Koncuk: Ramazan Halden Anlama, Kendini Karşıdakinin Yerine Koyma Ayıdır

Koncuk: Ramazan Halden Anlama, Kendini Karşıdakinin Yerine Koyma Ayıdır

Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Ramazan ayı dolayısıyla bir kutlama mesajı yayınladı.

Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Ramazan ayı dolayısıyla bir kutlama mesajı yayınladı.

Genel Başkan mesajında şu ifadelere yer verdi;
“Mübarek Recep ve Şaban aylarının ardından bizleri evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennem azabından azat olarak müjdelenen Ramazan ayına eriştiren Yüce Mevla’ya şükürler olsun.

Dünyadaki en zengin 62 kişinin, dünya nüfusunun yarısının toplam gelirinden daha fazla servete sahip olduğu, dünya nüfusunun yüzde 1’lik kesiminin dünyadaki toplam servetin yüzde 99’unu elinde bulundurduğu düşünüldüğünde; karnı tok, sırtı pek olanların açlığı ve yokluğu anlayabilmesi için Ramazan gibi manevi bir terbiyeciye ihtiyaç duyulduğu açıktır.       

Kur’an’ın ilk emri “Oku”; henüz Kur’an-ı Kerim’in hiçbir ayeti nazil olmamışken indirildiğine göre gerçek bilgiyi arama, dünyayı, olayları, insanları, doğruyu ve yanlışı idrak etme, empati yapma, karar verme ve taraf olma zorunluluğumuzu ortaya koyar.  Bu bakımdan oruç tutmak; bir gün boyunca aç ve susuz kalmanın ötesinde, yüce Allah’ı ve bizlere bahşettiği nimetleri düşünerek O’nun büyüklüğünü ve sonsuz rahmetini idrak etmektir. Bu ay, yüce Rabbimizin insanlığa bir nimet olarak gönderdiği ayetlerini içimize sindirerek, düşünerek ve ibret alarak bütün yaşantımız boyunca rehber edinmemize vesile olan aydır. Bu nedenle Ramazan ayı, bizler için bir vicdani hesap ayı olmalı; madde ve mana âleminde kurtuluşumuza vesile olacak bir tavır içine girmemizi sağlamalıdır. 

Yanı başımızda milyonlarca Müslüman katledilirken, ülkemizin bir bölgesinde oluk oluk şehit kanı dökülürken, dünyadaki servetin yüzde 99’una sahip olanlar, kalan yüzde 1’lik payı da ele geçirmek için insanların yüzde 99’unu vahşete, açlığa, yokluğa mahkûm etmeyi göze almışken, Allah’ın emrettiği üzere; bizlerin sahip olduğu nimetlere şükretmemesi, huzuru bozanları, fitne çıkaranları def etmemesi, haksızlığa karşı mücadele vermemesi; var olanı çoğaltmak, dertleri azaltmak için paylaşmaması kabul edilemez. Ramazan ayı, işte bu bakımdan büyük bir imtihan, büyük bir arınma ve ayıklanma, büyük bir ibret ayıdır. 

Bilinmelidir ki, insan sahip olduklarının kıymetini kaybedince anlar. Şüphesiz, yüce Allah’ın biz insan oğluna verdiği nimetler her zaman değerli ve anlamlıdır. Bizlere bahşettiği vatanımız ve topraklarımız da bizler için bir rahmet; bir hazinedir. Nitekim bugün vatanını kaybeden milletlerin yaşadığı dram hepimizin yüreğini dağlamaktadır.  Madem ki, Ramazan ayı sahip olduğumuz kıymetler için şükretme ayıdır öyle ise bu toprakları son Kurtuluş Savaşı’nda yeniden fethederek bizlere bu güzel vatanı, bağımsız devletimizi, demokrasiyi ve cumhuriyetimizi miras bırakan Mustafa Kemal Atatürk’e ve silah arkadaşlarına minnetlerimizi ifade etmek, sahip çıkmak ve saygı göstermek sorumluluğumuz da vardır. 

Kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’in indirildiği Ramazan ayı, tüm insanlara rahmeti, bereketi ve kurtuluşu müjdeler. Bu ayda göğe açılan ellerin, Allah’a yönelen gönüllerin kurtuluşa erdiğini unutmayalım. Bu bakımdan İslam coğrafyasını saran ateşin bir an önce dinmesi; Halep’te, Rakka’da, Doğu Türkistan’da, Tuzhurmatu’da, Musul’da, Kerkük’te, Erbil’de, Batı Trakya’da, Orta Avrupa’da velhasıl dünyanın dört bir köşesinde Türk ve Müslüman kardeşlerimiz üzerinde oynanan oyunların bozulması; Müslümanların kan ve gözyaşı üzerine yapılan plan ve projelerin çökmesi bu mübarek günlerde Rahman ve Rahim olan Allah’tan en büyük dileğimizdir. 

Gerek yurt içinde gerekse yurt dışında birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularının pekişmesi, huzurun ve güvenin hâkim olması, dünyanın dört bir yanında süren açlık ve sefaletin son bulması, ülkelere sözde demokrasi getirmek bahanesiyle, masum insanların, beşikteki bebeklerin, gelinlik kızların, delikanlıların vahşice katledilmesine sebep olanların ve ellerindeki gücü zulme çevirenlerin kahrolması; tüm insanlığın maddi ve manevi manada kurtuluşuna vesile olması dileklerimle Ramazan ayınızı tebrik ediyor, ibadetlerimizin makbul olmasını niyaz ediyorum.   

Bu ayda; açlık sınırının 2 bin liraya dayandığı, 4 kişilik ailenin yoksulluk sınırının 5 bin lirayı aştığı bir ortamda iş arayan işsiz kardeşlerime, bin 400 lira asgari ücretle geçinmeye çalışan işçi kardeşlerime, emekli, dul ve yetimlerimize, aylık ortalama 2 bin 800 lira maaş alan memur kardeşlerime sabır ve bol kazanç diliyorum. Empati yapmanın, halden anlamanın temeli olan Ramazan ayında; idarecilerimizin tüm dar ve sabit gelirlilerin halinden anlayarak ekonomik sıkıntılarını sona erdirecek politikalara yönelmesini ve yıllardır dile getirdiğimiz kamu görevlilerimize ve emeklilerimize bir maaş bayram ikramiyesi verilmesi talebimizi bu yıl hayata geçirmesini umut ediyorum. 

Ayrıca bizlere Anadolu’nun kapılarını açan Sultan Alparslan’dan, bu toprakların Türk yurdu olduğunu tüm dünyaya kabul ettiren Mustafa Kemal Atatürk’e kadar gelmiş geçmiş tüm kahramanlarımıza, ülkemizin teröre karşı yürüttüğü mücadelede devletimiz ve milletimiz için, bizler bu topraklarda huzurla yaşayalım diye can veren şehitlerimize yüce Allah’tan rahmet; aileleri, yakınları ve necip Türk milletine bir kez daha başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Bu mücadelede yaralanan ve gazi unvanını alan yiğitlerimize acil şifalar ve hayırlı bir yaşam diliyor, tüm Türk ve İslam aleminin Ramazan-ı Şerif’ini kutluyorum”

               İsmail Koncuk

               Genel Başkan

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.