Çakırcı: MEB, Gündemine Daha Çok Yoğunlaşmalıdır

Çakırcı: MEB, Gündemine Daha Çok Yoğunlaşmalıdır

Ramazan Çakırcı, Eğitim-Bir-Sen Bartın, Karabük ve Kastamonu şubelerinin düzenlediği ‘Genişletilmiş İşyeri Temsilcileri Toplantısı’na katıldı.

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Çakırcı, Milli Eğitim Bakanlığı’nın, gündemine daha çok yoğunlaşması gerektiğini belirterek, “Bakanlığın gündemi, eğitim, eğitim çalışanlarının özlük ve sosyal haklarıdır. 2023 vizyonu için mevcut eğitim sistemini daha çok iyileştirmelidir. Müfredatı gözden geçirmelidir” dedi.

Ramazan Çakırcı, Eğitim-Bir-Sen Bartın, Karabük ve Kastamonu şubelerinin düzenlediği ‘Genişletilmiş İşyeri Temsilcileri Toplantısı’na katıldı.
Toplantılarda eğitim çalışanlarının sorunlarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Çakırcı,  Milli Eğitim Bakanlığı’nın, kendi gündemine daha çok yoğunlaşması gerektiğini söyledi. “Bakanlığın gündemi, eğitim, eğitim çalışanlarının özlük ve sosyal haklarıdır” diyen Çakırcı, şöyle devam etti: “Bakanlık, 2023 vizyonu için mevcut eğitim sistemini daha çok iyileştirmeli, müfredatı gözden geçirmelidir. Bu müfredat çağın ihtiyacına cevap vermiyor, üç yanlış bir doğru denklemi üzerine kurulmuş. Çocuklarımızın hayatı test ile tost arasına sıkıştırılmıştır. Başarısızlığı çocuklarımızın kaderi haline getiren olumsuzluğun eğitime ilişkin toplum nezdinde oluşturduğu algı ne acıdır ki zamanla öğretmenin başarısızlığına dönük bir algıya dönüşmüştür.”

Başarı Değerlendirmesinde Değer ve Etik Odaklı Yeterlilik Yok
Başarı değerlendirmesinde, değerler eğitimi, teknolojik yeterlilik, kültürel, sosyal, sanatsal ve sportif yeterliliğin bulunmadığını kaydeden Çakırcı, “Bu değerlendirmede, değer ve etik odaklı yeterlilik yok. Öğüten değil, yetiştiren ve eğiten bir eğitim sistemine ihtiyaç var. Aliya İzetbegoviç, ‘Müslüman çocukların kendi ülkelerini yönetememelerinin temel nedeni, yönetmek için değil, yönetilmek için yetiştirilmeleri; seslerini yükseltmek için değil, itaat etmek için eğitilmeleridir’ diyor. Ülkemizin ilerlemesi, ‘suya sabuna dokunmayan, siyonizme ve emperyalizme karışmayan, test ile tost arasına sıkıştırılmış gençlik’ ile değil, Bilge Kral Aliya’nın deyimiyle ‘cesur ve itiraz ruhunu taşıyan kimselerle’ gerçekleştirilecektir. Bunun için sistemin iyileştirilmesi gerekir” şeklinde konuştu.

Sorunlar Bekletildikçe Kangrenleşir
Bakanlığın, öğretmen, memur ve hizmetlilerin sorunları ile daha çok ilgilenmesi gerektiğini vurgulayan Çakırcı, şunları söyledi: “Öğretmenlerin kariyer basamaklarında yükselme sorunu devam ediyor. Bakanlığın düzenleme yapmamasından dolayı 40 binin üzerinde dava açıldı. Kariyer sisteminde acil çözüm şart. Norm kadro yönetmeliğinde halen değişiklik yapılmadı. Yönetici atamada yaşanan sorunlar çözüm bekliyor. Diğer yandan öğretmen atama ve yer değiştirmede sorunlar yaşanıyor. Bakanlık bu sorunların çözümünde daha ciddi adımlar atmalıdır. Yer değiştirmelerde becayişi artık düşünmek zorundadır. Sorunların çözümü isteniyorsa, gelen taleplere kulak vermelidir. Sorunlar bekletildikçe kangrenleşir.”

YÖK Yasası Mutlaka Değiştirilmelidir
YÖK yasa taslağının unutturulmaya çalışıldığını dile getiren Çakırcı, “Üniversitelerdeki sorunların temel nedeni darbe ürünü YÖK yasasıdır. Bu yasa mutlaka değiştirilmelidir. Özgür ve demokratik üniversiteler için, bilimin üretilmesi için bu şart. Üniversite idari personeli için yakında olumlu gelişmeler bekliyoruz. Görevde yükselme ve unvan değişikliği için düzenleme yapılacak. Sendika olarak, çalışanların taleplerinin önemli bir kısmının dikkate alınmasını bekliyoruz. Öğretim elemanlarının ücretlerinde iyileştirme yapılması için çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Sonuç alıncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu.
300 yıl önce kurulan dünya düzeninde Müslüman ülkelere yer verilmediğini belirten Ramazan Çakırcı, “Bu düzende İslam coğrafyasını sömürülen, sömürülmesi gereken coğrafya olarak gördüler, görmeye devam ediyorlar. Kenya Kurucu Devlet Başkanı’nın çok güzel bir tespiti var. Diyor ki, ‘Batılılar bu topraklara geldiği zaman bizim elimizde topraklarımız vardı. Onların elinde ise kutsal kitapları. Kutsal kitaplarını bizlere uzattılar. Biz bunu aldık. Bize gözlerinizi kapatın dediler. Biz gözümüzü kapattık. Gözümüzü açtığımızda bizim elimizde onların kutsal kitabı, onların ayakları altında ise bizim topraklarımız vardı.’ İşte bu düzen 300 yıldır devam ediyor. Bu düzene karşı sesini yükselten, itiraz eden, hayır diyen İslam ülkeleri olduysa da, bunlar işgal edildi ya da bir şekilde bu ülkelerde kaos meydana getirildi, katliamlar yapıldı. Son 15 yıla baktığımızda, Afganistan, Irak, Suriye, Mısır, Tunus, Myanmar’da ortaya çıkan tablo, olup bitenleri açıklamaya fazlasıyla yetiyor. Türkiye’de büyük bir güç oluştu. Bu zamanda Anadolu insanının sesine kulak verildi. Özellikle sömürü düzenine son vermek için, önce IMF’ye olan borç bitirildi. Hatırlarsınız, kriz dönemlerinde şeflerinin isimlerini çocuklarımız bile biliyordu. Artık bu isimler unutulmaya başladı. Türkiye artık büyümeye başladı. Kişi başına düşen milli gelir arttı” ifadelerini kullandı.

Sonuç Odaklı Çalışmalarımız Devam Edecek
Çakırcı, hedefi daima yüksek tutarak, istikameti kaybetmeden yürümek gerektiğini kaydetti. Sendika olarak vazifelerinin, her zaman üyelerinin yanında olmak olduğunu söyleyen Çakırcı, kardeşlik hukuku çerçevesinde sonuç odaklı çalışmalarına devam edeceklerini dile getirdi. 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.