İlk öğretmenimiz olan annelerimizi bir gün değil, ömür boyu baş tacı etmeliyiz

İlk öğretmenimiz olan annelerimizi bir gün değil, ömür boyu baş tacı etmeliyiz

İlk öğretmenimiz olan annelerimizi bir gün değil, ömür boyu baş tacı etmeliyiz

Annelik, duygu dünyasına sahip bütün canlılar için şefkatin, merhametin, fedakârlığın, karşılıksız vermenin, esirgemenin en somut ifadesi olan yüce bir mefhumdur. Evlat için anne bir sığınaktır, en güçlü duygularla gerçekleşen bir bağlanmadır.

 

Dünyada hiçbir şeyle kıyaslanamayacak kadar yüce bir duygu olan; karşılıksız ve şartsız sevgiye, fedakârlığa, insanı insan yapan tüm değerlere sahip annelik, en kutsal görevlerden biridir. Bizleri bugünlere getiren annelerimiz en değerli hazinemizdir. Onlar için ne yapsak azdır, haklarını hiçbir zaman ödeyemeyiz. Onlar hayatımıza anlam katan, dünyamızı zenginleştiren ilk öğretmenimiz, hayat boyu yol göstericimizdir.

 

Çocukların hayatla aralarındaki en güçlü bağ anneleridir. Bizler için tüm zorluklara göğüs geren, bizlere iyiliği, dürüstlüğü, doğruluğu, güzel ahlakı öğreten, geleceğimiz için gecesini gündüzüne katan annelerimize bir ömür kıymet vermeli, onlara sadece belirli bir gün değil, her gün hak ettikleri değeri vermeli; sevgimizi her fırsatta göstermeli, onlara karşı sorumluluklarımızı en iyi şekilde yerine getirmeliyiz. Ne kadar kıymetli olduklarını, kendilerine daima hissettirebilmeliyiz.

 

Tevarüs ettiğimiz medeniyet değerlerimiz, anneye, babaya, yaşlılara gereken ihtiramı her dem göstermemizi, onlara kıymet vermemizi emretmektedir. Sorunları perdelemek, vicdanları susturmak için geçici tedbirlerle samimiyeti kendinden menkul günler icat eden Batı medeniyetinin eseri olan Kadınlar Günü, Babalar Günü, Anneler Günü gibi günler, anneleri her gün değil, sadece bir gün hatırlama gafletinde bulunan günlerdir. Bu tür özenti günlerin samimi bir niyetin ürünü olmayışının bir göstergesi de, bu günlerde annelik gibi yüce bir olgunun reklam ve pazarlama aracı olarak kullanılması, tüketimin artmasına ilişkin bir atmosfer oluşturulmasıdır. Bu günün modern dünyasında Annesini Anneler Günü’nde elinde çiçeğiyle huzurevinde ziyaret eden bir evlat tablosu, karşılaşılabilecek en acı tablolardan biridir. Cennetin annelerin ayakları altında olduğuna inanan, anneleri baş tacı kabul eden, ana gibi yar olmaz diyen, anneye hürmeti esas alan, anneliği dünyanın en müstesna mertebesi olarak gören bir kültür ve geleneğin temsilcileri olarak, anneleri, babaları, kadınları, öğretmenleri sadece bir gün değil, bir ömür boyu baş tacı etmeliyiz. Önemli olanın anlar değil insanlar olduğu gerçeğinden hareket etmeliyiz.

 

Çalışma hayatındaki annelere annelik görevini aksatmayacak esnek çalışma imkânları sunulmalı, anneliği özendirici uygulamalara yer verilmelidir. Çalışan annelerin çalışma şartlarının iyileştirilmesine yönelik bugüne kadar atılan olumlu adımları memnuniyetle karşılıyor, daha da geliştirilmesine ilişkin beklentilerimizi bir kez daha yineliyoruz.

 

Annelik duygusun bir toplumun minhacı, her annenin de baş tacı olduğu gerçeğiyle; tüm annelerin Anneler Günü’nü kutluyor, bütün annelerimizin huzurunda saygı ve hürmetle eğiliyoruz.

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.