo uygulayan ülkeler ile de görüşerek arabuluculuk  rolüne soyunmasını  takdir  ediyor ve  destekliyoruz. Gerek 15 Temmuz FETÖ kalkışmasında gerekse Suriye Politikasında ülkemizin yanında yer alan Katar'ı da tebrik ediyoruz.

            İSLAM COĞRAFYASINDA YAŞANANLARDAN DERS ALMAYACAK MIYIZ?

            Bilindiği üzere Siyonist küresel güçlerin  hedefi sadece katar değildir. Küresel güçler   İslam coğrafyasında ki ülkeleri ya işgal ederek ya, fitnecilikle kardeş kavgası çıkararak ya da İşbirlikçi yöneticileri başa getirerek bir bir ele geçiriliyor. ABD  Irak'ı   demokrasi vaadiyle  işgal etti. Irak kan deryasına döndü.Irak parçalandı. Zulüm devam ediyor. Irak ne ilk nede son oldu. Arap baharı aldatmacasıyla Mısır, Suriye Libya yemen gibi ülkelerde operasyon devam ettirildi. Şimdi Katar,İran ve Türkiye hedefte. Eğer yanlıştan dönülmezse; ABD'nin oyununa gelerek Katar'a ambargo uygulayan Suudi Arabistan'a da sıra gelecektir. Tıpkı Kuveyt'i işgal eden Irak'a sıra geldiği gibi. Irak'ın Libya'nın, Suriye'nin durumundan Mısır'ın halinden ne zaman ibret alacağız. İslam coğrafyasında akan kanı ne zaman durduracağız. Biz Katar Hükümetinden kendilerine saldırılmadıkça  her hangi bir saldırı ve savaş yolunu seçmemelerini barış ve sulh için bütün imkanlarını denemelerini istiyoruz. Biz Katar'ın teröre destek verdiğine   inanmıyoruz. hatta Ambargo uygulayan ülkelerin halkları da buna inanmıyor. Şunu iyi bilin ki siz yalnız değilsiniz  dedi.

            KATAR BİR SONUÇ DEĞİL SÜREÇTİR.

            MEKDAV başkanı Süleyman Arslantaş: Kendilerine uygulanan bu haksız ambargo karşısında  Katar yönetimin duruşunu son derece takdir ettiklerini ülke olarak ta  Katar ile samimi ilişkilerinin en doruk noktada olan bir ülke olduklarını hatırlattı. Katar'a uygulanan ambargonun bir sonuç değil süreç olduğunu teröre değil Müslüman kardeşlere ve Hamas'a  destek verdiği için Katar cezalandırılmak istendiğini   her zaman Katar'ın yanında olacaklarını ifade etti. Diğer STK temsilcileri de kendilerini tanıttılar ve görüşlerini ifade ettiler.

            ÜLKE OLARAK KÜÇÜK OLABİLİRİZ ANCAK ONURUMUZ BÜYÜKTÜR.

            Katar  Büyük Elçisi Salim Mübarek El Şafi:  ziyaretinizden dolayı teşekkür ediyorum. Ülkemize uygulanan özellikle Kıblenin, Mescid-i Haram  ve Mescid-i Nebevinin bulunduğu Hadimül Haremeyn olan  Müslüman bir ülkenin bir anda Kardeş ve Müslüman bir ülkeye karşı teröre destek verdiği ve bölgedeki istikrarı tehlikeye attığı gerekçesiyle Ambargo uygulamaları, hava alanlarını limanları kullanmamızı, haccı umreyi  yasaklamaları,  vatandaşlarımızı kovmaları giriş ve çıkışlarına izin vermemeleri, vatandaşlarımıza terörist muamelesi yapmaları zorumuza gidiyor. Ülke olarak küçük olabiliriz. Ancak onurumuz ve şerefimiz büyüktür. Kimseye boyun eğmeyiz. Ne yazık ki çıkarılan fitne ile  İslam ülkeleri kendilerine zulmetmektedirler. Birbirleri ile savaşarak güçlerini zaafa uğratmaktadırlar. Fitne çıkararak, Şeytanın görevini üsleniyorlar. Şeytana görev bırakmıyorlar.

