Özel ders suç değil!

İnternet sitelerinde özel ders reklamları artınca, bunun suç teşkil edeceği kanaatiyle inceleme başlatan ilçeler olmuştur.

İnternet sitelerinde yabancı dil, müzik aleti çalma, sayısal ve sözel dersler gibi birçok alanda özel ders ilanı verildiği görülmektedir. Bu ilanları verenlerin çoğu ya üniversite öğrenimine devam öğrenciler veya mezun olduğu halde devlet memuru olarak çalışmayan kimselerdir.

Türk Ceza Kanunun 263 üncü maddesine göre; “ Kanuna aykırı olarak eğitim kurumu açan veya işleten kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır” Maddeden anlaşılacağı üzere eğitim kurumu açmak ve işletmek suç olarak tanımlanmıştır. Zaten maddenin başlığı da “Kanuna aykırı eğitim kurumu” dur.

İnternet veya başka yollarla ilan yapıp özel ders veren bir kişinin kurum açma veya kurum işletme kapsamında değerlendirilmeyeceği açıktır.  Bu kişilerin vergi vb. yasal sorumluluklarını yerine getirerek özel ders vermeleri mümkündür. Ancak resmi yolla açılmamış kurs statüsündeki eğitim kurumları kanun kapsamındadır ve bunların kurucuları için ceza uygulanması gerekir. Bu kaçak kurslarda öğretmenlik yapanlara da ceza verilemez.

Bu meseleye ilişkin süreci ve konuyu açıklayan Yargıtayca verilmiş bir karar şu şekildedir:

-------------------------------------------------------------

4. Ceza Dairesi 2008/9950 E., 2008/14972 K.

  • İZİNSİZ EĞİTİM KURUMU AÇMAK
  • İZİNSİZ ÖĞRETMENLİK YAPMAK

"ÖZET"

5237 SAYILI TCY'NİN 263. MADDESİNDE AÇIKÇA YASAYA AYKIRI OLARAK EĞİTİM KURUMU AÇMA VEYA İŞLETME EYLEMLERİNİN CEZALANDIRILMASI ÖNGÖRÜLMÜŞ, BU KURUMLARDA ÖĞRETMEN OLARAK ÇALIŞAN KİMSELERİN EYLEMLERİ SUÇ OLARAK DÜZENLENMEMİŞTİR. 

"İçtihat Metni"

Kanuna aykırı olarak açılmış eğitim kurumunda bilerek çalışmak suçundan sanıklar........, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 263/1, 52. maddeleri gereğince ayrı ayrı 1.800 Yeni Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmalarına dair, (Babaeski Aslîye Ceza Mahkemesi)'nin 30.07.2007 tarihli ve 2004/468 Esas, 2007/365 sayılı kararının Adalet Bakanlığı'nca 21.04.2008 gün ve 23070 sayılı yazı ile yasa yararına bozulmasının istenmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.05.2008 gün ve 101344 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Daireye gönderilmekle incelendi:

Tebliğnamede "Dosya kapsamına göre, sanıkların eylemini düzenleyen 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 261/2. maddesinin karşılığını oluşturan 5237 sayılı Kanun'un 263/1. maddesinin 08.07.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5377 sayılı Kanunla değiştirildiği ve söz konusu eylemin suç olmaktan çıkarıldığı cihetle, aynı Kanun'un 7/2. maddesi nazara alınarak sanıklar hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulmasında isabet görülmemiştir." denilmektedir.

Gereği görüşüldü;

765 sayılı TCY'nin 261. maddesi "Kanun ve nizamlara aykırı olarak mektep veya dershane açanlar, açılan mektep veya dershane kapatılmakla beraber altı aydan iki seneye kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
Ruhsatsız öğretmenlik edenlerle bunları istihdam eyleyenlere de aynı ceza verilir." hükmünü öngörmekteydi.
5237 sayılı TCY'nin 5377 sayılı Yasa ile değişik 263/1-b maddesi "Kanuna aykırı olarak eğitim kurumu açan veya işleten kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır." hükmünü içermekte ve sözü edilen kurumlarda izinsiz öğretmenlik yapma eylemini suç olarak düzenlememektedir.

5252 sayılı Yasa'nın 9/3. maddesinde öngörülen "Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir." hükmü uyarınca yapılan uygulamada, 5237 sayılı TCY'nin 263. maddesinin 765 sayılı Yasa'nın 261. maddesine göre sanıklar lehine olduğu kabul edilmiş ve kararlar verilmiştir.

İncelenen dosyada, sanıklar ... 14.02.2007 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan 5580 sayılı Özel Öğretim Yasası'nın 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılan 625 sayılı Yasa'nın 23. maddesinde öngörülen "Özel öğretim kurumlarının müdürleri, kurucuları tarafından diğer yönetici ve öğretmenleri genel olarak müdürleri tarafından seçilir ve istihdamları, Milli Eğitim Bakanlığı'nın iznine sunulur. Bakanlığın iznine sunulmadan önce, müdür ile diğer yönetici ve öğretmenler işe başlatılamazlar." hükmüne aykırı olarak açıp işlettikleri Ö... ... Dershanesl'nde diğer sanıkları izinsiz çalıştırdıkları, bu sanıkların ise kendileri hakkında izin alınmadan çalıştıkları anlaşılmıştır,

TCY'nin 263. maddesinde açıkça yasaya aykırı olarak eğitim kurumu "açma veya işletme" eylemlerinin cezalandırılması öngörülmüş, bu kurumlarda öğretmen olarak çalışan kimselerin eylemleri suç olarak düzenlenmemiştir.

Açıklanan nedenlerle tebliğnamedeki düşünce yerinde bulunarak, 5271 sayılı CYY'nin 309. maddesi uyarınca; Babaeski Asliye Ceza Mahkemesi'nin 30.07.2007 tarihli ve 2004/468, 2007/365 sayılı kararının yasa yararına (BOZULMASINA), sanıklar.....'ın izinsiz öğretmenlik yapma eylemleri suç olmaktan çıkarıldığından CYY'nin 309/4-d maddesi uyarınca ayrı ayrı beraatlerine, 17.06.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

                                                                                     Doğan Ceylan

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.