EBS'den Adnan Menderes Açıklaması

EBS'den Adnan Menderes Açıklaması

Milli İradeyi İdam Sehpasında Sallandıran Zihniyeti Lanetliyoruz

17 Eylül 1961,‘Yeter, söz milletin’ diyerek iktidar olan iradenin asker zoruyla alaşağı edildiği ve milli iradenin idam sehpasında sallandırıldığı kara bir gün olarak demokrasi tarihimizdeki yerini almıştır.

Türkiye’de çok partili siyasi hayat, 27 Mayıs 1960 askeri darbeyle ilk defa sekteye uğratılmış ve bu kötü alışkanlık yakın tarihimizde on yılda bir yapılmak veya teşebbüste bulunulmak suretiyle adeta bir teamül haline gelmiştir.

7 Ocak 1946’da kurulan Demokrat Parti, 1950 seçimlerinden büyük bir zaferle çıkmış ve tek başına iktidara gelmiş; 1954 ve 1957 seçimlerinde de milletin oylarının çoğunu alarak iktidarını sürdürmüştür.

Anadolu insanına, medeniyetler kuran bir milletin mensubu olduğunu hatırlatan Menderes’in iktidarını hazmedemeyen zihniyet, “Zalimleri yıkmak için gereken cesaret bizim ordumuzda ve gençliğimizde vardır”, “Ordu Göreve” sloganlarıyla orduyu, üniversite gençliğini ve sivil toplum kuruluşlarını sokağa çekmiş, oluşturulan suni kaos ortamı sonucunda asker milli iradeye el koymuştur.

Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakan Adnan Menderes ve diğer hükümet üyeleriyle Demokrat Partili yöneticilerin yargılanması için 14 Ekim 1960’ta Yüksek Adalet Divanı adıyla olağanüstü bir mahkeme kurulmuştur. Hukuk kuralları çiğnenerek peşin hüküm, uydurma belge ve bilgilerle faaliyet gösteren bu mahkeme, 14 Ağustos 1961 tarihine kadar süren sözde yargılamaları sonucunda Celal Bayar ve Adnan Menderes’in de dâhil olduğu 15 kişiyi ölüm, 32 kişiyi de ömür boyu hapis cezasına çarptırmıştır.

Türk demokrasi tarihinde büyük hizmetlere imza atan, Türkiye’ye içeride ve dışarıda saygınlık kazandıran, ülkeyi baştan başa imar edip kalkındırmaya çalışan ve 10 yıllık bir döneme damgasını vuran Başbakan Adnan Menderes, 17 Eylül 1961’de, çalışma arkadaşları Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu ise bir gün önce İmralı Adası’nda asılarak idam edilmişlerdir.

Milletimizin teveccühü ile hükümet eden ve 29 yıl boyunca ülkesine hatırı sayılır hizmetlerde bulunan Menderes’in, milli iradeyi hiçe sayan kuvvetler tarafından haksız ve hukuksuz bir şekilde devrilmesi ve akabinde onur kırıcı bir muamele neticesinde idam edilmesini lanetliyoruz. 52 yıl önce işlenen bu cinayet, siyasi tarihimize kara bir leke olarak geçmiştir.

Utanç dolu günlerin tekrar yaşanmaması için, askeri darbelere, muhtıralara, baskılara boyun eğmeyen sivil iradeye ihtiyaç vardır. Her söyleneni emir telakki edenlerin yerine, ‘Herkes kendi işine baksın’ diyebilecek ve millet iradesinin arkasında durabilecek hükümetler ve siyasi partiler de, bunun haklı gururunu yaşayacak ve tarihin altın sayfalarındaki yerini alacaktır.

Güçlü Türkiye; sivil ve demokratik anayasa ile olur. Milli iradeyi öne çıkaran, devletin milletini şekillendiren değil, milletin devleti olmayı sağlayan bir anayasaya ihtiyaç vardır. Millet iradesinin, TBMM eliyle kullanılacağının açık ve net bir dille ifade edildiği yeni anayasa, durumdan vazife çıkarmak isteyenlerin hevesini de kursağında bırakacaktır.

Büyük siyasetçi ve devlet adamı merhum Adnan Menderes ile dava arkadaşları Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’ı saygı ve rahmetle anıyor, darbecileri bir kez daha lanetliyoruz. 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum