Başımız sağ olsun

Başımız sağ olsun

Gün, birlik ve beraberlik günüdür. Gün, gerçek bir millet olduğumuzun bilinciyle bayrağımızın altında, kahraman askerimizin yanında yer alma, millî duygular ve idealler etrafında kenetlenme, birliğimizi pekiştirme günüdür.

Ülke olarak ibadet ve bağışlanmayla geçecek üç aylara girişin müjdecisi mübarek bir gecede ellerini duaya açmışken, Suriye’den gelen acı haber yüreklerimizi dağlamıştır.

İdlib’de, gözetleme noktalarımızdan birine, rejim güçleri tarafından yapılan hava saldırısı sonucu 33 askerimiz şehit edilmiş, çok sayıda askerimiz ise yaralanmıştır. Acımız çok büyüktür. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, milletimize başsağlığı, sabır ve metanet, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.

Her geçen gün daha da ağır bir yıkıma sürüklenen Suriye’den ülkemize yapılan saldırıları önlemek amacıyla bölgede bulunan askerlerimize yapılan saldırı, hiçbir gerekçeyle kabul edilir bir durum değildir. 

Bütün dünya Türkiye’nin barış ve insan odaklı çabalarına yardımcı olacağına, yaşanan zulmün son aşamasında İdlib’e sığınan milyonlarca mazlum insanın çaresizce katledilmesini alçak bir sessizlikle izlemiştir. Aynı güçlerin güney sınırlarımız boyunca destekledikleri terör örgütleriyle mücadele etmenin yanı sıra, komşuluk ve insani gerekçelerle yaklaşık 4 milyon mülteciyi toprağında barındırmak zorunda kalan Türkiye, Suriye’de 9 yıldır yaşanan iç savaş süresince devlet ve millet olarak üzerine düşeni sorumluluğu yerine getirmek konusunda tüm şartları zorlamış, dünyaya her anlamda örnek oluşturmuştur.

Diplomasi, savaş ve insanlık hukuku çiğnenerek yapılan bu ve benzeri alçakça saldırılar karşısında sessiz kalan veya saldırının ortağı olan devletler, barış ve güvenli bölgenin tesisi için gerekli duyarlılığı göstermemiştir.

Emperyalizm, her alanda gelişerek güçlenen Türkiye’yi, yüzyıl önce İstiklal Harbimizi verdiğimiz dönemin şartlarına benzer bir imkânsızlığa mahkûm edip bölgeden dışlamak, bizim dâhil edilmediğimiz bir oyun ve paylaşım planı ile bölgenin haritasını yeniden çizmek istemektedir. Ancak Türkiye, yüzyıl öncesinin Türkiyesi değildir, artık bölgede büyük bir güçtür. Geldiğimiz bu aşamada, Türkiye’nin kabul etmediği hiçbir çözüm, yaşama ve uygulanma şansı bulamayacaktır. Türkiye en yüksek seviyeden bu kararlılığın mesajını vermiştir. Türkiye, katillere gereken cevabın verileceğini, alçakça saldırının hemen akabinde belirlenen hedefleri ateş altına alarak göstermiştir. Şeytani oyun, planlayanlarının başına geçirilecektir. Millî güvenliğimizi, hak ve hukukumuzu ve masum insanların can güvenliğini korumak için teröre karşı sürdürdüğümüz mücadele sonuç alınıncaya kadar devam etmelidir, edecektir. Bu saldırıyı yapanlar da, saldırganları destekleyen ve cesaretlendirenler de hak ettikleri cevabı mutlaka alacaklardır. Askerlerimize saldırarak amaçlarına ulaşacaklarını sananlar, kendileri için nasıl bir son hazırladıklarını göreceklerdir, görmeye de başlamışlardır.

Gün, birlik ve beraberlik günüdür. Gün, gerçek bir millet olduğumuzun bilinciyle bayrağımızın altında, kahraman askerimizin yanında yer alma, millî duygular ve idealler etrafında kenetlenme, birliğimizi pekiştirme günüdür.

Şehitlerimize tekrar Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.