Kamusal hastalıklara neşter vurmak kaçınılmaz hale gelmiştir

Kamusal hastalıklara neşter vurmak kaçınılmaz hale gelmiştir

Kamu yönetimindeki kronik hastalıkların çözümü için normal şartlar altında seçimsiz 4,5 yıllık uzun bir süre bulunuyor. Bugünkü yazımızda kamu yönetiminde çözüm bekleyen kronik sorunları başlıklar halinde sıralayarak çözümleri açıklamaya çalışacağız

Kamu yönetimindeki kronik hastalıkların çözümü için normal şartlar altında seçimsiz 4,5 yıllık uzun bir süre bulunuyor. Bugünkü yazımızda kamu yönetiminde çözüm bekleyen kronik sorunları başlıklar halinde sıralayarak çözümleri açıklamaya çalışacağız.

Bir ailenin idari ve finansal yapısının işleyişiyle devlet aygıtının işleyişi arasında büyük benzerlikler vardır. Dolayısıyla zaman değişse de toplum ve devlet yapısındaki sorunlar isimler ve cesamet dışında fazla değişmemektedir. Bazen sorunlara ağdalı ve cafcaflı isimler verilerek sorunların tanımlanması sorunların özünü değiştirmemektedir. Bu nedenle kamusal hastalıkları teşhis ve tedavi edecek yapılandırma ekibinde çalışacakların geçmiş dönemde ve günümüzdeki kamusal hastalıkları iyi bilmesi gerekiyor. Yoksa çözdükleri sorunlardan daha büyük sorun çıkarırlar. Bu bağlamda hangi sistem getirirseniz getirin Allah'ın en fazla hatırlattığı sınırları yani kuralları aşmayınız buyruğuna aykırı davranıldığı sürece bir adım ileri gidemeyiz. Bu bağlamda yıllar önce Koçi Bey Risalesinde tespit edilen kamusal hastalıklar incelendiğinde günümüzdeki idari hastalıklarla birçok yönden benzeştiği görülecektir.

1- Sınavsız atamalar sorunu

Daha önceki yazılarımızda sınavsız atamaları gündeme getirmiştik. Kamu kesimindeki sınavsız atamalar sorunu acilen masaya yatırılmalıdır. Özellikle kamu kurum ve kuruluşlarınca, ortaöğretim ve daha alt eğitim düzeyindeki işçi talepleri ile temizlik hizmetlerinde, güvenlik ve koruma hizmetlerinde, bakım ve onarım hizmetlerinde, eğitim şartı aranmaksızın kömür ve maden işletmelerinin yeraltı işlerinde çalıştırılacak işçiler için KPSS'nin kaldırılması büyük bir sorun kaynağı haline gelmiştir. Maalesef ortaöğretim mezunları ile temizlik, güvenlik ve koruma, bakım ve onarım hizmetlerinde KPSS şartı kaldırıldığı için üç veya beş kişilik işçi alımı için binlerce kişi kura kuyruklarına girmek zorunda kalmış ve korkunç bir hayal kırıklığı oluşmaya başlamıştır. Ayrıca, bazı kurumların ilansız ve sınavsız elaman alımlarına da acilen neşter vurulması gerekmektedir. Yani kamu kaynağı kullanan kurumlara ilansız ve sınavsız hiçbir personel alımı yapılmamalıdır. Bunun için de acilen mevzuat değişikliği gerekiyor.

2- Liyakatsiz atamalar sorunu

Kamu yönetiminde liyakatin yerini işportacı yönetici tarzının aldığını bu köşede yazıp duruyoruz. Günümüzün devlet yapısını kemiren bu hastalığı Koçi Bey yıllar önce dile getirmiştir. Kaldı ki çöken devletlerin tamamında liyakatsiz atamalar baş roldedir. Liyakat yönetimin vazgeçme lüksünün olamayacağı en temel ilkesidir. Nitekim 657 sayılı Kanun'un üç temel ilkesinden birisi de liyakattir. Ancak, devlet yönetimindeki en temel unsur olan liyakat giderek istisna haline gelmeye başlamıştır.

Özellikle işportacı yönetici atamalarıyla yönetimde liyakat giderek büyük darbe almaya başlamıştır. Bir kurumun başına getirdiğiniz liyakatli bir yönetici, kurumu zirveye taşırken liyakatsiz bir yönetici ise oluşan birikimi yerle bir edebilmektedir. Liyakatsiz yöneticiler, işlerinde son derece mahirdirler ve astlarını sürekli sıkıştırırlar, ama amirlerine karşı da sürekli el pençe divan dururlar. Sorunların her daim üzeri örtülür ve her şey güllük gülistanlık gösterilir.

Bunlar sürekli iş takibi yaparak ilişki yönetimini güçlendirirler. Maalesef aranan yönetici tiplemesi sürekli iş takibi ve temsille zaman geçirenlerdir.

3- Kulisle ya da ilişki yönetimiyle üst düzey atama sorunu

Başarılı takımlar ısrarla liyakatli teknik adamlarla çalışmak ister ve bunlara çok büyük ödemeler yaparlar. Ayrıca, bunların çalışma tarzlarına müdahale etmezler, herkes bu gerçeği başarı için kabullenir ve hiçbir itiraz edilmez. Kulisle teknik adam belirlendiğini ya da ilişki yönetimiyle teknik direktör belirlendiğine şahit oldunuz mu? Ya da böyle bir şey gerçekleşse, ilk maçta seyirci nasıl bir tepki gösterir veya sezonun sonu nasıl sonuçlanır? Cevabı açıklamaya gerek olmadığını düşünüyoruz.

