Açık lise sınavları eziyete dönüşmesin

Açık lise sınavları eziyete dönüşmesin

Açık lise sınavları eziyete dönüşmesin

Hafta sonu MEB Açık Lise Sınavları vardı.

Binlerce insan liseyi dışarıdan okuma fırsatından yararlandığı için bu imtihanlara katıldı.

Zaman zaman hakkında olumsuz şeyler yazılsa da Meb sınavlar için iyi çalışıyor ve hata yapmamaya özen gösteriyor.

Son yıllarda geçmişe oranla sınavların daha düzenli olduğunu söylemek mümkün.

Ancak hafta sonu yapılan sınavlarda ilginç ayrıntıların farkına vardım.

Mesela:

Cumartesi günü gerçekleşen 1. Oturumda bir sınav katılımcısına bir(1) dersin soruları yöneltilirken aynı katılımcıya Cumartesi günü yapılan İkinci oturumda yedi (7) dersin soruları yöneltiliyor.

Bir eğitimci olarak bunu yadırgadım ve şaşırdım.

Genç katılımcıya sordum:

Yedi derse birden nasıl yoğunlaşa biliyorsun? Üstelik sana verilen süre 180 dakika yani her ders için 30 dakika ama 7 ders için senin 210 dakikaya yani 3,5 saate ihtiyacın var.

İçini çekerek cevapladı:

Nerde Hocam, öyle yorucu oluyor ki sınavın sonlarına doğru bırakın soruyu anlamayı okumayı bile yapamıyorum, gözlerim kararıyor.

Sınav başlamak üzere olduğundan daha fazla konuşamadım ve uzaklaştım.

Ama aklım o ve onun gibi olanlarda kaldı.

Kendi kendime okumak isteyenlere bu eziyet neden diye soruyorum ama “sınava endeksli eğitim ancak böyle olabilir”den başka cevap bulamıyorum.

Durumu benden daha tecrübeli olanlara sordum, aldığım cevaplardan birisi:

“Hocam para meselesi dediler. İstenirse pek ala 1. Oturumda 4, ikinci oturumda da 4 dersten sınav yapılabilir. Ama biraz daha fazla harcama yapılması gerekir.”

Kızdım, o gencin suçu ne diye homurdandığımı hatırlıyorum.

Okuldan ayrılırken yanımda bir maarif müfettişi vardı.

Konuyu şöyle yorumladı:

Evet, bazı yanlışlıklar yapılıyor. Kaynaştırma raporu olan bir öğrenciyi ayrı sınava alıyorlar başına da iki eğitimciyi dikebiliyorlar ama diğer öğrencilerle aynı soruları soruyorlar.

Yazılabilecek daha bir sürü sıkıntı var.

Önemli olan bakanlık mensuplarının bu sıkıntılara muttali olmaları.

Dolayısıyla öneriyorum:

Her imtihandan sonra meb yetkilileri sınav sorumlularından yaşanılan sürece dair; sıkıntı, şikayet ve önerileri havi değerlendirme raporlarını almalı.

Unutulmamalı ki masabaşı idarecileri bazen sahada yaşanılan sorunları göremez.

Böyle durumlarda uygulamacıların düşüncelerine de kulak vermeliler.

 

Adil Gülmez

TurkiyeEgitim.Com 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.