Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, “Dün dündür, bugün bugündür” anlayışıyla hareket eden ve geçmişiyle çelişenlere yönelik belgeleriyle açıklamalarda bulundu.

Memur-Sen Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen ve alanında uzman akademisyenler ve çalışma hayatı uzmanlarını buluşturan “Toplu Sözleşmenin Dünü, Bugünü ve Yarını” panelinde bir kez daha dile getirilen “dayanışma aidatı ve toplu sözleşme masasında yetkisi olmayan konfederasyonların bulunmaması” konularında, yetkisi ve toplum nezdinde etkisi olmayan konfederasyonlar geçmişiyle çelişen açıklamalarda bulundu.

Bunun üzerine Genel Başkan Ali Yalçın, Twitter üzerinden belgeleriyle açıklamalarda bulundu.

Memur-Sen’in önerilerini ve taleplerini “Dün dündür, bugün bugündür” anlayışıyla eleştirenlere atıfta bulunan Genel Başkan Ali Yalçın, paylaşımlarında geçmişte sunulan teklifler, ILO ölçekleri ve işçi sendikacılığından normlarla anlattı.

Kamu-Sen’in 2004 yılındaki teklifini paylaşımında aktaran Yalçın, “Dün, ‘Yetkili Sendika’ ve ‘Genel Yetkili Konfederasyon’ olduklarında kendileri ne istedi?” sorusunu gündeme getirdi.

Yetkili Olmayan Sendikanın Masada Bulunmaması Temel Çalışma Normudur

Bir sonraki paylaşımında ise ILO Denetim Organı’nın kararını paylaşan Yalçın, “Yetkili olmayan sendikanın masada olmaması, toplu sözleşmeden ise dayanışma aidatı ile yararlanması tüm dünyada temel çalışma normudur. Biz, evrensel normları istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Toplu iş sözleşmesinden de örnek sunan Yalçın, 6356 Sayılı Kanunun: 41’inci maddesini paylaşarak, “Ülkemizde işçilere grevli ve toplu sözleşmeli sendikal hakların verildiği 1963 yılından beri işçilerde toplu sözleşme masasına sadece yetkili sendikalar oturur. Yetkili sendika dışında hiçbir sendika da şu kadar üyem var masada olmalıyım demez” açıklamasında bulundu.

Dayanışma aidatı sendikal örgütlenmenin korunmasının önemli araçlarından biridir

“Dayanışma aidatı sendikal örgütlenmenin korunmasının önemli araçlarından biridir” diyen Yalçın, “Sendikacılığın evrensel bir hakkının uygulamasını istiyoruz. Yetkili sendikaya üye olanla olmayanın farkının olması gerektiğini AYM kararları ve Yargıtay kararları da söylemektedir” ifadelerini kullanarak bu paylaşımının altına da, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay kararlarının belgelerini iliştirdi.

Toplu Sözleşme Masasına Yetki İle Oturuyoruz

Yalçın, “Toplu sözleşme masasına çarpık mevzuat ve Yasa'nın merhameti ile değil, yetki ile oturuyoruz. Kamu görevlilerinin vermediği yetki yasa ile verilemez. İşçi sendikalarında yetkili olamayanlar neden masada değiller? Masada varlığınızı isteyen sizce kim ve niçin isteniyorsunuz?” sorularını da yönelterek açıklamasına noktayı koydu.