            NEDİR SUÇIMUZ? BİLMİYORUZ. HAMASA IHVANA YARDIM ETMEK Mİ?

             Nedir bizim suçumuz? Biz bilmiyoruz. Müslüman kardeşlere  yardım etmek mi? Onlar Lailahe İllallah diyorlar, Birçok İslam ülkesinin Parlamentosunda  temsil ediliyorlar. Hamasa  destek vermek mi?. Hamas İsrail saldırılarına ve İsrail'in  yayılmacı politikalarına karşı kendi ülkesini savunan direnişçi bir örgüttür. Hamas'a   kendi ülkesini ve topraklarını  savunan direnişçi bir örgüttür. Onlar sadece kendi ülkelerini savunuyorlar.  Eğer suç bu ise biz bu suçu işliyoruz.  Bu suçu işlemeye devam edeceğiz. Diğer taraftan Suriye'de Işid ile  savaşan  iki ülke vardır. Birisi Türkiye diğeri Katar'dır.  Bunu neden görmüyorsunuz?

            BİZ SULH YOLUNU SEÇTİK ELİMİZİ UZATTIK.

            Şimdi soruyorum!   Biz hangi terör örgütüne destek vermişiz. İşte elimizi uzatıyoruz. kendinize güveniyorsanız tutun elimizi konuşalım. Hatalarımızı söyleyin. Varsa hatamız özür dilemesini de biliriz. Gösterin teröre destek verdiğimizin belgesini, bizde hatamızı görelim. Hacker yoluyla ürettikleri sahte bir belge ile bize saldırıyorlar. biz asla teröre destek vermedik dedikten sonra Büyük Elçi sözlerini şöyle sürdürdü.  İran ile Suriye politikalarının çatıştığını ve bu ülke ile az miktarda ticari ilişkilerinin olduğunu ancak ABD'nin halen Katar'da askeri üslerinin bulunduğunu ticari ilişkilerinin devam ettiğini buna rağmen böyle bir uygulamayı hak etmediklerini ifade etti. 

             T.C. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'I ALLAH BAŞIMIZDAN EKSİK ETMESİN

             Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın ve Başbakanın olayın ilk başlangıcında destek ifade eden sözleri,  yanımızda yer aldıklarını ifade etmeleri  bize güç vermiştir. Bununla birlikte  bu krizin sulh yolu ile çözülmesi konusunda gayret sarf etmelerini de son derece olumlu buluyoruz. Bu olay bize gerçek dostlarımızın kimler olduğunu ortaya çıkarmıştır. Allah Tayyip Erdoğan'ı  Türkiye'nin ve İslam ülkelerinin başından eksik etmesin. Biz sulh yolunu seçtik elimizi uzattık. Şimdi elimizi tutacak eli bekliyoruz.Temenni ediyoruz ki yanlışlıktan dönülsün. Bu haksız uygulamaya son verilsin  dedi.  Ziyaret ve destek için teşekkür etti.

            STK'LAR OLARAK TARAFLARA UYARI GÖREVİMİZİ YAPACAĞIZ.

            Kır'da  ziyaretin sonunda biz de temenni ediyoruz ki  Katar'a uygulanan bu tecrit olayı derhal  sona erdirilsin. Biz Ankara Sivil Toplum kuruluşları olarak Suudi Arabistan, Mısır, Bahreyn  Libya gibi ülkelerin  büyük elçiliklerini de ziyaret edeceğiz kardeş kavgalarını bitirmelerini, Irak'tan,Suriye'den Libya'dan Mısır'dan ders almalarını Allah'ın emrettiği şekilde kardeş ve dost olmalarını isteyeceğiz. Sivil Toplum Kuruluşları olarak yanlış yapan yöneticileri uyarmak bizim görevimiz olduğunu düşünüyoruz. Bütün gücümüzle STK'lar olarak duacıyız ve yanınızdayız dedi. Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen'in kurucusu Mehmet Akif İnan'ın eserlerinden oluşan kitap setini  Büyükelçi Salim Mübarek El Şafi'ye takdim etti.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.