Yine teknik adamla takışan bir oyuncunun takımda devam etmesi imkansızdır. Çünkü, takımda başarı için uyum olmazsa olmaz kuraldır. Başarı için kamu yönetiminde de aynı kuralların geçerli olduğu nedense ya bilinmek istenmez ya da ısrarla göz ardı edilir. Milletçe en iyi bildiğimiz oyunun futbol olmasına rağmen kurallarını kamu yönetiminde uygulamaktan ısrarla kaçınıyoruz. Vasatın altındaki bir oyuncu ile küme düşüleceğini herkes bilirken kamu yönetiminde zayıf idarecilerle başarı elde edilmeye çalışılması akla ziyandır. Özetle bu kurala uymazsanız istediğiniz sistemi getirin, sonuç değişmez. Dolayısıyla kamu yönetiminde de en az futbolda geçerli kurallara uymak zorunda olduğumuz bilinmelidir.

Bu nedenle, liyakatten ziyade bazı makamlara yakınlığın atama kriteri haline getirilmesi yönetimde ciddi sıkıntılar oluşturmaya başlamıştır. Liyakatli bir kişinin bazı makamlara yakın olması elbette atamaya engel olmamalıdır. Ancak, liyakatin yerini sadece sadakat almaya başlayınca bazı makamlara yakınlık atamada etkili olabilmektedir. Bunun yerine hem liyakat hem sadakat aranabilse işlerde ciddi iyileşmelerin olduğu görülecektir. Sadakatten kastımız ise devlete sadakat olup, bunun dışındaki sadakatler yönetimi kemiren unsurlardır.

4- Yöneticilerin görevden alınmalarında başarısızlığın son sırada yer alması

Koçi Bey, memurların görevdeki başarılarının gözardı edilerek, çekememezlik ve kıskançlıklar sonucu çıkarılan dedikodular ile haksız yere görevden alınmalarını da yönetsel bozulma sebebi olarak görmektedir.

Devlet yöneticilerinin kolayca görevden alınması, onları itaatkar hale getirmektedir. Bu durum ise doğruyu yapma ve adil davranma yerine dalkavukluk yapmayı tercih edilir kılmaktadır. Üst düzey yöneticiler, görevlerinden kolayca ve sıkça alınmamalıdır. Aynı hükümette bakan değişikliği dahi bazen köklü bürokrat değişimini beraberinde getirmektedir. Elbette liyakat özelinde gerekli değişiklikler yapılmalıdır. Ancak, konu benim bürokratım ya da onun bürokratına indirgenirse tecrübe ve birikim heba edilmiş olur. Oturduğu koltuğa yük olmayan ve koltuğa güç veren yöneticilerin değiştirilmesi uzun vadede ciddi sorunlar oluşturacaktır. Osmanlıda uzun süre birden fazla padişaha vezirlik yapanların başarılı icraatları unutulmamalıdır.

5- Kuralsız uygulamaların devletin tüm kademelerinde yaygınlaşması

Koçi Bey'in üzerinde durduğu önemli bir bozulma nedeni de kamu yönetiminde irtikab ve rüşvetin yaygınlaşmasıdır. Bu çerçevede irtikap vb. kamusal hastalıklar dün sorundu, bugün de sorun, yarın da sorun olacaktır. Şu an kamu yönetiminin en önemli sorunlarının başında geldiği için olaya çok yönlü bakmakta fayda vardır. Görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına veya bu yolda vaatte bulunulmasına bir kimseyi icbar etmeye sıklıkla karşılaşılabilmektedir.

Maalesef günümüzde en yaygın hastalık irtikap ve değişik versiyonlarıdır. Örneğin denetim elemanı, denetim yaptığı özel bir şirketi sıkıştırarak bu şirketin her türlü fedakarlığı gönüllü olarak yapmasını sağlayabilmektedir. Eğer bu iş bir de organize halde yapılıyorsa şirket her şeyini teslim eder hale gelebilmektedir. Bir şirketin her türlü mahrem bilgisine rahatça ulaşabilen bir denetim elemanının öğrendiği gizli bilgileri nasıl kullanacağını tahmin dahi edemezsiniz.

6- Başarılı ve dürüst memurların sistem dışına itilmesi

Koçi Bey'in tespitinin güncel versiyonu ise günümüzde başarılı ve dürüst yöneticilerin isnat ve iftiralarla itibarsızlaştırılarak görevi bırakmak zorunda bırakılmasıdır. Bu yöntemi kamu yönetiminde "Paralel Yapı" belası sistematik hale getirmiştir. Bu yapı örgütlenemediği kamu kurumlarında engel olarak gördükleri yöneticileri itibarsızlaştırarak bertaraf ettirmişlerdir. Koçi Bey öldü ama tespit ettiği sorunlar ve raporu güncel versiyonlarıyla hala devam ediyor. Tarihten ders alınarak tekerrürün önüne geçmekten başka şansımızın olmadığını hatırlatmak isteriz. Tek çözüm ise yapıcı eleştirilere kapı aralamak, ŞEFFAFLIK ve KURALLARA şartsız riayettir.

Ahmet Ünlü

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.