Yıllardır bu ülkede eğitimciler bir beklenti içinde olagelmişlerdir.

Her seçimden sonra sıra bakanlar kurulunu açıklamaya gelince bir “içimizden biri olmalı” sözü yayılır dört bir tarafa.

Nedense bu istek her seferinde bir temenni olmaktan ileriye gidemez.

İstisnası çok azdır, bir iki üç olmaz, hepsi o kadar.

Seçimlerde maarif ordusu yeterince ağırlığını hissettirmediği için siyasiler es geçerler onları.

Başkasına kızmak boşuna.

Kimse üzerine alınmasın ama yegâne derdi eğitim olan öğretmen sendikası var mı?

Varsa neredeler?

Tüm eğitim odaklı sendika ve derneklerin her biri bir tarafa bağlanmış.

Canhıraş bir taraftar kazanma savaşı bizimkilerin yaptığı.

Kemiyet hesabı hep yapıp ettikleri, keyfiyeti kale alan yok bu vadide.

Arada olan eğitim çalışanına oluyor.

Bakanlığın üst düzey bürokratları hep başka cenahlardan geliyor.

Beklentilerimiz başka baharlara kalıyor genellikle.

Oysa memleketin en sorunlu bakanlığı Milli Eğitim.

En çok yenileşmeye ihtiyaç maarif sisteminde.

Ne yazık ki değişime-dönüşüme en çok direnç bizimkilerden geliyor.

Problemler ötelene ötelene nisyana mahkûm oluyorlar.

Bakanımız düzenlemeleri üst düzey bürokratlardan beklerken onların araziyi tanımamaları en büyük engel olarak çıkıyor karşılarına.

Vukufiyet kesbettikleri zaman da bir bakmışsın kabine ya da hükümet değişikliği, yap-boz pazılı adeta.

Fasit daire bozulmalı artık.

Bakan içimizden biri yani öğretmen kökenli olsun dedik dinletemedik. (Üzerine alınmaz inşallah, sayın bakanımız olabileceklerin en iyilerinden)

Şimdi diyoruz ki çevresindeki çalışma arkadaşları öğretmen kökenli olsun.

Hayır, yıllar önce eğitimcilik yapmış akademik unvan sahibi biri de olmasın illa öğretmenlikten yeni ayrılan biri olsun ki yaşadığımız sıkıntıları aynelyakin müşahede etmiş olsun.

Yakından tanıdığım Zekeriya Erdim’i sayın bakana haddim olmayarak hatırlatıyorum.

Yıllardır eğitimle haşir-neşir.

Öğretmenlik, yöneticilik ve kurucu idarecilik adına çok farklı sahalarda eğitimci olarak çalışmıştır.

Elan eğitimle ilgili STK larda aktif görevler üstlenmiş durumdadır.

Özellikle İstanbul’daki eğitim çevreleri kendisini çok iyi tanımaktadır.

Yapılacak bir zemin yoklaması ne kadar haklı olduğumu ortaya çıkaracaktır.

Takdir sizindir.